[Diclenin Sesi Olan Sesedir]
Yazın dibinde bir gün
bedeninde yarım yaşamak kükreyişler
kavgalar getirmişti bir adam.. tarlasında talan
dünyanın mavi kalan yüzünden
güneş kaçkını çocuklarla günü aydınlardan
umarsız göçebesi gibiydik onunla.. düşlerimizi yola vurmadan
merhabalarla mı yayılıyordu uğurlanmalara ne
kentlerin bütün köprüleriyle kanıyorduk sokaklarına
oysa selamlanır, helalleşirdik ağıtlarımızla.. yürek sunaklarımızdan
kendi benliğindeydi soluksuzdu gecelerimiz
kara tüneller ortasında yüklenmiştik gölgelerimizi
sislerin ustasıymışçasına elleriyle katran bulaşığıydı adam;
dağların ayaklarından söz ediyordu, ayaklarımızın üstündeki dağlardan!
Ben yokum mesela sen varsan;
işte benim dışım diyordu fısıldayarak
çiçeklerdir.. mutluluğun ayak izlerinden kalan
boy aynasından uçarı sevdaların
koparken delişmen ölümlerin akşamları
düşlerimize iniyordu adam.. aynaların ardından;
bıyıksız burkulmuş ziyadesiyle ayrılıklara
türküler uzatıyordu karanfil açarmışçasına onurlu
oysa, yalatmalıydık nefeslerimizi koparıp aynanın sırrından:
ölü yıkayıcılar, sırıtıyordu musalla taşlarında
mum alevinde eriyendi, mührümüzdü bedenimiz
maskelerimizin yanığıyla yüzünü buruşturuyordu adam
ilk gelmesini istediği suretlerimizi.. bulamıyorduk çıkınından!
Yazgılarında uğuldayan bütün inanlara
iyilikler adına bir sövgü yaktığımızda mushaflara
budala aşklar mühürlüyordu adam.. çoğul oynaşmaların sancısından;
zamanın meskenlerini oyalarken ölüm
körelmiş yüreklerle göğsümüzü yarandı kadınlar
duvar örüyordu yırtık utanç hükümleri.. apış aramızdan
sağalmış yaraların mahşer kapıcılarına
sahte şiirler gibi ezberletmiştik adlarımızı
korkar olmuştuk inandıkça suçsuz olduğumuza
nöbetleşe tutulan sancıların kasıklarındaki kargılardan
yağmurla birlik sığınamayacaktık hiçbir günaha
miladından sonra bile kimse kaçamayacaktı adından
ne uzayan ebemkuşağına ne leyleklerin babacanlığına
gözler kondurulamayacaktı sevgililere.. göğün dibine dalan;
ateş fışkırır sandığımız dudaklarımızlaydı adam
anımsansın istediği gülümsemeleri sırtlanıp gidecekse
ürküsüydük tarlamızda buğdayın, tırpan savurmanın aşklarımızdan.
M.Mustafa Uslu
Mustafa UsluKayıt Tarihi : 12.10.2007 00:16:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!