Ayrılık diye bir masal yok aslında.
Bizim uydurduğumuz bir kelime sadece.
Asıl olan, sevmek var hâlâ,
içimizde kabaran özlem var,
ve bir köşede sabırla bekleyiş.
Şimdi hangi rüzgârda savruldun?
Hangi ışığın altında duruyorsun?
Güneş çoktan tırmandı göğe,
sen çoktan uyandın.
Belki aynaya bakarken geçti yüzüm aklından,
belki taradığın saçlarının arasında dolandı adım.
Eğer öyleyse, biz hâlâ kopmadık birbirimizden.
Sadece uzaklaştık biraz,
biraz özlem yükü taşıyoruz sırtımızda,
biraz da bekliyoruz usulca.
Zamanın sesini hatırlatan her şeye öfkeliyim.
En çok da beklemeye.
Çünkü insan ömrü, ya beklemekle ya bekletmekle geçiyor.
İkisi de aynı dar kapı,
ikisi de aynı kör kuyu yaşantımızda.
Önce bir bebek doğsun diye bekliyorlar,
sonra yürüsün, konuşsun, büyüsün diye.
Ardından okul yolları,
iş kapıları,
saygı gösterilsin kanunlara,
sevilsin insanlar,
ama aynı zamanda aldatılsın, aldanılsın...
Ve zaman, hep ileri doğru.
Sonra ölüm sırasını bekliyor insanoğlu.
Peki ya o?
O da boş değil,
dostluk bekliyor insanlardan,
sadakat bekliyor sevgilisinden,
çocuklarından saygı ve huzurun ufak bir parçasını.
Bekliyor hayattan mutluluk kırıntılarını.
Ama zaman yine akıyor,
ve bir gün kendisi de ölüme hazırlanıyor artık.
Çoğunu bulamamış aradıklarının,
çoğu gelmemiş beklediklerinin.
Bir ömür böyle sönüp gidiyor işte.
Hayat dediğin,
yaşarken beklemek,
beklerken yaşamak
ve sonunda ölümü bekleyerek ölmek.
Özleme gelince…
Hiçbir sözüm yok ona.
O, karanlıkta parlayan bir cam kırığı gibi,
bir ışıltı, bir umut kırıntısı.
O, soluk alışımız sevgimizin,
ellerimizin kavuşma ihtimali.
Beklemenin en güzel yanı belki de.
İnsanın bütün albenisi özleyişlerinde gizli.
Hayatın bütün dokusu,
özlemin iplikleriyle örülmüş aslında.
Acı bir tadı var özlemin,
hele sana duyduğum özlemin tadı başka.
Bir kokusu var ki,
bütün bahçeleri yakar geçer içimde.
Bir ışığı var, bir rengi var bu özlemin,
dili yok, kelimesi yok anlatmaya.
Ne kadar acı verdiyse bana,
dayanabiliyorsam hepsine,
sebebi sensin, özlemin sensin.
Beklemenin kara zehri öldürmüyorsa hâlâ,
çünkü seni bekliyorum hâlâ.
Yaşıyorsam,
içimde hâlâ bir umut kıvılcımı yanıyorsa,
yine senin özlemin yüzünden.
Çünkü bil ki,
seni bu kadar özlemeseydim,
bu kadar sevemezdim hiçbir zaman.
Kayıt Tarihi : 3.9.2025 16:36:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!