Bazen yarımlar yarıma
Yarınlar yarına bölünebilirmiş...
Bazen akıllılar çılgına
Efkarlar çığlığa
Şairler dansöze
Ve sonra tekrar şaire
Sevip sevilmeyi bilmeyende mi kabahat,
Yoksa bende mi, söyle Süreyyam?
Söylesin elâlem, kim gardaş kim zât,
Kim kimle münkaşa eylemiş de olmuş agâh?
Gülüp güldürmeyi bilmeyende mi nasihat,
Suskunluk meyhanelerden bir aralıkta,
Kayıp haftalarda kayıplardan bir mısra.
Dinlersen suskunlar da konuşur aslında,
Şarkılar bile susmuşken korkularından.
Arkam dönük, arkan dönükse bir yerlerde,
Akan gözyaşlarına muhtaç
Olmayacak, söz verdi...
Gülen gözlerine hasret
Kalmayacak, söz verdi..
Ne yazık ki sevgili,
Sözünde duran birisi değildi.
Yere düşmek isterim
Bahçede ağaçtan
Şehirde kaldırımdaki taşa takılıp
Ya da bir mezara basmamak için
Yere düşmek isterim
Camları buğlu trenin dışından,
Sis bana bakarken.
Yanımdaki sağır adam,
Yarım gözüyle beni dinlerken...
Mutluluk yine sendin.
şiirlerin hissiyatı gerçekten çok hoş ancak çoğu ölçülü şiirde zorlamalar olduğunu fark ettim.
Kelime hazneni ve şiirlerine ayırdığın zamanı artırırsan çok daha kaliteli işler ortaya çıkar dostum.