yoklugunda kendimi kaybettiğim
sesimi duyurmak için titrediğim
sana aşkımı ifade edemediğim
alkol duvarında bir böceğim
senin için bestelediğim
fa notasında bir es im
Farz etki gelemiyorum,
Kar yağmış caddelerime.
Göz yaşların buza dönmüş,
Tadım ekşiye.
Yalnızlığınla karşılıklı kadeh kaldırıyorum.
Benden daha çok içmekte.
Nereye düşeceğini bilmeden,
Yağan yağmur taneleriydi gülüşlerin.
Adına Türk musikisi bestelemek geldi içimden.
Ruhumun sarhoşluğuna ortak olmalıydı bu beden.
Dünya ile bağlantımı kesip, delirmeliydim inceden.
Artık güzel kelimeler bekleme benden,
Öyle aşkım, sevdalım, yalan bana,
Gül Kokulu mendilini de yaktım
Gözlerinin içinde kaybolduğum resminide
Sen belki inanmazsın ama,
Aşk çok uzaktır; güzel…
Koşarsın! ...
Uzaklaşır ulaşamazsın.
Sen koştukça
O daha uzaklaşır.
Aşk, çok uzaktır güzel.
Öyle sıradan bakmaz insan
Bakar ama bazen görmez
Göremez fırtınanın içinde
Kalan gül bahçesini
Hani sessiz bir çığlık gibi
Beynini tırmalayan düşünceleri
Güneş nöbeti Ay a bırakırken,
Ankara susuyordu.
Şaşırmış ki kuşlar buna,
Kanatlarını çırpmıyordu.
Grinin betondaki hakimiyetine,
Bir faktör tutturmuş gidiyor
Talebinin farkına varmadan
Nesne bu dünyaya ne yaptıysan
Temeli oynak ve kaygan
Dostu dostan kıran sözün,
Keskinse kullanma.
Kul hatasız olsa ne anlamsız hayatta.
Gözyaşımı dökerim kalbi kırık olana.
Değmez aklını yitirene öğüt ne fayda.
Sen güneş ışığında bir renk olsan,
Tutmak için kapatmazdım gözlerimi.
Ay’da toprak parçası olsan,
Razıyım nefessiz kalmaya.
Ve unutursan düşlerinde beni,
Kabusun olurdum her yattığında.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!