YAŞAR BAYAR
Eserleri:
1- Mektebin Bacaları; 1985 (Tiyatro Oyunu)
2- Fatihler Vurdukça Bizanslar Düşecektir; 1990 (Tiyatro Oyunu)
3- Kuşlara İnanılmaz; 1995 (Televizyon Oyunu)
4- Çocuknâme; 1996 (Televizyon Oyunu)
5- Mehmet Akif Ersoy ve Çanakkale Şehitleri; 1983 (Koreografi)
6- Arza Ne Hacet Halimiz Ayandır; 1982 (Mânâ ve Zafer Mektupları)
7- Şehirleşmede İnsanî Ölçü ve Jakobenlik; 2004 (İslâm Geleneğinden Günümüze Şehirleşme, Beledî Yapımızın Tarihî Serüveni ve Çözüm Teklifleri) ...
Hâlâ uçuyor mu kırlangıçlar saçlarında
Ellerin dalgın mı yine, güz yordamı mısın
Mevsimsiz ve mahcup, yarım bıraktığın akşam
Duruyor mu sensizliğin dudak uçlarında
Hâlâ ıssız mı kendini güle döken adın
Sığınırım mihnetsiz, sesinin eşiğine
Issız göğünde senin, titreyen ay olurum
Ben üşürüm, zaman üşür, nerede örtün anne
Sabrının sularında, kanatlı tay olurum
Sığınırım mihnetsiz, sesinin eşiğine
Ben üşürüm, zaman üşür, nerede örtün anne
İçimin bozkırından
Gün doğrarım aşıma
Her zerrem intifada
Ay damlıyor başıma
Zaman gümüşten bir ok
Yangından geliyorum sırrı izhâr edemem
Kucağımda karanlık dizlerimde gölgen var
Solgun ay ışığında yollar ibrişim kadar
Bir dünya garibiyim gamı inkâr edemem
Kucağımda karanlık dizlerimde gölgen var
Her adım bir uçurum görüntüler hep tuzak
Şu soğuk gecede yalnızım şimdi
Ne bekleyenim var, ne soranım var;
Artık gölgem bile şu an uzakta
Düşmandır odalar, beton duvarlar.
Hiç kimse bilemez hülyâlarımı
İçimde dinmeyen bir ıstırap var…
Her yağmur damlasında deniz bulmak
Sevmek, yalnızca inanmaktır Allah’a
Ömrümüz çözülen yalan bir yumak
Sarılmayacak artık bir daha
Işık vurmuyor senden
Ay tutuk, sular durgun
Işık vurmuyor senden
Çok uzaklarda yorgun
Işık vurmuyor senden
Dilsûz-i firakınla uyanıktır efendim
İnan ki kızıl ocak gibi cûş etmede eşkim
Lütfen inanma hakkımda bühtan edenlere
Şimdiki kâfirler münafıktır efendim
Arza yanarak halimi arz eylerim amma
Derdim kime yansam o da yanıktır efendim
Günlerin çıkrığında tutuşmuş gül konuşur
Yokluğun dallarında garip bülbül konuşur
Susar sonsuzluklarda sabrın uhrevî dili
Her şey susar en sonunda tahammül konuşur
Boz bulanık günlerin
İtilmiş, sürüklenmiş
Hasrete rehin düşmüş
Sözlerin kesildiği
Ölümün tükendiği
İntihar uçurumu
hocam tebrikler...şiirleriniz çok güzel...