Bin erda min dewlemend e, kanîyên cewherê niftan
Ser axa min wek zêr e her derman heye bo miletan
Van neyaran anîn serê min gelek xirabî û sosretan
Mehrûm hiştin jin û xort û keçên min ji van nametan
Li ser min zilim xilaz nabe bê bext û bê îmanin zilimdar
Dewlemendîya min ji xwe ra bir, gel bin dest hişt koledar
..
947
RAHVAN KÜHEYLAN 5
Sen Akdamar’dın oldum olası çaresizlik dört bir yanın kol kesmiş harami
Van Kalesi’ ne karşı
Denizlerin tuzu kızı sodası
Ben Van Gölü’nden doğma ayaklarının dibinde Nemrut’un kutsal toprağı
..
‘’ Van depremi anısına’’
Uğruna can vermeyi düşündükleri yerde,
Toprağın açılan kollarına sarıldılar,
Yüreklerinden birer parça bırakarak,
Yüreklice ölme yenik düştüler.
..
Dermanım derttedir, gidenler bilmedi hiç,
Bekleyişler bak tükendi, vakit artık yok.
Firkatin lezzeti vuslattan gitmedi hiç,
Leb-i yârin tadı bu gönülde artık yok.
26.02.1996 Van
..
VAN GOGH
İsterdim
Ben de senin gibi
Senin kadar yüreğim
Kulağımı hediye edebileceğim
Bir sevgilim olsaydı
Arıyorum, bulamıyorum
..
Heydə r Baba qə ribdi, taftalanıf Savalan,
Poşaya qalıf dünya, Hayların oluf Rə van,
Nə töyür günə tüşüf övladın Azə rbaycan,
Qoyub gedə ndə bizi, kimlə rə tafşırdın bə s,
Yeddi qat cə nnə tdə gə z, Elçibə y'im Ə bulfə z!
..
Deşt-i aşkın içinde susuz bir gül gibi oldum
Ümitler deryasında bak sensiz kayboldum
Geceler sabaha kadar geçti ama dertle doldum
Ümitler deryasında bak ağlamaktan soldum
10.09.1998 Van
..
Soğuğa Yiğitlik Olmuyor Paşam
Sen uyurken sıcacık lüks odanda
Bir tek sıcak yuva kalmadı Van da
Vicdan lazım insan olan insanda
Soğuğa yiğitlik olmuyor Paşam
..
Ayaklar üstünde,
Hep ayaklar üstünde yol alırken başlar;
Gece gündüz durmadan,
Hiç durmadan yürür ama yol alamaz ayaklar..!
(Van.16.12.2013)
..
Canım oğlum, bir taneciğim; seni doğurduğum geceyi düşünüyorum da.. Baban o gece nöbetçiydi her zaman ki gibi. Daha emekliye ayrılmamıştı, çalışıyordu. Uzaklarda bir tütün deposunda gece bekçisiydi. O gece bir ara eve gelip bir şeyler getirmişti. O da meraklanıyordu. Bana baktı, seni sordu. Birlikte yemek yemiştik. Nedense benim canım yemekten istememişti de birlikte yumurta kaynatmıştık. Peynir ekmek, yanında sıcacığı hala dudaklarımda bir çay; güzel bir kahvaltı yapmıştık baban sen ve ben. Sen canımdan can, kanımdan kan olduğun gece, karnımdayken yediğin en son yemekti bunlar. Kolay mı doğdun bilemedim. Hüsniye Ebeyi çağırdık. Gece onunla geçti. Babanı çağırmadık 'Oğlun doğdu, gel! 'diye,işine engel olur diye. Seni sabah gördü. Lacivert bir geceydi. Van gecesi. İçeride sıcak soba, dışarıda soğuk kar, pırıl pırıl yıldızlar... Bir yıldız vardı ki lacivert geceye düşmüş, göz kırpar uzaklardan.. Bu 'Bu Tarık! 'dedim. Canımın içi oğlum.' Senin adını o zamanlar koydum,içimden, canımdan can olduğun gece.
Minicik kundaklara sardım seni, süt kokulu sabahlarda emzirdim, çıngıraklı beşiklerde salladım.
Büyüdün,düşer de dizini kanatır diye gözledim. Okula gittin seni beş ders içinde özledim.
Üzüm gözlü kavruğum; 'Susamlı simit kokulu anılarımın içinde sen vardın Anacığım ' demiştin ya! 'Susamlı simitlerini özledim' diye yazmıştın büyük okullarda okurken... Susamlı simit yiyemedim sen yokken oğul. Boğazıma düğümlendi simitler, susamlar da acılardan acı.. Genzimi yaktı.. yaktı da kavurdu...
Sen Oğul, yeşil umudum, bir taneciğim, yumuk elli topacığım.. İlk yazını yazarken, kalemini tutuşunu görseydin. Şimdi uzaklardan ben dolmakalem tutuşunu görüyorum. Her kağıda imza atışını. O yumuk eller imza atmayı da öğrenmiş diyorum..İmza atmış da kural olmuş imza attığı kağıtlar..Herkes ona uyar olmuş.
Canımın canı acır oğlum sen ağladığın geceler.. Camında damla olurum süzülürüm geceye. Balkonunda mor menekşeye çiğ olurum; sen farkına varmazsın göz yaşlarımın.
Sen güldüğün, mutlu olduğunda, hani o bahar gözlü kızla.. bir güvercin uçar ya söğütlerin arasından, dallarda mutluluk olurum.
..
Yakından gördüm,
Çok çok yakından...
Kopunca,
Ayrılınca vagon lokomotiften;
Hemencek çıkıverdi, ayrıldı raydan...
(Van. 22. 04. 2013)
..
İçime damlıyor,
Hep içime damlıyor sevinç gözyaşın...
Her damlada biraz daha açılıyor içimdeki demli karanlık...
Her damlada biraz daha,
Biraz daha saçılıyor içimdeki baygın ve solgun sarmaşık...
(Van.28.03.2015)
..
dünyanın her yerinden gelir turistler
tabiat güzeliyi bizdedir ey dostlar
söylemesi bizden gelin görün dostlar
doğuda bir ummandır vangölü
denize baktım dalgaları var
üstünde dolaşan kayıkları var
..
Elsje eet eens gezond
Van snoep eet je wel honderd pond.
Hoe hou jij dat vol?
Met je buikje ohw, zo bol!
Jij gaat nu op sport!
Want jou lijf heeft spieren tekort.
Ik wil dat jij spieren krijgt!
..
Her daim yüreğinin ateşindeyim..!
Her an birazcık daha yanmakta,
Yandıkça bitip tükenmekteyim..!
Bak orada küllerim, kül tablasında...
(Van. Mayıs 2016)
..
İnkar etme n'olur..!
Nankörlük etme..!
Boşalsın diye,
Boşalıp iyice hafiflesin diye yaşla dolu yüreğin;
Gözlerimden yüreğinin yaşlarını akıttım,
Her gün sabahtan akşama değin...
..
Vuran derttir yıkan çile, yükselen acı çığlıktır
Bir dehşettir yaşam durdu, baştanbaşa hayat felçtir
Van’ı toz, toprak bürüdü deprem ağır hasar vurdu
Köyler harap evler yıkık çile üstüne çiledir
Gün ortasında dumandır vuran deprem ölen candır
Eller birer kazma, kürek eşilen koca şehirdir
..
Seni ne aylık,
Ne yıllık,
Ne de ömürlük sevdim…
Seni ölümün nefesiyle sönmeyecek sevda ile,
Sonsuzluğun kapısından dönmeyecek aşkla sevdim…
(Van.09.09.2010)
..
Kendini taşıyamaz olur ayaklar,
Başı taşırken..!
Lakin baş bir an bile düşünmez ayakları,
Ayakların üstünde göbeğini kaşırken..!
(Van. Ekim 2016)
..
Havadaki kar taneleri gibi olsa insanlar,
Birbirine dokunmasa...
Yerdeki kar taneleri gibi olsa insanlar,
Birbirinden ayrılmasa...
(Van. Nisan 2010)
..