Sevgime ihanetle başladı güne
Sonra işi çok büyüttü bay hâkim
Bir Avrupa bir Anadolu derken
Sevgilere el koydu köprünün girişinde.
Aşksızlıkla intihar eş değerdedir
Cinnetle kardeştir yalnız geceler
Ta Âdem Havva’dan beri
Bu ateşi kim yaktı bilemem içimizde
Yar kokusu bürümüştü gözümü
İstanbul'u öldürdüm tam vaktiydi dün gece.
Sorulur mu?
Şıpıdık terlikler kıvranır geceler boyu
Topuk tıkırtıları saraydan Haliç'e doğru
İç geçirirler düşlerinde aşk o kadınların
O kadınlar ki hep böyle düşlerle sevişirler
Gözlerim iki topuk taşı gece hamamlarında
Onlar beni görmezler.
Beyoğlu arka sokak tiner solur
Kan içer çocuk yüreklerinden
Göç ve düş yorgunu genç kızlar geçer
El açar et satarlar kesip memelerinden
Galata Kulesi öylece bakar, anlayamam
Yas mı tutar yoksa utanç hilesi mi yüzünde
Gözlerinde vurgun gibi bir şeyler
Bir kadın, tam alnının ortasında raks eder.
Tanrı kızmış gövdesini biçmiş ikiye
İnip yemişini çalmış melekler
Bizans'tan Osmanlı'ya
Parmakları kısa tutulmuş, ondan
Yetişmemiş devranı demimize
Çıkıp gitmişti zaten umut olmaktan.
Bu İstanbul asli İstanbul değil
Bir kara yalan gibi geziniriz içinde
Bu anlamda suçsuzum
Parmak izim görülmedi ölenin suretinde.
Aşk sarası geçirmiştim
Kaldı mı?
Çalmadığı tek kapı
Ölüm gibi her kalbe girdiği biliniyor
Sevdiğinizi çalan şehir oldu mu sizden
Hele otur aşka danış bay hâkim
Cezaya razıyım ben gelirse içinizden.
Kayıt Tarihi : 2.6.2005 11:17:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Kutlarım
Yıldız
TÜM YORUMLAR (3)