Yürüyelim Seninle İstanbul'da

Nurullah Genç
168

ŞİİR


1075

TAKİPÇİ

Yürüyelim Seninle İstanbul'da

Kırmızıyı sevdiğini bilseydim
hayallerim kıpkırmızı olurdu

İstanbul hala güneşin ardında
ufuklarında birkaç kara leke
birkaç kan pıhtısı dudaklarında
İstanbul hala sevimli mi sevimli
ve hala bir tomucuk tadında
yürüyelim seninle İstanbul'da

korkusuz bir rüyadır
bekler bizi Beykoz'da, Üsküdar'da
birkaç kuğu, birkaç mahzun kuştüyü
yenilgisiz bir muamma gibidir
arar bulusmayan ellerimizi
deli rüzgar yine sarhoş, hovarda

tam orada, Çamlıca yokuşunda
birkaç bulut çekelim gökyüzünden
damarlarımızdan geçirelim ve birden
bırakalım suların üzerine
sen bir defa konuş, sen bir defa gül
kumlu ebrular yapalım seninle
serpmeli ebrular, bülbülyuvası
hercaimenekşe, gonca ve sümbül

yüzün bir ay gibi parlarken gecenin ortasında
yürüyelim seninle İstanbul'da
boğaziçi magrur türkülerini
gözlerine baka baka söyleyin
martılar üşüyünce
denizin sıcağında bulsunlar kalbimizi

anlayabilir misin
neden çıban gibi büyür bağrımda
büyürde kelebek olur bu sızı
kırmızıyı sevdiğini söyledin
bu yüzden mi günlerdir
İstanbul'da gül kokusu yayılan
tepeler kırmızı, sular kırmızı

İstanbul bilmeli ki, sahillerine
mehtabı taşıyan senin bakışlarındır
İstanbul bilmeliki, limanlardan gemiler
önce senin yüreğine açılır
uzaklarda bir yerde
toprağı öpmek için eğilen bahçıvanın
parmaklarında hüzün
sana doğru akan nehrin
ağlayan suretidir

bir elimizde umut
bir elimizde sevda
yürüyelim seninle İstanbul'da
musiki kesilsin, tükensin yazı
çaresiz kalınca mızrap ve şiir
ozan bir kenara bıraksın sazı
ressam fırçasına neden mi kızgın
tuvalde çizgiler, renkler kırmızı
kırmızıyı sevdiğini bilince
çekilir mi artık güllerin nazı

Anadolukavağı'nda her akşam
burcu burcu bir rüyadır hayalin
karanlık, hüznünü düşürür dağa
kuşlar kanat çırpar, yıldızlar ağlar
endamın her sabah iner toprağa

hasret, yanlızlığı çoğaltan deniz
ayrılık acıyla süzülür kandan
nefesin fermandır Topkapı Sarayı'nda
dönüşünü bekliyor rıhtımda şehzadeler
öylesine yorgun, mahzun ve candan

İstanbul bir yanımda, sen bir yanımda
uykusundan uyanınca fırtına
dalgalar türkümüze aşina olur
yüzümüze bakınca deniz fenerleri
sahibini arayan gemilerin
çığlığıyla vurulur

tarih heyelandır hainlerin ardında
İstanbul tarihin soylu anası
biz bu yürüyüşü çiğdemlerden almışız
sevdayı kız kulesi'nden
yalıların burukluğu altında
geçiyoruz sokaklardan delice

anlayabilir misin
beyoğlu'nda gezinen
hayal kırıklığının benden türediğini
anlayabilir misin
kırmızı neden böyle
doldurur aynalara inleyen yüreğimi

sana giden yolların kavşağında
bir adam direniyor izini bulmak için
siliyor tanyerine akan alın terini
ufkunda sapsarı umudun rengi
mavi yitik, beyaz kızgın ve siyah
arıyor sessizce kaybolan günlerini

Gülhane'de simit satan çocuklar
nasıl anlasınlar ellerimizin
neden böyle çekingen olduğunu
Ayasofya önünde tramvay bekleyenler
gökyüzüne dokunurken bu acı
kimdir diye sorsunlar içlerinden
birlikte yürüyen iki yabancı

biz gitsek de, İstanbul'da yine de
yıllar yılı gezinmeli bu sızı
benden bir yaralı şiir kalmalı
senden bir tebessüm, bir de kırmızı

Nurullah Genç
Kayıt Tarihi : 30.5.2001 17:27:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Pınar Önalan
    Pınar Önalan

    Tamam yürüyelim İstanbulda. Bir elim senin elinle. Bir elimde Kırmızı gül. Gönlüm nicedir senin yolunda, içelim sevdanın çeşmesinden aşkı yudum yudum İstanbulda.Kırmızıya hayranlığım hayranlığın olunca ben hep kırmızı şiirler yazacağım Üsküdar yollarında..
    Pınar:)

    Cevap Yaz
  • Fatih Karagumruk
    Fatih Karagumruk

    biz gitsek de, İstanbul'da yine de
    yıllar yılı gezinmeli bu sızı
    benden bir yaralı şiir kalmalı
    senden bir tebessüm, bir de kırmızı

    Siir ustaca yazilmis ama en hos kismi da tabi ki Benim kanaatimca , son satirlar , tebrikler .

    Cevap Yaz
  • Mustafa Şahin
    Mustafa Şahin

    Sayın Akmetin katılıyorum. Ne yazık ki Atatürk'ümüzü sayıp sevenler gün geçtikçe azalıyor.Ben, sanıyordum ki 'on Kasım'ı' yas günü olmaktan çıkarınca Atatürk sevilmiş,sindirilmiş olacaktı.Boşuna! Sevilmesi bir yana, o'nun en yakın silah arkadaşı İnönü'yü de kast ederek 'iki ayyaş' sözünü dahiğ ettiler...Ama, çabaları boşuna! Onlar, Tarihe isimlerini 'altın harflerle' kazıdılar.Sonsuza dek 'ulusun kalplerinde' yaşayacaklardır...Ölümünün 77.yılında saygı,sevgi ve özlemle anıyorum.

    Bir şiirimle de,sizlerle paylaşarak Aziz hatırsı önünde saygıyla eğiliyorum.

    GELİR Mİ BİLMEM?
    Atatürk, Atatürk deyip dururuz,
    Bir daha Atatürk gelir mi bilmem?
    O’nu anar, dizimize vururuz;
    Bir daha Atatürk gelir mi bilmem?

    İzini süreni hemen öldürdük,
    Dostunu ağlatıp düşman güldürdük,
    Kalıtını bilmezlere yedirdik,
    Bir daha Atatürk gelir mi bilmem?

    Akıldan, bilimden hızla ayrıldık;
    Paraya, servete candan bağlandık;
    Devrim, ilke dedik hemen vurulduk;
    Bir daha Atatürk gelir mi bilmem?

    Bozkırdı Ankara. Yemyeşil yaptı;
    Hurafeye değil, bilime taptı;
    Geriden gelenler, yanlışa saptı;
    Bir daha Atatürk gelir mi bilmem?

    Şahinim gömüldük kara günlere,
    Sahip çıkamadık parlak günlere,
    Yeniden kavuşsak sönen ünlere,
    Bir daha Atatürk gelir mi bilmem?

    08 Kasım 2015/ Mustafa Şahin- Malatya.

    Cevap Yaz
  • İdris Akmetin
    İdris Akmetin

    GÜNE ATATÜRKLE İLGİLİ ŞİİR YAKIŞIRDI.: Cumhuriyetimizin kurucusu, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ü saygıyla ve özlemle anıyoruz.

    Cevap Yaz
  • İdris Akmetin
    İdris Akmetin

    GÜNE ATATÜRK ŞİİR YAKIŞIR. : Cumhuriyetimizin kurucusu, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ü saygıyla ve özlemle anıyoruz.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (64)

Nurullah Genç