" Konuşan Noktalar " Şiiri - Bir Serendipçe

Bir Serendipçe
3

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

" Konuşan Noktalar "

Kalpten çıkmayan inatçı bir leke,
Bende sadece şiir var, kalbimi kullanmam diyorsun,
Sesini duyduğumda çalar içimdeki alarm,duymuyorsun.
Gülüşün, O gülüşten içeceksin yudum yudum;Kanmak, doymak mümkün değil.
Sana koşuyorum, ama görmüyorsun.
Bilmem kimlerin yârisin,sana “yar” diyemem, dudaklarıma kor basar.
Ayet mi indi, neden bana yasaksın?
N’olur gece olmasın, lime lime ederler kalbimi, aç kalmış yılanlar, çıyanlar çürütür etlerimi, bilmiyorsun.
Bütün çiçekler aynı kokar desem, linç ederler seni kokladığım için, hepsi senin kokunu taşır, seninle dolu her zerre, ruhuma dokunuyorsun.
”Bu keşmekeşliğin adamı değilim” dersin, oysa bir tek ben bilirim, senin keşfedilmemiş bir gezegenden olduğunu.
Ahh gönül sızım, kaç ölüme eşdeğerdir özlemin, saymıyorsun?
İmkânsız diye bir şey yok, sen, yokluğun var olan kanıtısın.
Benim içimde yankılanan yokluğun,hançer gibi gönlüme saplanan yoksunluğum.
Bir an çıksan aklımdan,
Şahsına ihanet sayarım, öyleyse soluduğum hava sensin.
Sabah olur, kalkarım yılanların, çıyanların içinden,yokluğuna çay demlerim, gönlüme sofra kurarım, ufka doğru muhabbet ederim, sorular sorarım, demsizliğimin demine kurulurum.Sen hep susarsın, ben konuşurum.
Bilirim, konuşmayı seversin, ama cevapsızdır sorularım, sen bir tek bana susarsın.
Bugüne kadar sevileni hep kıskandım, çok güzel sevildiğini düşündüm, yanıldım.
Anladım ki, marifet sevendeymiş.
Bulutların üzerinde yürütür, kalbin ritmini bozar, kuşları, kelebekleri kanatlandırırmış.
Yemeden içmeden keser, Gece-gündüz, rüyasında bile mesai yapar, sadece aşk için kalp çarpar.
Bütün güzel duygular sevendeymiş, beni bin parçaya bölseler, her birinde sen çıkar.
Seni kimseye bildiremiyorum, soluna esen rüzgârı bile kıskanıyorum.
Sevginin üzerine yaratılan şu dünyada, sevdiğim için utanıyorum.
Senden haber alamadığım her an, sadece oksijene bağlı bir hastayım, elim kolum dolanır, şaşırır kalırım, kafamda türlü hayaller kurarım.
Sana ellerimi uzatsam, bir girdaptayım, bıraksam o girdaba, ne olacağım belirsiz.
Savrulurum, belki deli divaneye dönüp yanıp kavrulurum, ama ne hoş, senin verdiğin acı bile…
Hayallerimde bana âşıksın, bir göl kenarında kuş cıvıltılarıyla çay dolduruyorum,kahkahalar süslüyor muhabbetimizi, çiçekler topluyorum, sarı bir papatya takıyorsun kulağıma, geziyoruz seninle ülkemin taşını toprağını...
Sana doymak, sana varmak ne muazzam bir his.
Şiirler okuyorsun bana, ben dalıyorum, gözüm takılıyor yüz hatlarına, kirpiklerine, ela gözlerine, burnuna, varlığına...
Kafamın içinde taşıyorum resmini senin.
Yolum, yönüm şaştı; kalbimden ruhuma taştı hislerim.
Lügatımda kelimeler bitti, dilim lal oldu, sustu benim…

Konuşursam taşa çalarlar.
Dünya sussun, renkler sussun, sesler sussun, çağlayan sular sussun, varlığıma delil şart, bendeki sen sussun…
Sadece bırak, o üç nokta konuşsun...

...
SERENDİPÇE'YE ANI KALSIN...
27.06.2024

Bir Serendipçe
Kayıt Tarihi : 23.9.2024 14:33:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


... "*Dünyada ki bütün güzelleri sıraya dizseler ben yine seni seçerdim. *"

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!