O günlerde Amerikan kamuflajlı, yerli malı paletleri ile 'onların çocukları' dağda, kırda, bayırda ne kadar kır çiçeği ve ne kadar taze fidan varsa hepsini ezip, üstünden geçiyor.., 'bizim çocuklar' için bir sürek avı yürütüyor ve içi kof kart çınarlar, işkencehane avlularında darağaçları oluyordu…
Ve ülkenin nesiller boyu sürecek çoraklığa mahkûm edilişinin hükmü infaz ediliyordu…
...
O, inançlı adımlarla girdi sokağa, elinde kova, içinde kırmızı boya
Ve koca yürekli harflerle yazmaya başladı duvara, boydan boya
“TEK YOL ……,
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Ah üstadım her devirde böyle olmuş
belki eskiden galebe edilmiş yıllar
vardı ama.. sonra gene el değiştirdi..
sevgi zahirde kaybetse de batında
kazanmıştır.
Tabi bu derdi en güzel ancak siz dile
getirebilirsiniz. Nitekim öyle olmuş
ELLERİNİZ VE YÜREĞİNİZ
DERT GÖRMESİN
Sayın ÇEŞTEPE
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta