Yusuf Altındağ Adlı Üyenin Nedir Yazıları - A ...

  • ölüm

    26.07.2004 - 22:20

    DOĞUMDAN SONRA HAYAT VAR MI?

    Anne rahmine düşen ikiz kardeşler önceleri herşeyden habersizdi.Hafteler birbirini izledikçe onlar da geliştiler.Elleri,ayakları,iç organları oluşmaya başladı.Bu arada,etraflarında olup biteni farketmeye başladılar.bulundukları rahat,güvenli yeri tanıdıkça mutlulukları arttı.Birbirilerine hep aynı şeyi söylüyorlardı:
    'Anne rahmine düşmemiz,burda yaşamamız ne harika değil mi? Hayat ne güzel şey be kardeşim! '
    Büyüdükçe içinde yaşadıkları hayatı keşfe koyuldular.Öyle ya,hayatın kaynağı neydi? İşte bunu araştırırken,karşılarına anneleriyle onları birbirine bağlayan kordon çıktı.Bu kordon sayesinde,hiçbir zahmet çekmeden güven içinde beslenip büyütüldüklerini tespit ettiller.
    'Annemizin şefkati ne kadar büyük! Bize bu kordonla ihtiyacımız olan herşeyi gönderiyor.'
    Artık aylar birbiri ardınca geçiyor,ikizler hızla büyüyor,diğer bir deyişle yolun sonuna hızla yaklaşıyorlardı.Bu değişiklikleri hayretle gözlemlerken,birgün gelip bu güzelim dünyayı terk edeceklerinin işaretlerini almaya başladılar.
    dokuzuncu aya yaklaştıklarında,bu işaretleri daha kuvvetli hissetmeye başladılar.Durmdan telaşlanan ikizlerden biri diğerine sordu:
    'Neler oluyor, bütün bunların anlamı nedir? '
    Öteki daha sakin ve aklı başındaydı.Üstelik bulundukları bu dünya çoğu zaman ona yetmiyor; duyguları daha geniş bir alemi arzuluyordu.Ocevap verdi:
    'Bütün bunlar,bu dünyada daha fazla kalamayacağımız anlamına geliyor.'
    Ve ekledi:'Buradaki hayatımızın sonuna yaklaşıyoruz.'
    'Ama ben gitmek istemiyorum.'diye haykırdı kardeşi.'Hep burda kalmak istiyorum.'
    'Elimizden gelen birşey yok.Hem belki doğumdan sonra hayat vardır.'
    'Bize hayat veren o kordon kesildikten sonra bu nasıl mümkün olabilir ki? 'diye cevapladı öteki.'Bize hayat veren o kordon kesilirse nasıl hayatta kalabiliriz,söylesene bana? Hem bak bizden önce başkalarıda buraya geldi ve sonra da gittiler.Hiçbirisi geri gelmedi ki bize doğumdan sonra hayat olduğunu söylesin.Hayır,bu herşeyin sonu olacak.'Bütün bunları söyledikten sonra ekledi:
    'Hem, belki de anne diye birşey de yok! '
    'Olmak zorunda'diye itiraz etti kardeşi.'Buraya başka türlü nasıl gelmiş olabiliriz ki? '
    'Sen hiç annani gördün mü? 'diye üsteledi öteki.'O belki de sadece zihinlerimizde var.Bir annamiz olduğu düşüncesi bizi rahatlattığı için onu belkide biz uydurduk.'
    Böylece anna rahmindeki son günleri derin sorgulamalar ve tartışmalarla geçti.
    Sonunda doğum anı geldi çattı.İkizler dünyalarını terkettilerinde gözlerini başka bir dünyaya açtılar ve sevinçten ağlamaya başladılar.Çünkü gördükleri manzara hayallerinin bile ötesindeydi.

  • türban

    26.07.2004 - 22:16

    Daha öncede yazmış olduğum koca Akif'in Bir şiirini tekrar yazmak istiyorum:

    'Bacımın iffeti batmakta rezilin gözüne,
    Acırım tükrüğe billahi tükürsem yüzüne.'
    M.Akif

  • necip fazıl kısakürek

    25.07.2004 - 18:05

    'Keman gene muzdarip,ney gene gam yüklüdür,
    Tambur bir muammayı çözüyor tellerinde,
    Çizgiler biraz isyan,biraz ilham yüklüdür,
    Necip Fazıl okuyan genç kızın ellerinde...'

  • gözyaşı

    22.07.2004 - 22:57

    'Yaradan rahmetini kahrından üstün saydı,
    Ne olurdu halimiz,GÖZYAŞI olmasaydı? '

  • allah (c.c)

    21.07.2004 - 22:17

    Atılım bey; Bayraktaroğlu sana cevap vermiş zaten,ne derece doyurdu bu cevaplar seni bilmiyorum.Benim eklemek istediğim küçük bir nokta var:Allah'ın nedeni nedir? Allah niçin vardır? Bu soruları sormadan önce kendine şu soruları sor:İnsanın nedeni nedir? İnsan niçin vardır? Eminim ki bu soruların cevabını bulduğunda İlk sorunun cevabını da alacaksın.

  • hz.muhammed

    21.07.2004 - 18:23

    Senin bana inandırdığın ve seni bana inandıran Allah,öz dilinle hitap etmiş ve sana demiş ki:Sen olmasaydın,sen olmasaydın alemleri yaratmazdım.

    İşte sana Bu Allah kelamının sonsuz klavuzluğu içinde inanıyorum.

  • kuran-ı kerim

    20.07.2004 - 18:31

    Kuran-ı Kerimini değiştirildiğine dair ortaya safsata atanlar sadece tesllilerine bir dayanak bulma çabasındadırlar.Çünkü Kuran'ın tahrif olması onlar için bir teselli olacaktır.

    Zaten Allah inancı olan bilirki Kuran hiç bir şekilde değiştirilmez.Çünkü yüce Allah Kuran'ın koruyucusu benim benim O'nu ben koruyacağım diyor.İnanmayanlara gelince onlara mucizeler göstersek bile inanmamaya devam edeceklerdir.Ama biz yinede üzerimize düşeni yapıp anlatalım.

    Kuran-ı Kerim indirilmeye başlandığından tamamlanıncaya kadar Peygamber efendimiz hepsini(bir nokta dahi eksiltmeden) yazdırıyordu.Peygamber efendimizin vefatından sonra Kuran'ın bir nüshası O'nun evinde yani Hz.ayşe'nin yanındaydı.Bir diğeri Hz. Ebubekir'de ve birkaçı da diğer sahabilerde bulunuyordu.Buna ek olarak Kuran'ı ezberleyen birçok sahabi vardı.Savaşlarda hafızların ölmesiyle beraber; Hz.Ebubekir bütün nüshaları toplayıp Kuran'ı iyi bilen bir komisyon tarafından iktap haline getirdi.Daha sonra Hz.Osman Kuarn-ı çoğaltarak önemli illere gönderdi ve Hz.Ebubekirin kitap haline getirdiği Kuran-ı da yanına aldı.Bu zamana kadar kuran-ın orjinalliği hiç bozulmadı.Hz.Osman'ın üzerinde şehid olduğu Kuran da Şu anda Topkapı Sarayındadır.Ve o kitapla günümüz Kuran kitapları arasında hiç bir fark yoktur.(Yani Hz.Ebubekir'in kitap haline getirdiği iiiilk Kuran kitabı ile bugünküler arasında hiç fark yoktur.)

    Kuran ilmini bilmeyen insanlar Kuran kitapları arasında şöyle bir fark gösterebilirler.Örneğin Türkiye de okunan Kuran'ın Mısır'a ve Yemene göre farklılığı...Mesela biz'Vedduha velleyli ize sece ma veddeake rabbuke vema kale'diye okurken.Yemen kıraatın da şöyledir:'Vedduhi velleyli ize sece me veddeake rabbuki vema kale' Anlamlarında hiç bir değişiklik yoktur,sadece Kıraat farkıdır bu.Ki kıraatteki bu fark Peygamber efendimiz zamanında da vardı.

    kuran bir örgü gibidir ve kelimeler hep içiçedir.Teknolojiningelişmesiyle Kuran-ın değiştirilmediğini daha çok anlıyoruz.Bilgisayarda yapılan bir incelemelere göre Kuran da toplam 365 defa gün kelimesi geçmektedir.Bu senenin 365 gününe işarettir.Mesela ay kelimesi 12 kez geçer.Bu senenin 12 ayına dalalettir.....Bakarsanız Kuran da bu gibi örneklere çok rastlarsınız

    Eğer Kuran değiştirilmiş olsaydı bu bahsettiğim rakamlarda değişirdi..........

  • yunus emre

    18.07.2004 - 12:40

    bir ben vardır bende
    benden içeru...

  • İskilipli atıf hoca

    18.07.2004 - 12:37

    Ezelin sırrını ne sen bilebilirsin nede ben,
    Bu muammalı soruyu ne sen çözebilirsin nede ben,
    Perde arkasında bir,sen ve ben dedikodusu vardır,
    Perde kalkınca ne sen kalırsın nede ben.

    kelebekler sonsuza uçar...

  • hz.yusuf

    18.07.2004 - 12:35

    Yüce Allah'ın kur-anın da bahsettiği ve kıssaların en güzeli dediği,kölelikten sultanlığa geçen peygamber.

  • dua

    18.07.2004 - 12:32

    'Dua; dua eller karıncalanmış,
    Yıldızlar avuçta gök parçalanmış,
    Gözyaşı bir tarla hep yoncalanmış,
    Bir soluk,bir tütsü,bir uçan buğu,
    İplik ki incecik örer boşluğu

  • türban

    18.07.2004 - 12:26

    'Bacımın iffeti batmakta rezilin gözüne,
    Acırım tükrüğe billahi,tükürsem yüzüne'

  • necip fazıl kısakürek

    16.07.2004 - 23:44

    'Surda bir gedik açtık mukaddes mi mukaddes,
    Ey kahpe rüzgar,artık ne yönden esersen es! '

  • türban

    16.07.2004 - 22:15

    Demokrasi,özgürlük diye yırtınıp durursunuz,sonrada kalkıp insanların türban takmalarına karşı çıkarsınız.Türban İslamın bir emridir ve türban takan insanlar sadece inançlarını gereğini yapmaya çalışıyorlar.Neden ortaçağ insanları gibi onlara engel olmaya çalışıyorsunuz?
    Ateistim; senin bahsettiğin türbanla ilgili ayeti kerimeyi aşağıya yazıyorum,iyi oku bak bakalım sadece Resulullah'ın hanımlarına mı yoksa bütün insanlığa mı indirilmiştir.Yüce Kuranı böyle sahtekarca okuyn birisinin çıkaracağı anlamda en fazla bu kadar olur.
    “Ey Peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve mü’minlerin hanımlarına söyle, evlerinden çıktıklarında dış örtülerini üzerlerine alsınlar. Mü’min kadınlara da söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar, namuslarını da korusunlar, zinetlerini açmasınlar, bunlardan görünen kısmı müstesnadır. Başörtülerini de yakalarının üzerini kapatacak şekilde iyice örtsünler.”

  • allah (c.c)

    16.07.2004 - 21:58

    ATEİSTİM'E CEVAP
    “Cenâb-ı Hak senin ibadetine, belki hiçbir şeye muhtaç değil. Fakat, sen ibadete muhtaçsın, mânen hastasın... Acaba bir hasta, o hastalık hakkında şefkatli bir hekimin ona nâfi ilaçları içirmek hususunda ettiği ısrara mukabil hekime dese ‘Senin ne ihtiyacın var, bana böyle ısrar ediyorsun? ’ Ne kadar mânâsız olduğunu anlarsın.”

  • namaz

    15.07.2004 - 23:08

    'Namz yarama ilaç,yanık yerime merhem,
    Onsuz ebedi hayat benim olsa istemem.'

  • hz.muhammed

    15.07.2004 - 15:14

    Keşke bir gölge kadar yakınında dursaydım,
    O mücella çehreni izleseydim ebedi,
    Sana sırılsıklam bir bakış da ben olsaydım...

  • aşk

    14.07.2004 - 23:49

    Aşk korkuya peçedir,korkuda aşka perde,
    Allah'tan nasıl korkmaz,insan onu severde.

  • hz.muhammed

    14.07.2004 - 23:46

    Damar damar seninle,hep senile dolsaydım
    Batılı yıkmak için kuşandığın kılıcın
    Kabzasında bir dirhem gümüş de ben olsaydım

  • allah (c.c)

    14.07.2004 - 23:44

    Bir kalbim varki benim sevdiğinden burkulur,
    Kahredenden ziyade sevilenden korkulur.

  • allah (c.c)

    14.07.2004 - 23:42

    Seni aramam için beni uzağa attın,
    Alemi benim,beni kendin için yarattın.

  • abdülhamit

    06.07.2004 - 22:34

    ulu hakan

  • necip fazıl kısakürek

    22.06.2004 - 11:54

    'Bir Necip Fazıl olabilmenin ahmakça saadetine ne kadar muhtacım'
    A.Hamdi Tanpınar

  • türban

    19.06.2004 - 13:46

    Nasıl ki çok önemli bir sarayın ve kalenin etrafı surlarla çevrilir.İslam dinide kadına verdiği değer ve önemden dolayı onun etrafını surlarla yani türbanla çevirir...

Toplam 108 mesaj bulundu