Memleket gitmiş ileri
Ben giderim geri geri
Demeyin bunak serseri
Her halde ben ölmüşüm
Otobüs yolda,tren rayda
Bir destan yazacağımda nasıl başlasam,
Zülfüyare dokunur mu bilmiyorum
Herkesin derdi bir, uzak yakın diyarda ,
Okunur mu okunmaz mı bilemiyorum
Seher vaktinde ’Ya Hayy’' deyip kalkmıyorsan
Kırkından sonra ne ararsın
İşte kaş ,göz,boy,endam
Böyle yarattıysa Mevla’m
Söyle suç,kusur kimin
(Sigara)
Artık seni, sana bırakıyorum
Ayrılık zor olsa da son kararım
Sana son bir defa sarılıyorum
Seni ebediyen bırakıyorum
Agam yıkmış samanlığı, duvarı
Torunlar gelir gubarı gubarı
Binmeye bir sıpa bıraksaydın
Torunlar binerdi aşağı, yukarı
Ey ahbablar beni dinleyin
Sizlere bir arzu halim var
Hayli oldu evde oklava dönmez
Şöyle etli bir mantı yiyesim var
Oklavayla, tahta kendini astı
ERCİYES İ YANYANA SEYREDEN BABA VE
OĞLUNUN KONUŞMASI
‘’Bahh oolumm şu düz ovada gördüğün başına aklar düşmüş yükseklik varya..haah işte orası
Kayseri nin incisi Erciyes Dağı,Üstündeki yazıyı‘’Esma’yı’’okudun mu?
Birgün,
Şöyle başımı alıp gidesim gelir
Hiç bilinmeyen uzak yerlere
Artık köşe başlarında duramam
Kuytu yerler beni saklayamaz
Gün vururda gölgem düşer
Bir kedim bile yok.
Gecenin ortasında zemheri ayazında
Ya bacada ya da balkon altlarında,
Sokak sokak miyavlayacak
Bir kedim bile yok.
Fanus’ta balık yaşar
Suyundan mikrop taşar
Gözyaşı döker beşer
Bir mahinin ardından
Vitaminsiz kalmıştır
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!