VEDA TRENİ...
Sonu gelmeyecek zannettiğimiz dünya telaşımız,
Aniden kaşlarını çatarak,
Hadi hazırlan ömür mecaran bitti diyecek.
Veda treni kapına yanaştığında
Tamam der gibi ayrılık sireni çaldığında,
Ahlar vahlar fayda etmeyecek.
Seni almadan gitmeyecek.
Vedalaşacaksın tek tek,
Çayla simit arkadaşlığına,
Olmazsa olmazın taze ekmek arasına.
Yaren edindiğin satırlarına, gönül damlalarına,
Ayracı koyduğun kitap sayfalarına.
Sokağında ki bakkal amcaya,
Başını okşamayı unuttuğun çocuklara,
Bir tas suyu çok gördüğün can dostlara,
Vazgeçemediğin tütün belasına,
Yağmur damlasına, toprak kokusuna,
İçini dağlayan sazla söz molasına,
Börtü böceğe, güle kelebeğe,
Gökyüzünün maviliğine,
Çayın demine, kahvenin köpüğüne.
Taşa toprağa, uçan kuşa,
Dinlendiğin denizin dalgasına, kıyıya yanaşan vapura.
Dönüp bakmadığın annene, babana,
Bu yaşına gelmene sebep emektarlarına.
Kardeş ,arkadaş, konu komşu,akrabana.
En çokta gönderilmemiş ucu yanık mektuplarına,
Yürek yarana, bahtını karaya oturtana,
Burnunun direğini sızlatana,
Geceni gündüzünü esir alana,
Hasretinden yanıp tutuşduğun gönül sızına.
Yürek hicranına, imkansızlığına.
Yaşadıklarına,yaşayamadıklarına,
Veda trenin eli ensende, nefesi nefesinde.
Unutmadan söyleyeyim,
Bu trene canını teninden ayırarak bineceksin.
Üstünde başında ne varsa çıkarıp gideceksin.
İster kabul et istersen etme,
Bu yolculukta neyin nesi deme,
Kimseye haber vermeden, ayrılık gelir çatar,
Pişmanlıkların da fayda etmez, gelen ilahı bir karar.
Yaşamın da hakkını vermek gerek,
Veda treni sirenini çalmadan,
Çok geç olmadan...
Döndü Dülger
Kayıt Tarihi : 6.7.2024 18:49:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!