Deniz köpüğü kadardı günahlarım
Çıkmaz sokaklarda dolaşıyordum
Sen yetiştin imdadıma
Rahmetle geldin
Mağfiretle geldin
Cehennemden azad müjdesiyle geldin
Gönülden gönüle yol var demişler,
Gönlünü gönlüme bağla sevdiğim,
Aşkınla yanayım Mecnun’dan beter,
Sağanak ol yağ da söndür sevdiğim.
Dünya denilen han iki kapılı,
Aylar sonra elime aldım cansız resmini
Kayboldum gözlerinde bir roman okur gibi
Hayâl tiyatrosunda perde açıldı birden
Sahnede sergilendi hatıralar yeniden
al yüreğimi avuçlarına
sevginle dolu yüreğime
sevgini kat
sevdamız destan olsun
dünya döndükçe
yer bulsun dudaklarda
Sen sahili seversin
Yüzmeyi
Sabahlara dek zil zurna olup gezmeyi
Senin için yaşam
Yemek
geçmişi sorupta zedeleme
atînin yüreğini
yaşartma gözlerini
bırakta kuru kalsın!
sevgiye dair yer aç heybende
İslamın şartı kaçtır? Diye soracak olsak,
Beştir deriz çoğumuz, pek umursamayarak.
Var mısınız birlikte hasbihale beş şartı?
Zahmet olacak ama açın kulağınızı.
kırlarda keklik kanı çayımı yudumluyor
güneşli günlerin hayalini kuruyorum
rüzgarın uğultusuna kulak kesiliyor
adeta motorların sesini duyuyorum
çocukken dilimden düşmeyen o şarkı sözü
birgün mutlaka gerçek olacak biliyorum
An'lar ömrümüzden akıp giderken,
Iskalıyoruz adeta hayatı,
Şu, bu olsun, mutlu oluruz derken,
Erteliyoruz huzuru, rahatı...
Oysaki yarının garantisi yok,
Arap diyarında iri cüsseli bir adamdı,
Kız babası olunca cümle alemden utandı.
Kimselere görünmeden kızını çöle gömdü,
İrtikap ettiği günahıyla da çok övündü.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!