Şiirle verdim kavgalarımı
Dizelere döktüm aşklarımı
Hecelere dizdim inançlarımı
Şiirle coşturdum duygularımı
Şiirle anlattım düşüncelerimi
Şiirle çizdim mutluluğun resmini
Sınavcıyım ben
İşim sizi sınava çekmek
Hapsetmek beş şıklı bir kafese
Yarıştırmaktır işim sizi bir ömür boyu
Sınavcıyım ben
Bir şiir duyarlığında sevdiydim seni
Şairlik sezgimle birleştirdiydim insan yüreğimi
Tüm duygularımı kapında ve çırılçıplak bırakarak
Geldiydim ve usulcacık çaldıydım yüreğini
Tarihlerden gelerek tarih gibi sevdiydim seni
Kaçmayın saklanmayın sobeledim hepinizi,
Üzülmeyin şarkıladım,
Oynayın türküledim,
Coşun halayladım,
Duygulanın şiirledim,
Okuyun hikâyeledim,
Yine geldi yine geçti
Sırlar kapımdan gecelere bir meçhul
Ne yaşandı?
Ne bitti/bitmedi?
Ne kaderdi,ne sırdı
Ne de geceydi yaşananlar
Yağmur size neler hissettirir, hangi anılarınızı canlandırır dostlarım? Bana çocukluğumu ve aşklarımı hatırlatır genelde. Çocukluğum ve gençliğim yazları genelde köyümde geçti, alabildiğine özgürce kırlarda ve bahçelerde gezerken hava birden kararır,gök gürlerdi.Çocuk yüreğimle önce korkar,sonra sığınacak bir yer arardım ve ilk yağmur damlası toprağa düşerdi.Hele ki o toprak Çukurova'nın sıcağıyla yanmış,Toros’ların rüzgârı ile kavrulmuşsa bir dostu bekler gibi yağmuru beklerdi.İlk düşen yağmurun topraktaki kokusu bu gün bile burnumdadır.Tabii ki şehirlerde beton yığınları ortasında o kokuyu duymak imkansızdır artık.
Çocukluğumda en sevdiğim şeylerden biri de bir köy evinde toprak damların altında çektiğim deliksiz uykularımdı, ki böyle uykuları bir daha hiç uyuyamadım.Ve ilk aşkım,ilk yağmurda yürümenin hazzı unutulmazdı.Hangimiz bu duyguları yaşamadık ki dostlarım?
Hele bir de deniz kenarında iken yağmurun tadı bambaşkadır, yağmur tanelerinin deniz üzerinde oluşturduğu dalgalar, kaçışan martılar ve denizin kokusu,mutlaka tadılmalı bence.
Bir de yağmurda pencere önünde sokağı seyretmek, kaçışan insanlar, evine yetişme telaşında kişiler,her renk şemsiye şöleni,insanın kendisini sokağa atıp o ünlü 'Yağmurda şarkı söylemek' filmindeki gibi dans edesi gelir çok kez.
Ve bir de o yağmuru bekleyen çiftçi, köylümüz.O yağmurla ürünler sulanacak,hasat yapılacak,kız veya oğlan evlendirilecek,kışlıklar alınacak, o da ayrı bir özlemdir.Bir de yağmuru hiç istemeyenler vardır kimler mi? Evsizler ve sokaklarda yaşayanlar için de bir korkudur yağmur,kış,fırtına vs. Tabi ki bu arada kestiğimiz ağaçlar sonunda oluşan seller,heyelanlar,dere yataklarına yaptığımız evlerde yaşamlarını yitirenler,bunlar da doğayı bozmamızın bir karşılığı olabilir mi acaba bizlere?
Evet nerden başladık nereler geldik dostlarım, yani o güzel yağmurlar kimimiz için romantizm,kiminin geçim beklentisi,kimisi için eziyet,kimisine bir felaket.ama her şeye rağmen tadını çıkarmalıyız yağmurun.Ne demişti Yeni Türkü grubu 'Hiç kimsenin yağmurun bile böyle güzel elleri yoktu' değil mi ama?
Yalnız ve derin denizlerdeyim
Mavinin en mavi
Derinin en derin olduğu
Balıkların en balıkça yaşadığı
Martıların beyaz ve çığlık olduğu
Derin mavilerdeyim
Yalnız kalmak yararlıdır
Kendine getirir insanı
Sorgulatır hayatını
Ve yanlışlıklarını
Ve doğrularını
Ve kalplerinin kırıklarını da
Yarın çok güzel günlere
Gebedir
Bak toprak çatlıyor
Bir yaprak kımıldıyor
Bir güvercin daha havalandı
Mavilere
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!