Süzül gel
Emzik ol bana
Kanayım sana
Damlacıklar insana
Bereketim hayatım suyum
Ama ben nankörüm
Yırtarak havayı düz gel
Kapılma rüzgâra
Rüzgâr fırtınaya
O da kasırgaya dönmesin
Yüzüm sana doğru
Yağmur bana dönmesin
Dallarını sana açmış
Kurumuş haliyle
Rahmetine muhtaç
Çatlamış şak şak olmuş arz
Hücrelerimiz komada
Ruhlarımız aç
Ne zaman geleceksin
Mesafe gittikçe açılıyor
Ama bir gelip öpsen alnımdan
Islatsan dudaklarımı
Yutkunamıyorum
Düğüm düğüm boğazım
Biraz da körüm
Naçar kaldı çiçekler
Eskisi gibi ötmüyor böcekler
Biliyorum geleceksin bir gün
Belki de sen gelmeden göçecekler
Evet çamura saplanmıyor
Killi toprağa pabucumuz
Üşütmek için başımız yaş değil
Ama işimiz gibi gözümüzde yaş
Boş kaldı avucumuz
Gene vızıldasın arılar
Sahte olsa da ballar
Ne kaldı ki geriye
Herkes gibi ben de ölecek yaştayım
İşte tükettim ömrüm
Küskünsün gördüklerimiz yaptıklarımız
Ne mecburiyetin var ki
İsyanımızı itiraftayım
Ama ben senin taraftayım
Kirlendik
Kirlettik hayalleri de
Amaaan sende
Duaya kaldırmadık elleri de
Yıkayamadık necaseti
Ufkum simsiyah bulutlara gizlendi
Güneşim karardı
Rengim sarardı
Düşen yapraklardı
Mevsim kışa doğru sonbahardı
Toz soluyordum
İşte söylüyorum
Ağarmaz kömürüm
Suyun içinde susuzluk
Derin yatıp da uykusuzluk
Ne zormuş
Yürekte kormuş
Bunu mu gerektiriyor cürüm
Yufkaya sarılı beyin
Elde dürüm
Kayıt Tarihi : 22.1.2009 10:57:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!