Sevda oldun binlerce insanın yüreğinde, ılık ılık...
Seni yaşamak değil, sen de yaşanmak arzusuyla,
Adının kattığı mutluluğu duyabilmek için,
Feda edildi çok şey senin uğruna.
Öyle bir destan yazdın ki tarihimizin içlerine,
Dünyayı birleştirdin göz böbeği köprülerinle,
Su misali yaşanır hayat sende,
Hissedilir lezzetin boğazın serinliğinde.
Medeniyetler kucaklaşır yaralı bağrında,
Anadolu anlamlaşır inildeyen çağrınla...
Mazi dile gelir, kükreyerek hisarında,
Surlar, anlatmaya çalışır yorgunluğunu dünyaya
Kıyamam sana! Bunu yapmalarına dayanamam,
Hasretinle yanarken gönüller niye hor görürler ki anlamam.
Mavi denizin gri olmuş, kaybolmuş kalabalık içinde...
Bizim için koruduğun miras ayrılmıyor sıradan evlerle.
Yaşlanmış çınar gibisin, büyüdükçe dallanan,
Dallarının ucunda binlerce göz yaşı bırakan,
Elimden gelse silerdim her damla yaşını,
Anlatırdım insanlara her damlanın anlamını.
Çağrım sana ey İstanbul sevdalısı!
Yaşarken mahvetme sana kalan mirası,
Bütün çocuklarımız da alsın aynı lezzeti hazzı,
Büyüdüklerinde tamamlansın bu İstanbul rüyası.
Kayıt Tarihi : 27.4.2005 18:31:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Sevil Hürman](https://www.antoloji.com/i/siir/2005/04/27/yarim-kalan-istanbul-ruyasi.jpg)
TÜM YORUMLAR (1)