Zaroktiyê min gelek meraq dikir ka li pişt çiyan çi heye…
Ji nav deman derketibûm, ji nişka ve di navbera xîçikeke zirav a hizr û ramanan de gihîştibûm zaroktiya xwe. Gava ku ez hêj zarok bûm her dem keserek di dilê min de hebû, difikirîm; gelo li pişt van çiyan çi heye? Lê ev kesera xwe her dem min di dilê xwe de veşartibû. Gelek caran ji mezinan bihîstibû ku li pişt van çiyan hinek çiyayên dîtir hene û li pişt wan hinekên dîtir; li pişt wan jî mirov dijîn. Min ew mirov gelek meraq kiribûn.
….
Lê dem û dewrana dinyayê ez mezin kiribûm; çawa ez ew qas zû mezin bûbûm ez qet pê nehesiyabûm. Lê êdî ez derketibûm pişta çiyayan û l inik mirovên dîtir ewên ku di zaroktiya xwe de min gelek meraq dikirin. Min berê ew mirovên bajarên mezin di hişê xwe de gelek cuda hesibandibûn; min li pêşberî wan ji xwe şerm dikir. Gava ku wan tiştek ji min bipirsiya zimanê min bigirê dihat û ez gelale diaxivîm. Min ew li ber çavên xwe gelek mezin kiribûn û min dixwest ku ez jî wekî wan bim. Min gelekî çavdaniya wan dikir.
Piştî salan min dê tu jî yek ji wan bajarên dûr binasiyayî. Nizanim çawa, lê dê dilê min li ser gezinga evîna te bihata gestin û minê gelek ji te hez kiriba. Lê belê minê tu caran ev yek ji te re negota. Wekî zaroktiya xwe minê tenê keserên xwe ji xwe veşartina û belkî jî ezê li benda demeke ku ez jî nizanim kengî ye rawestima. Rawestiyaneke dûvedirêj a ku dê her roj êşeke dîtir li ser kovanên min binijinta. Lê belkî jî germahiya te, awirên yên geş û kenê te yê şirîn bes bû ji bo min. Ez bi herhal gelekî kêfxweş dibûm. Min her roj ji xwe re duaya, ‘Baş e ku tu heyî’ dikir lê di rastiyê de tiştek nediguherî. Dê rojek bihata û tuyê jî li pêş çavên min mîna kefa sabûnê ji nava destê min bişemitiya û biçûya. A herî dilsoj jî minê nikaribûya tiştek bikira.
..
Hele şah-ı sanem dediler sende değil,
Cânâ gül-i gülbin dediler sende değil,
Ağyara haykırmanın dermanı bende değil,
Can dertte,gönül sevdadadır sende değil.
(Van-1995)
..
Van Persie(l) de alsanız,
Two Tursil de alsanız,
Yüz kez yargılansanız,
Bin kez de yıkansanız,
A k l a n a m a z s ı n ı z!
08.12.2016
..
Van depremi olmuşsa
Devlet seferber olmuşsa
Hele yarayı acil sardıysa
İşte tek Devlet Kardeşim.
Tüm iller Vana koştuysa
Bölge farkı tanımadıysa
..
VAN'dı:
Vandı yavrum VAN' dı,
İlk atamam VAN' dı.
VAN'ı kötü anlatanlar,
Anladım ki hayvandı.
Van ahalisinin,
Hepsi iyi insandı,
..
Buz tutar kalemler kadar hayatı tutmayan ellerim
Artık nasıllar niyeler batmıyor beynimin grisine
Bir rüzgarda salınır gibi
Van Gogh baştan çiziyor resmimi
Her şey sarıya kesti
..
ÇATAL İSTEK
Suçumuz varsa eğer; oda kaderde!
İstemeden düştük onulmaz derde…
Neden kavuşmayı arzu eder de;
Ayrılmayı son bir çare görürüz?
..
Yalnızlık Var Ağlayanlar, İnleyenler Var Kurban Olduğum Uyan...
Canım Acıyor Annem...
Canım Acıdığında Sen Sarılırdın Bana,
Başımı Okşardın Uyan Annem Uyan!
Van Başımıza Yıkıldı Uyan Ey Güzel Annem Uyan....
..
Hawar hewar
Hawar hewar!
Van dijminan
Qada me xwar
Hawar dikim
Gernas û mêr
..
KENDİNE GEL AMERİKA KÜLTÜRÜNÜZLE ZEHİRLEMEYİN İNSANI! .
ROMA; HAÇLI SEFERLERİ VAHŞETİNE HÜKÜM VERSE NE YAZAR! .
TOM COURSE; KIZILDERİLİ ÖĞRETİSİNDEN; YENİ DİN YAPSA! .
VAN DAME; JAPON DÖĞÜŞÜ USTALARINI MAĞLUP ETSE FİLMDE! .
RAMBO’LAR; YİNE EKMEK DİYE DİLENECEK ÇARESİZLİKLERDE! .
..
Uzaklığı ördük
Bir urgan, bez, çuvaldız,,,
Zihnimiz henüz dinç
masalımsı, yumuşak ve ölümsüz.
26.12.2012 Emine’ye (Van)
..
Ne gözlerini öveceğim
ne de dargın tenini
yeryüzünün en bıçkın güzelliği
bu
kuşkuyu taşıyan dirseklerin
24.04.2013 Emine’ye (Van)
..
cennet meleklerinin elleri mi gezindi yüzünde
uzansam bir yudum dokunmak için yanağına
ellerim çürür
..gözlerinin ve kirpiklerinin ısırgan ağacında
söyle, Allah aşkına söyle
..
Gerçekçi ol ama göründüğün gibi,
anlat ama düşündüğün gibi,
sev ama içten ve dürüst,
Aydınlat karanlığı, korkma,
Bir gün biteceksin mum gibi.
8 Haziran 1989 / VAN)
..
Bir fırça elâ vurdun tuvale, gözlerinden,
Sonra bir gül pembesi, dudaklarının tonu,
Bir fırça da, saçlarının kızılından sürdün de
Nasıl tutturdun aşkın o ateş kırmızısını?
Fon, hüznün simgesiydi, Van Gogh sarısı oldu
Ve her sefer fırçanı sevgi ile yıkadın;
Ömrümün hazânından, tablo yaratan kadın...
..
Bu yazında ekibinde saz olduk dövmeli ve üflemeli,
ben dertlerimi oflayıp poflayıp üfledikce felekte kafamıza kafamıza vurup ritm tutturuyor.
Bilmem ne zaman usta eline alıpta bizi telli sazlarıdan yapacak, biri karnımızı gidıkladıkca gülelim.
Ve gıcıklıkya ben üfledikce dertlerimi bir kaç talihsiz kozana çarpıyor, yapraklar havada ölüm hüznüyle süzülürken sevgililerin kafasına kompeti gibi dökülüyor,
Ve ben hüzün dedim ya az önce aklıma bir den bir kara çalındı,
kara deyince bir van kedisi geçti gözlerimin önünden,
..
-- 0001 - Ilham Perisi - 13.700 - -Flemish -22
Weet je...
De Muse....
Dit gedicht...
Ik heb geschreven...
..
Sağır bir Van kedim var,
Yalnız ona diyorum;
Seni çok sevdiğimi
Kuyruğunu sallıyor...
Beni duymadığına,
Nasıl seviniyorum...
..
Satranç şiiri,yukarıdan aşağıya her aralık duran,
dört mısra,Sırasıyla soldan sağa bir mısranın-
sözcüklerinden oluşmaktadır.Bu açıklamayı,şiir sever olup satranç şiirini bilmeyenler için yapma gereği duydum.bilenlerin affına sığınarak.Bütün şiirlerim,şair ruhu taşıyanların yorum ve eleştirilerine açıktır.Bütün gönül dostlarına saygı ve selamlarımla.
+++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++
Bu dünya'ya......beşer geldim.....evi barkı.........neylermişim.
Beşer geldim...gideceğim..........malı mülkü.....neylermişim.
..
Van kedisi değilmiş, diye sokağa saldın,
Amacın ticaret mi, Rab'binden de korkmadın?
Rengi tutmuyor diye, sokağa mı itmeli?
Bir ırkı için değil, ALLÂH(c. c.) için sevmeli…
Ruhlar aynı değil mi, canlar aynı değil mi?
..