Selcen Koçel Adlı Antoloji.com Üyesinin Şair ...

Kollarım delik deşik!

Hesap tutan bölümü çok beğendim:

'bu kaçıncı kovuluşun cenneti saymadığımızda
bu kaçıncı katlin Habil'i saymadığımızda
bu kaçıncı tufanın Nuh'u saymadığımızda
bu kaçıncı teslimiyetin İbrahim'i saymadığımızda
bu kaçıncı hicretin Medine'yi saymadığımızda
bu kaçıncı firkatin Leyla'yı sa ...

ama 'mutluluk hamdı'..

O'ndan. Severim geceyi.
O'ndan; ve yani severim sırf bundan hiçten n'e kadar herşeyi! Bu şiiri, onu okuduğum zamanı, gecenin en karanlık yerini, n'den sonrasını; gaybı, bilmediğim herşeyi!

Umudu kuyruğuna yapışan kedi. Gerisi söylenmez.

Bu şiir edebiyat öğretmenimi hatırlatır hep. Bu şiir yeşil bir tablo gibi asılıdır beynimde..

Cemil Meriç'e ithaf edilmiş ya,
Onu hatırlatıyor ya,
Kendi dilinden anlatılmış ya..
Fikrim mağlûp..

:))...Tam bir karikatür hikayesi olmuş. Bu hafta okumamıştım pengueni, iyi oldu:)
Tebrikler!

'Nedir bu yüz, daha az duru ve dupduru'......'dupduru'şeklindeki tercümenin, 'clearer' sıfatındaki dereceyle örtüşmediğini düşünüyorum.
Çeviri için: -ışık için-emek için-ve yani gölge için-akis için- tebrik..

Ondan nefis bir sözle gideyim:
'..ve bazıları ışığın,
bazıları gölgenin peşine düştü' ...

Hala tekil şiir..

'Armağan'a armağan olsun bütün güzel temenniler..
Fermağan nedir bilemedim? Var mıdır böyle bir kelime, varsa ne der, necidir?

Yıl 1999 'Güneşin Battığı Sahilde'.... O sahilde bir dolu insan. O sahilde barut, o denizde yosun ve yılan. Kenarında şehir, yakınında sevgi, umut ve kan! O sahilde gazeteci bir çocuk bağırıyor, flaş haberler veriyor: 'Marla Singer yaşıyor!'
Denizin öbür yakasından gelen ses, şehri durduruyor: 'E ...

:)

Kalabalık bir karanlık söz konusudur. Sandalyeler..
Kayıverip düşmeniz söz konusudur oturduğunuz yerin azıcık gerisinden. Hadi, hadi azıcık daha küçükten........

Kalabalık bir karanlık söz konusudur.
Figüranlar.. Gerçek insanların sahte yaşamları.. Ve kapılıp gitmeye hevesli sıra sıra insanl ...

Görmekten kör olan gözler gördük!
Sonra görüntülerin karartısını..
Sonra iyice zifir, sonra beter ayaz!..

Nerelere sığmadık, nerelere bağırdııııııııııık!
Nerelere yazdık, okuduk.
Ne çok yazık olduk
Ahhh, niye anlamadık, biz hep neyi anlamadık?

Sükûna eremedik.
Tümden geldik, kend ...

.....DÜNYA......
Hassasiyetlerimizi ne kadar hissettirebiliyoruz?
Hangi kararlılıktayız ve uluslararası platformda kendimizi nasıl ifade ediyoruz?


Dünyanın sürüklendiği zemini biliyoruz. Vizyona giren filmlerin çoğunun yalnız kurgudan ibaret olmadığını da.. Bu gerçeklerin bilincinde ola ...

Rahman olan Allah rahmet eylesin.
Sahipsiz değil vatan fakat. Büyük şairin dediği gibi:
'Sahipsiz vatanın batması haktır;
Sen sahip çıkarsan bu vatan batmayacaktır'

eöhhö öhue ehue! :))

Diğerkâmlık duygusuyla yazıl(abil)miş ya, güzel şiir muhakkak.
Bir okumalık şefkattir şiir.
Bu şiir şiirmiş ve aslında 'hâne' sahiplerince hiç söylenememiş..

'Tahtadan yapılmış uzun bir kutu, baş tarafı geniş, ayak ucu dar..'

bırakıp boş sokağı
tam dönecekken yeise
durdurur,
ürpertir,
yüzümü çevirir
bir çocuğun elleri..

'Gide gide iki duvar arası..'
'Mümtaz' hasta mı diye bakıyordu 'huzur'lu duvarlara.
Selcen rüyalara.. 'Öyle şeyler işte, öyle şeyler..'

Aylar evvel okuyup, yutkunup öyle bakmıştım şiire. Okumadan bu defa her yerine.. Bakmıştım.. Ne arıyorsam?
Yazamamıştım bir yorum. Şimdi yazıyor muyum? Yo, bu bir yorum değildir; ellerimin anlamlı titreyişidir.

'Gözlerimizden çok korkuyorum gözlerimizi açmayalım
- Sabahları bir anne beklemiştik doğru ya -
Ağlarken yüzümüz cennete, ağlarken duvara
Çünkü çok utanırız Allah’ım -bir umut-
Biraz daha sussunlar diye, gitsinler diye içimizden.'

Çok güzel anlatım. Tesirli de. Yaptım: Gözlerimi açtığım ...