Fırtına öncesi sarar ya sükun
Sessiz bir feryadın hükmü var bütün,
Dilimde bin türlü; ” gitme,ne olur? ”
Daha diyemeden koptu bir yağmur...
Sızlanmayan ne var, ne kaldı bilmem,
Sellere karışsın gözlerim, silmem!
Dağları sürükle, deryaya doldur!
Bir yürek tutuştu, körükle yağmur..!
Gök gürler, şimşekler çakar niceden,
Sinemi korkular aldı geceden
Günün ışığına bulanır çamur,
Sevdâmdır önüne kattığın yağmur..!
Yapraklar bu şekil solmazdı güzün,
Gülistan âlemi kuşandı hüzün,
Olanca bülbüller kilitli, mahsur,
Dön bak şu hâlime, acı be yağmur...!
Erguvan dalları budandı bir bir
Gökkubbe çöktü de altında şehir
Hâlâ yalvarırım, götürme n’olur!
Daha doya doya sarmadım yağmur...!
Göğeren muradı verdin sellere,
Ağıtlar işledin şimdi dillere,
Hani o her zerren bereket olur?
Sadece hazana bolluksun yağmur...!
Gözün doysun, götür; incitme sakın!
Bırakıp kavurma, güneşe yakın
CEMO’yu arayan deryada bulur,
Bir daha gönlüme dökülme yağmur...!
Kayıt Tarihi : 21.6.2006 16:24:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
hep orada kalsınlar, yüreklere uğramasınlar.
gözlerimi kaç kez gönderdim,
yağmur duasına,
elleri hep boş döndüler.
iki damla yaşı bile,
kirpiklerimden esirgediler…
bu da benden olsun.
duygu yüklü şiirinizi tebrik ediyor;
selam ve saygılarımı gönderiyorum.
TÜM YORUMLAR (3)