X KUŞAĞI
1965-1980 yılları arasında doğanlar X Kuşağı,
Öyle yazıyor bilim dünyası, literatür, bilinen böyle
Cenneti de cehennemi de yaşarken gördük
Ne çok hayallerimiz vardı, yüreğimize gömdük
Sevgiyi istediklerimize yürekten verdik
Saygıyı insan olana, etik yaşamakta olana sunduk
Mücadele, insan hakları, ilkelerimiz, ülkümüz, devrimlerimiz
Kabul edilmeli ki biz kendimizi ziyadesiyle yorduk
Ailelerimiz kalabalıktı aynı derin sahana kaşık salladık
Samimiydik, neyse oyduk, kendimizi allayıp pullamadık
İçten pazarlıklı, ikiyüzlü, egolu kibirli insanı sallamadık
Sağcı solcu olduk, şehirli köylü, zengin fakir, güzel çirkin
İnsanın insana zulmü, baskısı neden, anlamadık
Varımızı yoğumuzu diyemem de, simitlerimizi paylaştık
İyi olan sevindirici olan, terör yoktu ya da çok cılızdı
Yurt dışındaki temsilciliklerimiz elçilerimiz öldürülürdü
Ülkemiz de cehaletten tam sıyrılamamış, kan davaları
Eften püften sebeplerle insanlarımız öldürülürdü
Doğum günü, söz, nişan törenleri ekseriyet evlerde
Düğün merasimi varlığı nispetince azı salonlar da
Bir de sanatçı getirilen olurdu ki, dolaşırdı dillerde
Mizah dergilerimiz az özdü, gırgır, fırt, çarşaf
Yazarı, çizeri, seviyeli kaliteli, insanımız güldürülürdü
Kitaplarımızı, dergilerimizi, plaklarımızı, kasetlerimizi paylaştık
Okumak çok okumak gerek, ekseriyet anlaştık
Ne güzellik ne zenginlik ne taraftarlık, aşırılıklarla zıtlaştık
Ne zaman toparlansak, bir araya gelsek
Dinini mezhebini sorgulamadık, zengin fakir oluşunu da
İnsanız madem, kin ne, öfke ne, bilmeden kaynaştık
Acılarımızı da sevinçlerimizi de koyduk ortaya
Tanıdık tanımadık, kim hasta olsa, kim ölse buruklaştık
Atatürk, İnönü, Fatih, Kanuni, Yavuz, Nazım, Veysel
Onur kaynağımızdı, neslimizi, tarihimizi anlamamızdı
Can Yücel, Ahmet Arif’le bayağı geç tanıştık
Ne güzel ki bizden, neslindeniz, okuyup araştırdık
İnsan nasıl Atatürk’ü sevmez, hayran olmaz, şaşırdık
Teksas, tommiks, zagor okuduk, okuyup paylaştık
Kemalettin Tuğcu’nun çokça hüzünlü kitaplarını okuyup,
Radyo da arkası yarınlar, temsiller dinleyip ağlaştık
Tatile gitme çok seyrek, herkesin köyü tarlası bahçesi var
Kış için hazırlık, bulgur, salça, dövme, tarhana, bütçeye kar
Sokakları sebzeciler dolaşırdı, hep aynı kişi, takılıp şakalaştık
Devlet memuru saygın bir meslek, zirvede ki öğretmenlerimiz
Bir harf, bir bilgi, bir görgü öğrenmek, önemli değerlerimiz
23 Nisan, 19 Mayıs, 30 Ağustos, 29 Ekim hepimizin bayramıydı
Hava karardığında Askerimiz fener alayı ile yollardaydı
Şeker bayramı, kurban bayramı, her çocuk kapı kapı dolaşırdı
Küskünlükler kızgınlıklar uzamaz, arabulucusuz barışılırdı
O yıllarda çokça çeşit oyuncak yoktu, verecek parada yoktu
Küçükken büyüklerimiz yaptı, büyüyünce kendimiz
Yokluk yoksulluk ayrı kabullenilmiş çaresizlik ayrı
Yaratıcı duruşumuz para baskısını, varlık fendini yendi
Kim ne ise o, ekseriyet moda trend bilmez, herkes kendi
Bilinç çok gelişmemişti, ilgisiz alakasız, her işe karışılırdı
Bayramlarda yeni yıl için kartpostal gönderip
Gurbetteki sevdiklerimizle arkadaşlarımızla mektuplaştık
Teknoloji de çokça çeşitli üründe yoktu, olan içinde para
Matematik defterimiz sarı yapraklı, ucuz olması haklı
Çizgili defterimize de kenar süsü yaptık, azıcık da inattık
Sinemaya gidip film izlesek, mutlak birilerine anlattık
Yaz tatili, sömestr, cumartesi pazar derken çoğumuz çalıştı,
Kazandıklarımızı az eve, çoğunu harçlığımıza kattık
Kız arkadaşlarımız ortaokul yaşlarında başlardı çeyiz telaşına
Başlık parası varla yok arası, çoğunlukla karşıydık
Aileler kalabalıktı da gelir getiren ekseriyet tekti
İsraftan uzak değer bilenlerdik, aç açık kalmadık, yetti
Mahalle sokak kültürü vardı, çok katlı binalar yoktu
Sokak dayanışması, komşu dayanışması çoktu
Cep telefonu da ne, evinde telefonu olan bayağı havalıydı
Havalar sıcak soğuk, insanımız kibirli olanla kavgalıydı
Ecevit’i Demirel’i Türkeş’i Erbakan’ı gördük
ABD’yi hiç sevmedik, Yunanla Kıbrıs da savaştık
Darbe gördük, baskı gördük, çıta gibi gençlerimizi astık
Çok kavga münakaşa ruhumuzda vardı, çevik ataktık
Saman alevi misali, o an, orada, diş bilenmeden bitti
İnsandık, yanıldık, hatalı olduğunu anlayıp gerçeğe sarıldık
Gerçek sevdik, samimi sevdik, içten sevdik
Sevgiyle çıkarı iç içe görenler oldu, bilinçliydik, arındık
İki bin yirmi bir deyiz, zararsızdık, faydası söylenmese de
En küçük olanımız kırkı geçti, kabullenemesek de yaşlandık
Sanki soyut somuttan daha önemliydi yaşadıklarımız da
Değer bilerek, seviye bilerek, insanı önemseyerek yaşadık
X kuşağı, müdahili olduğum, acı tatlı yaşadık yaşıyoruz
Saçmaladıklarımız, kavgamız, bilgisizliğimiz, cehaletimiz oldu da
Kanaatimce denge vardı, çağımızca bilge, haddimizi aşmadık
Mir Murat Demir
Kayıt Tarihi : 1.10.2021 23:55:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Mir Murat Demir](https://www.antoloji.com/i/siir/2021/10/01/x-kusagi-2.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!