Pişman oldun ya, beni ıslattığına.
Pişman olma.
Senden önce de ıslanmıştım kaç defa,
Bazen gözyaşları, bazen aşkla.
Üzülme çamur yaptım deyip her yanı.
Senden önce de yeryüzünde,
Ne çamurlar vardı.
Durup dururken ortaya çıkan,
Bulaşıp ta bir türlü çıkmayan çamurlar...
Hem sen saf halinle,
Çamur olamazsın ki istesen de.
Biz biliriz çamur nasıl oluşur.
Sıkma canını yağmur,
Sıkma canını...
Bak can verdiğin kuru toprağa,
Renk verdiğin tozlu yeşil yaprağa.
Yağmadığında da bilirsin,
Çıkarız top yekûn duaya...
Sen de bize dua et yağmur,
Adam olsunlar diye.
Kavga edenimizi görürsen yağ üstümüze,
Ayır kavgayı damlaların ile...
Öyle susadık ki, barışa sevgiye,
Kurudu dudaklarımız.
Sevgi olup yağ,
Barut kokulu ateşlerin üstüne.
Bütün yangınlar sönsün yeryüzünde.
Ve hatta yüreklerdeki...
Sönsün de;
Gözlerimiz insanlık görsün sayende…
Kayıt Tarihi : 28.4.2008 14:06:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!