Ozanlar nebiymiş ben onların ufkunda meneviş
Sondan başlangıca tevekkül edecek bu çarp(ışık) iş
Yüzünü dönüp de yeryüzünden dolunaya
Kendi parmağıyla kendini kör etmiş dünya
yıllar her şeyi aşındırsa da
kaldırıp gözkapaklarını
kıyamıyorum gözbebeklerine bakamaya
Anamaya
ya yanarsam
Öyle dalmışım ki
Kılım bile kıpırdamıyor
Olduğu yerde eriyen
Bir tek ben değilim sanki
Eski neşterlerin
Her şey bir hayalle başladı
Koca bir yalnızlıktan sonra
Issızlığın çölleri
Dönünce baş ağrılarına
Yaratıcı
Aslında dilimin ucunda bilim
Dilimi çözsem çivi yazısı
Sökülecek her şey çorap söküğü
Ama bu dil başka bir dil
En iğrenç polemiğin
Ne kıyametler yaşadı bu insanlık
Ne kıtlıkları göğüsledi yara bere içinde
Ne derin yaralar sardı ne sabırlar tüketti
Bilinmez mi ki
Bilinmez mi
Bizi teslim almış karanlık Ordusunun gaddarlığı
Onlar birleştiler
Biz dağıla/dağıla - toz duman olduk
Kıskançlık mı?
Ezber-i-retorik;
Niye kendi kendimizi
Savunacak bir şeyimiz yok…
Uykusu kaçmış geceleri aldım koynuma
Irak’ta kanlar içindeydi
En yakın yıldıza savurdum
Sabrın kum saatini
Filistin’de Öfkeden patlamak üzereydi
Kopup düştü başıma şimşek gibi
Kapital Haymatlosluk
Fakirlik al alabildiğince
Devler de dans etti devletlerde
Daha hızlı yaşamak için
Tükettiği enerjiyle
İşte çöküyor kapitalizm
Tutup ellerinden bir Anka takvimi
Yıldızları tuzlu suların altından çıkardım
Tatlı-tatlı gülümsediler denizkızları gibi
Yüzgeçlerinde karakteristik pislenme
Ellerinde ıslak mendilleri sarp hüzünlerin
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!