Selcen Koçel Adlı Antoloji.com Üyesinin Şair ...

Nöbet gibi bir şiir!
Hasta ile ilacı arasında nasıl bir ilişki varsa öyle..
Ecza diyor ya, öyle..

Lady GODIVA'yla giyinen;
İsyan dindiren, adil şiir!

Kainatın anlamını bir seferde
Ve ilk defa
Ve hayretle anlamış bir aklı uçurup
Atmosfere katan şiir!

Sakinleşip yazılmış, 'ya ...

Bu çocuklara, ağarmayan gecelere yazılmıştır. Başka gecelerde..

-Acının yüklenildiğidir-
Yahut gökten düşüşü.

Acı omuzda. Acı düğmelerin iki küçük deliğine konaklamış bulaşıcı hastalık. Tamam. Acı düştü şehre. Acı hergün sokakta. Acı bit, acı pire!

Gökdüşümlerinin, tümden gelimin küçük başlıklara paketlenişidir. Markut torbasını alsa, Markut torbasını ...

Her okuyuşta kalbe kan dalgaları, yüze ihaneti vuran,
Gözümüze bakarak bize futursuzca bizi anlatan
İçimizin kafa kağıdını tükürür gibi gözlerimize çarpan
Daha neler neler yapan harikulade şiirdir!

(Şiir Halil Cibran'a aittir. Günümüz yazarları -özellikle köşe yazarları- bir kısım güncel ...

Dostluk harcıdır!
..
Birkaç kuruş ediyorum. Kumbara kırıklarına değe değe ses veriyorum şiire. Hem sizi ve hem de Gülriz'i selamlıyorum bir tam dönüşle! Sonra her kuruş gibi tökezleyerek, şıkırdayarak, yalpalayarak yavaşlıyorum. Duruyorum. Gülümsüyorum ya ben VARLIĞA
('varsın elektrik sinyaller ...

'Men aleyha fân..'

Şiir kokulu yakınlar..

Bir güzel daha..

Güzel..

..
Şu omuzların nasıl anne olduğuna bakın, gözlerin bebeklerine!..

Hiii! Mehmet Arif Nihat Asya! !

Şiirlerine bakıp duvar boyadığım,
Şiirlerine bakıp gözlerimde bayrak uçuşturduğum adam!

Ama bendeki 2. baskıya göre, eksik bir dize!
Ve niçin sadık kalınmamış şiirin kendi görüntüsüne?
Şiiri kendi gibi yazalım:

Çocuk, çok sevdi ağacı..
Verirdi ona ...

'Hangi çocukların neye imrenmesi yalınayak şiirdir?'

Çarpık iki kemik arasından kabileler geçti.. sonra çağlar!.. traktörler..altından ekinler.. kalsiyum sandozlar.. bankalar yükseldi sonra.. dosyalar.. metropoller.. ülkeler.. başka kapitalist ülkeler....

Anlatmak güç. Belki şöyle deneyebilirim: tarlanın ortasına oturttu beni şiir.

(Şiir mi, ...

Deyin ki; 'yıl 1970'e az kala..' Sonra susturun beni, yakın dilinizdeki ateşi.
Bir çile ki, tütedursun o..
Hep aynı hayranlıkla ve gülümsemeyle dinleyeyim bu şiirlerin hikayesini 'küçük kara adam'dan..

Allah sıhhatli, hayırlı, uzun ömürler versin..

Dua Allahla konuşmaktır. Ve O'nu dinlemektir de../2006

'give me something to kill the pain
there's no tomorrow and no today
my soul is not for eternity
and i know i will fade away in memories..

why must we live?
in this drain that we hate
life is hell for a dreamer
who's seeking the shade'

İyi bir konu fakat eleştirmek zorundayım:

Şiirin hikayesi bölümünde bilim tanımı çok kısır bırakılmış. Sadece doğa bilimleri açısından ele alınmış. (Keşke doğal bilimler alt başlığı olarak ele alınsaydı. O vakit açıklamalar tastamamdı)
Oysa bilimde kapsam; varlıklar olabileceği gibi çoğu d ...

Pamuk şekerden bir gölge..Deniz önce çekildi, sonra çok ileri gitti! Tuz, yedi şekeri..

Ateş kübik..Aşk ölümcül..Ve aşk sonsuz!..

'Yelekli, köstekli tavşan geç kalsa ne olur randevusuna, vaktinde yetişmiş olsa ne fark eder?'

Mühim mevzu.. Yazyk ki içimizdeki madenler, para etmedikçe, fayda vermedikçe ortaya dökülemiyor..
Bir 'ki?i' etmek kolay i? de?il sanyldy?y kadar;
'Ki?ilik, idrakle do?ar'

İnsan psikolojisi açısından evladın, anne-babayı bir çift olarak görebilmesi çok kolay değildir. Merkezcil düşünceyi kırmış, tatlı bir şiir çıkarmışsınız ortaya. Tebrikler..

Anne-babanın en şımarık şarkısı..

:) Çok tatlı, ışıl ışıl betimlemeler!