on üçüncü yaşım,
elimde samsun sigaram
gözümde gizli yaşım,
annemin sokağa attığı,
babamın uzaktan arkadaşıyım.
Bir yalan dostum bin yılan çağırır
Bir yılan canım, beş başı olabilir
Bir yiğit aşkım
Bunları kaldıramayabilir
Öyleyse sen hesap et
Bendenizi kaç yalan yıkabilir…
Aslını bilmeden edersin intizar
Zannetme beni yaralar
Bir iki kelam,
Ben çilem doldurdukça
Kurudu yaram,
Bedduan lazım değil
bir el oldular üçü
bir ailenin, bir bahçenin
soldurdular çiçeğini.
üç parmaklı hayvana özendiler
o kadar tembeldiler ki
biri tuttu tecavüz etti
Bir arpacıklı göz var beynimde
Bir üçüncü göz değil belki
Ama sanki en derini görecek baksa
En dibi sezinleyecek
Kirpik köklerinden iltahaplanmış
Açılamıyor ne geçmişe ne geleceğe
aşk çocuğu kalk
anan baban yok senin
aşk çocuğu yat
evin bahçen yok senin
sen gizli bir köşede
bir gün uyansam güzel bir uykudan
mesela Büyükada'da evim olsa
kalksam, otursam yatağa
çift kişilik karyolada yalnız başına,
şaşırsam önce, afallasam
rüyaymış iyilikler, bu kabus hayatta
boşuna rakı çekmiyor canım
heybeye değil boş kahkahalarım
hep gülüyorum ki hatırlamayayım
çünkü bir başlarsam ağlamaya
durmuyor hıçkırıklarım
elim kolum yapışık
mazi yok sayılmaz ki
kafalar çok karışık
yarışmadayız sanki
kalmıyor hiç kırışık
Biz kendi dünyamızda
“Ne zaman” diye sorardık
Aslında ne taşlar vardı eteğimizde
Ne de saman saklardık..
Evlerimiz hep bir bakkalın karşısında
Yada bir ibadethanenin
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!