Dün seni seni sormuştum,
Bana geri dönersin ummuştum,
Olanları unutur zannederek,
Seninle yeniden konuştum.
Dönme sen bana, aman dönme,
Sevme sen beni,sakın sevme,
..
Mutluluk bana gelsin
Bana göre gelsin; ta ki istediğim gibi
Şeklimde yoğrulsun kıvamında yoğurt gibi
Ay bana gülsün, güneş bana doğsun
Denize gireyim sular durulsun
Dalgalar sineme vursun
..
Gene bir sonbaharın penceresinden,
Doluyor gönlüme sonsuz bir üzüntü;
Göze gelmiş de utanmış hevesinden,
Harabolmuş , perişan, soylu görüntü.
Hazanın neş'esi hüznünde solarmış;
Zira, bir özlemi gizlermiş gülüşünde;
..
Sensiz bir diyarda geçiriyorum hayatımı
Huzur ve mutluluk olan bir diyar bu.
Düşünüyorum da, neymiş senle o günler?
Şükür ediyorum, geçti o dönemler.
Üzüntü ve çileden başka bir şey tanıtmadın bana.
Şimdi bilmiyorum huzur denen şey nedir acaba?
..
Yeni bir gün daha doğdu sensiz
Üzüntü ve hasretin içinde savruluyorum
Çölde kaşmış aç susuz isyanlarda
Senin aşkınla sürünüyorum
Seneler gelip geçsede
Seni unutturamazlar bana
..
Baharın ilk ışıklarıyla girivermiştin dünyama.
Umuda açacak yelkenlerden yoksun da olsak,
Tamam demiştik, kadere yolculuğa.
Ya hayallerimizin kurbanı olacaktık
Yada başrollerini paylaşanı.
El ele verip direndik.
Aşkla, inatla karşı koyduk güçlü dalgalara,
..
İşitin! Sözlerim yaşanmamış aşklara.
Neydi masalsı aşklardan beni uzak kılan?
Her defasında acı, üzüntü, buhran…
Kaçamadım!
Aşktan, sevgiden, gözlerinden…
Evet belki yaşanmadı,
Ben içimde büyüttüm bu aşkı.
..
Öyle çok acı çektim ki,
Hiç bir acı beni
Yıkamaz.
Öyle çok hayal kırıklığı yaşadım ki,
Hiç bir hayal kırıklığı beni
Yıkamaz.
Öyle çok üzüldüm ki,
..
Belki bir dakika,
belki de ömür boyu.
bir sigara içimi gibi,
sonsuz bir zaman,gözlerini görmek.
Mahşerin ateşten bir parçası,
hasretin yıllardır ilk vuslatı.
..
Hani dedim ya kendini okuyan insanın bakışında gördüğüm susuz kalan gönlün kuruluğudur.
Yazdığım şiirlerin anahtarı susuz kalan kalbimin acılarıdır.
En büyük okulum evrende yalnız kalan susuz ağaçlar ve topraktır.
Hep Tanrı’nın büyüklüğüdür konuşulan, oysa en büyük olan ormandır.
Her ne kadar çağdaş şair olsam dahi içten içe uzanan güzelliktir cehalete karşı koyan
Tarih denilen çınarın içinden geçen rüzgârdır her dalını bir başka müzikle sallayan
Doğanın büyüklüğüdür, yüceliğidir ancak o büyüklüğün altında ezilmeyen yaşamdır
..
Birşeyim yok!
Neden herkes bana endişeli gözlerle bakıyor?
Çok mu solgunum?
Kötü mü görünüyorum?
Gözlerim sulu sulu mu bakıyor?
Yanaklarım al al mı?
Başım eğik mi yürüyorum?
..
Akan sulardan, ne haberler var?
Bulutların ardından, dökülmeden beni sar.
Fazlası nihayetsiz, gizli karanlık.
Bilinen sırlar mı, pek ıssız pek ılık.
Düşüncesi yıkıyor, okunan cümlelerin.
Bitmiyor geçişi, sessiz gözlerimin.
..
Hayatın Gergefli Yollarını Arşınlayan Bu Beden, İhtiraslı Bir Gayretle Yaşamaya Çalışıyordu...Hayat Neydi Ki O Bakışlarda, Bir Dile Geliş Olmalıydı Ona Bu Hayatı Bahşedene Karşı...Zaman Acımasız Darbeler Vurmaktaydı Senelere, Senelerde Bedenlere, Bedenlerde Dizelere.....VAKTİ KUŞANMAK Zamanıydı.....
Hayat Bir Yok Oluş Evresine Girmişti Artık....Gözler Kederli Bir Bakış Bıraktı Dizelere....En Bedbaht Heceler Yer Etti Satırlarda....Dile Gelişin Feryadını Sunmuştu Gönüldekiler.....VAKTİ KUŞANMAK İçin Geç Mi Kalmıştı Yoksa Bu Beden...Yoksa Hala Bir Kurtuluş Ümidi Var Mıydı Bakışlarında....Bir Efkar Tüttürdü Of Çeke Çeke Sinesine....Yüzündeki O Manalı Bekleyiş, Yerini Sapsarı Kesilmiş Bir Surete Çevirdi Birden....Yitik Zaman Peşinde Geçen Yılların Acısına Yanıyordu Belki De....Belki De VAKTİ KUŞANMAK Bir Deyimdi Ona Yol Gösteren...
Farklı Rotaların İzlerini Bırakıyordu Çehresine...Muzdarip Bir Gönülle Kaleminden Dökülen Gerçeklerin Dünyasında Dolaştı Durdu Saatlerce....Aklı Yaradanına Karşı Olan Vurdum Duymazlığının Utangaçlığı İçinde, Yitik Zamanına Lanetler Bırakıyordu...
Oturduğu Kanepe Bile Rahatsız Etmekteydi Artık Bedenini...Penceresi Açık Odaya Rüzgarın Uğultusu İniyor, Bir Ninni Gibi Kulaklarına Ayrı Bir Beste Bırakıyordu....Rabbim Her Türlü Sınırsız Bereketlerinden Birini Daha İnsan Oğluna Sunmuştu....Sıcaktan Terleyen Bedenine Rüzgarın Vermiş Olduğu Ferahlık Yüzünün Çehresini Yeniden Eski Haline Getirdi....
..
Bambaşka duygularla bülbül süzülünce
Üstünden geçtiği fidanla selamlaştı
Leylaydı selamı alan bülbülün aşkı
Birden gölge büyür bülbülün tepesinde
Ürkmeden gelir şahin kuşun çevresinde
Leylada bir telaş sanki kanatlanmıştı
..
sohpetin en güzel yanı benim ablam
canımın içi en güzel benim ablam
derdimi unuturan benimle gülen
güzeller güzeli bırakma beni ablam
bu kardeşin bil ki sana kurban
yok olsun herkez olamaz sensiz bu can
..
Üzüntüler zinciri korkularımız,
Çoğu zaman boynumuzda,
Kimi zaman bileklerimizde.
Ne boynunu vurmak istersin,
Nede bileğini kesmek,
Paslanır yüreklerimiz gibi.
Sende ben,
..
On eylül ikibin onbir
Sonbaharın ilk günlerinde
Kalbimin kopmayan yaprağı
Ansızın toprağa düştü
Toprağı çok seven babam
Bahçede otlar arasında
Ansızın toprağa girdi
Yapayanlız Hakka gitti
Meğer güzel yapraklar
Tam sararmadan göçermiş
Dallarda boşluk, havada hüzün
Gönüllerde üzüntü bırakarak.
Biz senden razıyız
Yaratan da razı olsun
Bahçen cennet,makamın yüksek olsun
Sen kavuştun Mevlana, özlemek bizim olsun
..
kaderim kötü yine dertli başım
hıçkırarak ağlarım üzüntü arkadaşım
dost bulmak zor geçer yazım kışım
kalmadı kimsem kalmadı şiir kardeş
hayat soruları ezer beni günden güne
hayra yorardım kalmadı güç bende
..
(ikisine epey üzüntü yaşattığım
üç kız kardeş ve abilerine…)
nasıl tutuyoruz akşamı
başka kozmosa akan
göz yaşları
belki
..
Ben bir çocuğum
Bir elimde şeker
Bir elimde uçurtma
Birde sevgi dolu yüreğim
Ben hala bir çocuğum
Benim duygularım size saçma
Ama benim duygularım en güzeli
..