Ne kolay öyle değil mi?
Oysa aydınlatmamışmıydık hepsini?
Birer birer silmek kolay sana,
Ben hiç uğruna kalmamıştım yalnız,öylesine.
Sende gördüm silip gitmeyi
Sözlerini düşünmeyecek artık kendini yormamak için
Ve ben istemedikçe sevmeyecek bir daha kalbim.
Her an her dakika unutmaya çalıştıkça güçlenecek,
Güçlendikçe seni isteyecek biliyorum kalbim.
Gerek duymayacak yirmi dört saat boyunca ağlamaya
Tüm suçlarımı sırtıma yükleyip,katran karası gecede ayrıldım şehirden,
Cebimde resminle,ismin hep dilimde,attım kendim trene.
Bir garip uzaklıktı gittiğim yer sonu olmayan kızıl bir hikaye,
İlk adımlarımda aldım kokunu,
Göremediğim cennetinden.
Birşeyler okunuyor,
Bilemediğin,farkında olmadığın bir yerde.
Ne kadar çok hissedersen,
O kadar yoğun,
O kadar sesli.
Birşeyler yazılıyor sanki,
Herhalde almışsındır mektubumu,
Eğer okuduysan satır satır,
Otur deniz kıyısında bir köşede,dikkat et sırtına soğuk gelmesin,
Ve geçen gemileri, köpüren dalgaları bırak
Bırak hepsi sensiz gitsin,
Zaten ben onlara eşlik ediyor olacağım.
Derdin ile zaptolunmuş gibi halim,
İçimde kaynar ateşler de ben gülerim.
Kirpiklerine hapsolmuş gibi yarim,
Derdin ile divaneyim.
Ne bir eda ne bir teskîn,
Kar yağıyor...
Hava durumu haberlerinde bir cümleyle ifade ediliyor,
Bu yılın güneşsiz geçeceği.
Kar yağıyor...
Usul usl sokuluyor salgın hastalık kalabalığın üzerine,
Bırak beni nolur,
Şurada bir yerde kalayım.
Üstüme doğrultma şefkatini,
Ben kendimi toparlarım.
Sen geç kaldın biraz veya
Beni bekledin sen,
Yıllarca içinde barınıp büyüyenlerle beraber,
Gözlerini kurşun sabitliğinde çakıp,
Uzak diyarlara dalıp ağladın...
Yüreğini vurdu,bakışlarının keskinliğini tutamadın.
Bensa seni hep beklettim,hiç gelmemecesine
Sarıkamış'ın dumanı tütüyor, her yer kar.
Bekleyemedin mi ölüm, düşmanın gelişini?
Garibim, Mehmedim, yiğit asker,
Cesediyle yüce,sere serpe ibret misali.
Doksan bin kişi dile kolay o ıssız köşede,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!