Gönlüm günü yaşadı gün çaldı hep felekten
Hayaller hiç bir zaman ayrılmadı gerçekten
Her çiçegin rengine kokusuna doydumda
Gözlerim yorgun düştü gülleri seyretmekten
Gülüm sen gideli her gün her gece
Yollarına bakıp ağlayan oldum
Dilek tutup nice dualar ile
Dallara çaputlar bağlayan oldum
Gurbetten gelene hep seni sordum
Ey İstanbul seni ben hangi sözle anayım
Tarifsiz bir güzele hangi sözü bulayım
Bir mutsuz gelse sana yüzü güler şad olur
Bir cahil ayak bassa değişir irşad olur
Onca vuslat yaşayan bülbül niye inledi
Çöllere düşen mecnun leylasına ne dedi
Çok güzel söz bilirdim yâre söyleyem dedim
bir baktı gözlerime dilimi lal eyledi
Cam fanus'dan dışa sızan ışığın
Döner çevresinde cazibe'i hal
Kimse bilmez ki gönlünde aşığın
Öyle döner her an esrar'ı nihal
Aşk gerçek olmasada bunca hayaller yeter
Benden uzak dursanda doğrusu haller yeter
Lütfuna muhtaç olan bir köle degilim ben
Her şeyin sende kalsın baktığın gözler yeter
Acı bir poyraz eser açmış çiçekler kurur
Sanmaki bu bedende canın ebedi durur
Vakit varken gönül yap yola çıkmış arıyor
Ecelde adresin var gelir senide bulur
Gönlüne sevda düşüp yanana mecnun derler
Mecnunlar bu alemde yana yana giderler
Ateş yakar kül eder küller savrulur amma
Külün her zerresinden düşer yerlere güller
Bülbül aşk belasında sevmeyi bilmez güller
Gönül hep yanğınlarda umutla geçer günler
Her kapını çalışta yok yok diyorsunya sen
Dilin yalanlardadır bakışın doğru söyler
Kaderi hoş karşıla nasıl gelirse gelsin
Bırak bülbül canını sevdiği güle versin
Herşey gelip geçici kaybetsende aldırma
Bu alemdeki mülkün en kiymetlisi sensin
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!