İnsanoğlu biçare ya, ağlamaz hiç bak haline,
Güler,oynar şu dünyada; binmiş şol dünya salına,
Gövde kuru, içi çürük; ne binersin köf dalına? ..
Dallar gövdeye bağlıdır,beşerat sonsuza yolcu.
Ölen ölmüş, ruhu çıkmış; kör İblis ondan vazgeçmiş,
Saç baş yolup sızlanma sen,oysa hakkı bulup seçmiş,
Bu alemde yaşar iken, bazan eğri doğru biçmiş...
Şimdi musallaya konmuş, biçarece bekler yolcu.
Ezan okunurken kaçma! kulluğa çağırır Mevla,
Kıl namazın sen yalvar dur,ol namaz herşeyden evla,
Yarın salan okunmadan, iyi nevaleler avla...
Gafil avcı isen burda, şimdi kem av oldun yolcu.
Derin seyr u seferdeyken,bak bu sefer de son buldu,
Can bedenden çıktı şimdi, artık burda miad doldu,
Nice engel tanımazken, şu makber ya engel oldu,
Aşamazsın o engeli,orda yatıp kaldın yolcu.
Bilmez misin yolun sonu, varır imtahan gününe! ..
Makamın var,servetin var; kanıp gitme şu ününe,
Ölüm çatar gelir birden, çağırırlar düğününe...
Bu düğünde eğlenmek yok,defnetmek var seni yolcu.
Yağan yağmur akar gider,dere olup çağlar gider,
Sedat yazar yolculuğu,cümle mahluk ağlar gider,
Bu dünya boş,eğlenmek boş; yol öteye bağlar gider,
Bağlanma biçare gönül, bura fani sense yolcu.
(Borçka:16.06.1998)
Sedat ÇakmakKayıt Tarihi : 30.11.2010 00:06:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!