Yağmur yağıyor. Gece yağmuru. Gecelerde hortlayan geçmişin tortularını yıkıyor. Hayalleri, acıları korkuları yeni bir güne, yarına hazırlıyor varlığı.
Yağmur yağıyor. Gece zifiri karanlık. Göz gözü görmüyor. Damla damla iniyor rahmet. Umut dağıtıyor solmuş, çatlamış toprağa. Gökten damla damla inen rahmet yerde bir olup akıyor çatılardan, sokaklardan sarmaş dolaş...
Yağmur yağınca toprak ümit kokar, isyansız bekleyişlerin ardından. Ve toprak mis kokar. Sevgiliye süslenir, bezenir. Ve yeniden yeşerir yağmurdan sonra her yer neşelenir.
Rahmet inerken bazen gök kıskanır yeryüzünü. O yüzdendir gökteki şimşekler, gürlemeler. Terkedilmeyi yediremez kendine gökyüzü, hiddetlenir. Yağmura dil döker. Yağmur kopmuştur, bulutlar coşmuştur bir kere. Düşüşe geçmiştir. Yıldırım da düşer, kamçılamak için, yeryüzünü cezalandırmak için. Sevgilisini kaybetmenin acısını çıkarmak için. Acıyla çakar şimşekler, gökyüzünden aşağı çarpar. Yakar ne gelirse önüne. Kabullenene kadar yağmurdan ayrılışını, dindirene kadar ayrılık acısını...
Ama toprak her şeyi göze almıştır. Aldırmaz... Sevgiliye kavuşma uğrunda her şeye değer. Çeker çekebildiği kadar içine yağmuru her şeye rağmen. Ve vuslat akar sokaklar. Bu yağmur akşamında.
Ahmet Ihsan AracKayıt Tarihi : 19.2.2018 20:18:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!