Hatırlar mısın gülüm kaç mevsim oldu bu gönlümden gideli
Ağıtlar yakmıştım sana gözlerden uzak
Güvercin kanatlarında gönderdim soranlara
Kimi gün oldu kalemlerimizi aldılar elimizden
Kimi gün oldu kitaplarımızı aldılar
Yaktılar bizi can kuşum yaktılar
Seni bir derde saldılar
Beni de bir derde...
Hatırlar mısın gülüm dağ gibi sevdamız vardı,
Öyle sevdalıydık ki gül yaprağında tomurcuk olurcasına.
Zemheri kışında bile kandiller yakardık
Bir tarafta barak, diğer tarafta hoyrat
Türkülerimiz bile ayrı dillerde söylenirdi
Yaktılar bizi can kuşum yaktılar
Seni bir derde saldılar
Beni de bir dede..
Hatırlar mısın gülüm oturmuşum şimdi o dertlerin ortasına
Ateşler çaktılar bedenimize ceylan çığlığında.
Avını yakalamış, köpekler gibi baktılar yüzümüze
Saatlerimiz işkence takvimlerim hüzün
Dört yanımız ateşten çember
Yaktılar bizi can kuşum yaktılar
Seni bir derde saldılar
Beni de bir derde....
Hatırlar mısın gülüm seyrandı mazideki bağımız, bahçemiz.
Kahpenin heybesine sığmadı gülüşümüz, sevdamız
Bal olsan kahpenin sofrasına değişmez kin ile nefreti.
Tövbesi cehennem ateşi bağrına düşene kadar..
Yaktılar bizi can kuşum yaktılar
Seni bir derde saldılar
Beni de bir derde..
Neresinden başlasam Ki,
Çocukluk nöbetimizdi gelip geçti
Her insan gibi bende doğarken ağlamışım,
Ekmeğe salça sürüp, derelerde oynamışım.
Bisiklet almak için, beş gece yatmamışım
Çelik çömlek, beştaş oyun derken, hiç para saymamışım..
Benimde annem babam kardeşlerim vardı
Yoksulluğun kol gezdiği şehir hayatından uzak.
Üzeri toz tutmuş, gizli bir sandığa benzer çocukluğum.
Açmam dedikçe koymadı elin uşağı
Sırtında gezdirsen, üstün başın tozlanır.
Yanında gezdirsen, horlanırdın..
Biz aynı iklimde büyümedik Ki,
Sen baharı beklerken, ben gazele meftun olmuşum.
Huyumuz suyumuz, ezelden beri ayrı nehirlerde akıp gitmiş.
Diyelim ki, ?
Ben bir nehir oldum sen de, kum ?
Ben akıp denize ulaşsam, sefa sürsem
Sen de kara dut ağacının altında, kum olmaya razı olsan.
Sonra da güz değdirince elini, uçuşan yaprak görürsün havada.
Hatırım olsun diye, hesap sorma
Ya, bir rüzgarda sürüklenmiştir.
Ya da, bir kuş kanadında gelmiştir sana..
Aslında bizim sevdamız, fakirin gömlek yakasına benzer.
Neresinden kıvırırsan kıvır, kiri yüzünde durur..
Sen, Doğduğunda pembe kıyafetler giyerdin
Ben, Hiç mavi renk bilmezdim
Sen, Muz soyar yerdin
Ben, Asker ocağında öğrendim
Sen, Pazarlardan pembe satın alırdın
Ben, Anam dikerdi.
Seni, Yumuşak beze sardılar
Beni, Höllüklü toprağa sardılar
Sen, Ağladığında anne derdin
Ben, Ağladığımda ana derdim
Sen, Mendile silerdin
Ben, Koluma sürdüm
Çocukluğumdan kalan, damlacıklar bunlar
Senin susuzluğunu giderecek, bir damla yağmur suyu olamaya çalıştım.
Çok eskiye dayanır yolculuğumun hikayesi.
Hep içimden gitmek fakat ertelenmiş hayallerimdi düşlediğim.
Defalarca yediğim baskınlara yenik düşmüş olsam da.
Uzakların kesilmiş biletleri, halâ duruyor şu cebimde.
Kendim ve kaderim, alt alta yazılmıştık kara tahtaya.
Hacimsiz bir terazinin hacmi hep yükseltmişti tartımızı.
Topladılar, böldüler, sonra yan yana dizdiler.
Seni bir derde saldılar, beni de başka bir derde.
Yoğun bakım vakasına dönmüştü düşlerim.
Ağrılarım kara ciğerimi çarpım tablosuna döndürmüştü.
Sızısına dayanırken bile, naçar geceler şahitti
Yapılan her işlemi sildikçe, biraz daha küçüldük.
Çocuğun silgisine dönmüştük, küçüldükçe küçüldük.
Geçen yıllar çok şey alıp götürdü ömürden, azaldık - eksildik.
Çökmeye cesaretimiz olmadı şu dizlerinin üstüne
Bedenim bile kifayet etmez bu cüsseyi taşımaya.
Duvarlara tutunsak belki, zorluklarla kalkardık yerden.
Derin bir iç çeker, dalarsın eski hayallerine
Çok uzaklara ertelenmiş yolculuk ve biletlerin
Daha dün gibi cebinde olduğunu bilirsin
Koltuk numarası silinmiş olsa da,
Nereye oturduğun önemli değil.
Çok eskiye dayanır yolculuğumun hikayesi.
Hep ertelenmiş hayellerin özlemi vardı içimde.
Defalarca yediği baskınlara yenik düşmüş olsada.
Uzaklara kesilmiş bileti, şu cebimde halâ duruyor.
Kendim ve kaderim, alt alta yazılmıştım.
Hacimsiz bir terazinin ateşine yükselmiştik.
Çarpanı ve çoğalanı hiç bilinmeyen.
Ne hikmetse,
Böleni çok olan bir denklemin sonucunda.
Eksildik.
Tüketildik..
Etkisi, kılcal damarlardan tut
Kara ciğerini çarpım tablosuna döndürmüştü.
Bundan sonra yarım adam, neçar ve gariptik.
Her yapılan işlemi sildikçe, küçüldük.
Bir çocuğun silgili kalemi gibi.
Geçen yıllar seni eskitmiştir
Çökersen şu dizlerinin üstüne
Bedenin de kifayet etmez seni taşımaya.
Belki de, duvarlara tutunursun,
Doğrulmaya, ayağı kalkmaya çalışırsın.
Ama, düşünürsün.
Uzaklara kesilmiş o biletlerin
Daha dün gibi cebinde olduğunu.
Koltuk numarası silinmiş olsada,
Hep bir biletçi beklersin.
Dengesizlere ayar verecek terazi değilim
Her şey ayan beyan orada
Kimin neyi istediğini
Neyi istemediğini bilsin şu insan oğlu.
Varım diyen adam gibi var olsun
Bırakıp giden sonuna kadar yok olsun
Kimse kimsenin ne zamanını
Nede umutlarını çalmasın
Yarım asırlık edebine yenik düşenler
Tarih sayfasının, en kötü yerinde duracaklar
Boş yere kimseyi üzmeyin
Ne elimiz terazi, ne dilimiz hamurdan dır.
Bütün haramiler sonunda pişmanlığına doyacak tır.
Kalibresi eksik ve yetersiz olanlar
Bundan sonra çapına göre hareket edecekler
Tespihim kopsa
Eğilip yerden toplamam, bilesiniz
Habbe habbe size toplatırım.
Seninle bir yemeğe gittik diyelim.
Yemekler söylendi, sen aniden gitmen gerekti ve gittin
Ben seni bekliyordum
Sen hala gelmemiştin, yemekler soğudu lokanta dolup boşaldı
Garsonların gözü bizim masanın üzerinde
Sen aniden gitmen gerekti ve hala gelmiş değilsin
Bir öğlen yemeği için gelmiştik aslında
Akşam saatine doğru uzandı zaman
Yine de gelmemişsin
Ben hala seni bekliyorsam
Bil ki, aklım sende kalmış ki,
Düşünüyorum da, gitmemiş olsaydın
Yemek yerken gözlerinin içine bakabilir miydim
Yada terleyen avuçlarımla ellerine dokunabilir miydim.
Dalarsa bir gün gözlerin
Parmaklarının ucuyla, dokunursun bana.
Gözlerinin zulasında duruyorsam
İnce bir ıslık sesiyle çağırırsın beni
Hiç zahmet verme kendine.
Aç kollarını, koşa koşa yanında olurum.
Uzağına da, düşmüş olabilirim.
Her ne olduysa olmuştur.
Kadere yemin etmiştik biz seninle,
Kaderi yendik
Cilvesini
Nazını
Her ne hikmetse, bir tek sende tükendi mecalim.
serbest kürsü
09.09.2025 - 10:23Yine yağmurlu bir gün, ellerin cebinde sahil boyu yürüyor olabilirsin
Dertlerden uzaklaşmak belki bir akşam sefasına merhaba demek.
Sen yürürken, kafası dağınık birileriyle de karşılaşmış olabilirsin.
Bir merhaba, sıcak bir ilgiyle muhtaç tanışmak isteyende olmuş olabilir.
Belki, sana bakışı kaprisli olabilir, yada, sen hissettirmiş olabilirsin.
Hayatına giren insanları hemen baş tacı yapma sakın.
Biraz ayakta beklet ve kimseye mecbur olmadığını hissettir.
İçine siniyorsa aklında tut ve gün geldiğinde anlamaya çalış
Beklentin artabilir, yada azalır sen kontrol altına al, sıcaklığını belirtme.
Ezdirme kendini küçük sözcüklerle, sonra kapıyı vurur, ezer gider.
Aklın gidende kalmış olabilir, geri almasını öğren.
Yıkıldım dağıldım deme, yenilgiyi kabullen
Vedalaşmayı yaparken, doğru yerde olduğunu elden bırakma.
Üzülme.
Sana bahşedilen ömür bir kişilik başkasının tekeline sunma, böldürme.
Kırıp döktüğün insanlar varsa, gönül almayı öğren, mahşere bırakma.
Geç uyuma gözlerinin içi gülsün, sabah erken uyan, zinde olursun.
Bir liman kül olduysa, bütün limanlara küsme, yüreğini hazır tut.
Unutma.
Ağlayan her göze, uzanan bir mendil ve mutlaka silen bir el olur.
Nihat Kuruyer
serbest kürsü
03.09.2025 - 22:42Herkesin Mevlid Kandili mübarek olsun
serbest kürsü
01.09.2025 - 10:44Yine yağmurlu bir günde, ellerin cebinde sahil boyu yürüyor olabilirsin..
Bir anlıkta olsa dertlerden uzaklaşmak belki bir akşam sefasına merhaba demekti.
Sen yürürken, kafası dağınık tıpkı sen, birileriylede karşılaşmış olabilirsin.
Bir merhaba, sıcak bir ilgiyle muhtaç tanışmak isteyende olmuş olabilir.
Belki, sana bakışı kaprisli olabilir, yada, sen hissettirmiş olabilirsin.
Hayatına giren insanları hemen baş tacı yapma sakın.
Biraz ayakta beklet ve kimseye mecbur olmadığını hissettir.
İçine siniyorsa aklında tut ve gün geldiğinde anlamaya çalış
Beklentin artabilir, yada azalır sen kontrol altına al, sıcaklığını belirtme.
Ezdirme kendini küçük sözcüklerle, sonra kapıyı kötü vurur ve gider.
Aklın gidende kalmış olabilir, geri almasını öğren.
Yıkıldım dağıldım deme, yenilgiyi kabullen
Vedalaşmayı yaparken, doğru yerde olduğunu elden bırakma.
Üzülme.
Sana bahşedilen ömür bir kişilik başkasının tekeline sunma, böldürme.
İlaçlarını zamanında al aksatma.
Yeni limanlara doğru, yüreğini her zaman hazır tut.
Nihat Kuruyer
serbest kürsü
30.08.2025 - 16:45Vezir HOCAM
Güzel Anlamlı Mustafa Kemal Atatürk ve 30 Ağustos şiiri Anlamlıdı.
serbest kürsü
29.08.2025 - 13:39Hatırlar mısın gülüm kaç mevsim oldu bu gönlümden gideli
Ağıtlar yakmıştım sana gözlerden uzak
Güvercin kanatlarında gönderdim soranlara
Kimi gün oldu kalemlerimizi aldılar elimizden
Kimi gün oldu kitaplarımızı aldılar
Yaktılar bizi can kuşum yaktılar
Seni bir derde saldılar
Beni de bir derde...
Hatırlar mısın gülüm dağ gibi sevdamız vardı,
Öyle sevdalıydık ki gül yaprağında tomurcuk olurcasına.
Zemheri kışında bile kandiller yakardık
Bir tarafta barak, diğer tarafta hoyrat
Türkülerimiz bile ayrı dillerde söylenirdi
Yaktılar bizi can kuşum yaktılar
Seni bir derde saldılar
Beni de bir dede..
Hatırlar mısın gülüm oturmuşum şimdi o dertlerin ortasına
Ateşler çaktılar bedenimize ceylan çığlığında.
Avını yakalamış, köpekler gibi baktılar yüzümüze
Saatlerimiz işkence takvimlerim hüzün
Dört yanımız ateşten çember
Yaktılar bizi can kuşum yaktılar
Seni bir derde saldılar
Beni de bir derde....
Hatırlar mısın gülüm seyrandı mazideki bağımız, bahçemiz.
Kahpenin heybesine sığmadı gülüşümüz, sevdamız
Bal olsan kahpenin sofrasına değişmez kin ile nefreti.
Tövbesi cehennem ateşi bağrına düşene kadar..
Yaktılar bizi can kuşum yaktılar
Seni bir derde saldılar
Beni de bir derde..
serbest kürsü
29.08.2025 - 12:02Neden sen bakarken gözlerime duruyor dünya
İçime akan nehirler donuyor
Lal oluyor dilim
Yağmur küsüyor bahara
Gönüllü bir kan kaybıdır bu ey sevgili
Üzülme…
Neresinden kopmuşsam hayatın
Orasından bağlanıyorum sana
serbest kürsü
29.08.2025 - 11:58Neresinden başlasam Ki,
Çocukluk nöbetimizdi gelip geçti
Her insan gibi bende doğarken ağlamışım,
Ekmeğe salça sürüp, derelerde oynamışım.
Bisiklet almak için, beş gece yatmamışım
Çelik çömlek, beştaş oyun derken, hiç para saymamışım..
Benimde annem babam kardeşlerim vardı
Yoksulluğun kol gezdiği şehir hayatından uzak.
Üzeri toz tutmuş, gizli bir sandığa benzer çocukluğum.
Açmam dedikçe koymadı elin uşağı
Sırtında gezdirsen, üstün başın tozlanır.
Yanında gezdirsen, horlanırdın..
Biz aynı iklimde büyümedik Ki,
Sen baharı beklerken, ben gazele meftun olmuşum.
Huyumuz suyumuz, ezelden beri ayrı nehirlerde akıp gitmiş.
Diyelim ki, ?
Ben bir nehir oldum sen de, kum ?
Ben akıp denize ulaşsam, sefa sürsem
Sen de kara dut ağacının altında, kum olmaya razı olsan.
Sonra da güz değdirince elini, uçuşan yaprak görürsün havada.
Hatırım olsun diye, hesap sorma
Ya, bir rüzgarda sürüklenmiştir.
Ya da, bir kuş kanadında gelmiştir sana..
Aslında bizim sevdamız, fakirin gömlek yakasına benzer.
Neresinden kıvırırsan kıvır, kiri yüzünde durur..
Sen, Doğduğunda pembe kıyafetler giyerdin
Ben, Hiç mavi renk bilmezdim
Sen, Muz soyar yerdin
Ben, Asker ocağında öğrendim
Sen, Pazarlardan pembe satın alırdın
Ben, Anam dikerdi.
Seni, Yumuşak beze sardılar
Beni, Höllüklü toprağa sardılar
Sen, Ağladığında anne derdin
Ben, Ağladığımda ana derdim
Sen, Mendile silerdin
Ben, Koluma sürdüm
Çocukluğumdan kalan, damlacıklar bunlar
Senin susuzluğunu giderecek, bir damla yağmur suyu olamaya çalıştım.
Neçar büyüdüm bak
İster, hançeri vur boynuma,
İster, sarıl boynuma gidelim...
serbest kürsü
29.08.2025 - 09:31Eğer beni dinlersen gel bu sevdadan vazgeçelim.
Ne sen beni anlarsın
Ne de ben seni anlayabildim.
Vedası güzel günlerin hatırına, bir dileğim olacak senden.
Bari şu parmaklarımızın gönlü olsun diye,
Bu taşın üzerinde büyük bir karpuz kıralım.
Soranlar olursa da,
Beraber karpuz kestik dersin.
serbest kürsü
28.08.2025 - 21:22Bu işler Müftülerin işidir bizi aşar
serbest kürsü
28.08.2025 - 10:49Üç Beden Küçük Gelmişiz Dünyaya.
serbest kürsü
27.08.2025 - 10:02Çok eskiye dayanır yolculuğumun hikayesi.
Hep içimden gitmek fakat ertelenmiş hayallerimdi düşlediğim.
Defalarca yediğim baskınlara yenik düşmüş olsam da.
Uzakların kesilmiş biletleri, halâ duruyor şu cebimde.
Kendim ve kaderim, alt alta yazılmıştık kara tahtaya.
Hacimsiz bir terazinin hacmi hep yükseltmişti tartımızı.
Topladılar, böldüler, sonra yan yana dizdiler.
Seni bir derde saldılar, beni de başka bir derde.
Yoğun bakım vakasına dönmüştü düşlerim.
Ağrılarım kara ciğerimi çarpım tablosuna döndürmüştü.
Sızısına dayanırken bile, naçar geceler şahitti
Yapılan her işlemi sildikçe, biraz daha küçüldük.
Çocuğun silgisine dönmüştük, küçüldükçe küçüldük.
Geçen yıllar çok şey alıp götürdü ömürden, azaldık - eksildik.
Çökmeye cesaretimiz olmadı şu dizlerinin üstüne
Bedenim bile kifayet etmez bu cüsseyi taşımaya.
Duvarlara tutunsak belki, zorluklarla kalkardık yerden.
Derin bir iç çeker, dalarsın eski hayallerine
Çok uzaklara ertelenmiş yolculuk ve biletlerin
Daha dün gibi cebinde olduğunu bilirsin
Koltuk numarası silinmiş olsa da,
Nereye oturduğun önemli değil.
Nihat Kuruyer 3
serbest kürsü
25.08.2025 - 17:07Çok eskiye dayanır yolculuğumun hikayesi.
Hep ertelenmiş hayellerin özlemi vardı içimde.
Defalarca yediği baskınlara yenik düşmüş olsada.
Uzaklara kesilmiş bileti, şu cebimde halâ duruyor.
Kendim ve kaderim, alt alta yazılmıştım.
Hacimsiz bir terazinin ateşine yükselmiştik.
Çarpanı ve çoğalanı hiç bilinmeyen.
Ne hikmetse,
Böleni çok olan bir denklemin sonucunda.
Eksildik.
Tüketildik..
Etkisi, kılcal damarlardan tut
Kara ciğerini çarpım tablosuna döndürmüştü.
Bundan sonra yarım adam, neçar ve gariptik.
Her yapılan işlemi sildikçe, küçüldük.
Bir çocuğun silgili kalemi gibi.
Geçen yıllar seni eskitmiştir
Çökersen şu dizlerinin üstüne
Bedenin de kifayet etmez seni taşımaya.
Belki de, duvarlara tutunursun,
Doğrulmaya, ayağı kalkmaya çalışırsın.
Ama, düşünürsün.
Uzaklara kesilmiş o biletlerin
Daha dün gibi cebinde olduğunu.
Koltuk numarası silinmiş olsada,
Hep bir biletçi beklersin.
serbest kürsü
22.08.2025 - 10:45Onlarca defa sevgiye yenik düşmüştüm
Daha nasıl iyi olabilirim ki. ?
Bugün takıntımla limoni ayrıldık, belki oda beni terketmiş olabilir.
Canım çok şey anlatmak istiyor, dilim yorgun bedenim daha çok yorgun.
Keşke konuşarak anlatmaya mecalim olsaydı bu ayrılığın ayrıntılarını.
Bak, başım boynumun üstünde durmuyor artık.
Düşün ?
Güneş bir gün doğmasa ne olur du?
Yanlış üretilen bütün insanlar caddelerden iş yerlerinden geri çekilse di ?
Aynalar duvarında hep kırılsa, ?
Sokak hayvanları sokaklarda güvenle dolaşsa, pencere balkondan seyretse. ?
Belki de ? Acı bir kahve eşliğinde,
Neden bu kadar çok, terk edilişimi anlatırdım sizlere..
serbest kürsü
21.08.2025 - 17:07Yıkıldım dağıldım deme, yenilgiyi kabullen
Vedalaşmayı yaparken, doğru yerde olduğunu elden bırakma.
Ve üzülme.
Yeni limanlara doğru demir alırken yüreğini hazır tut.
serbest kürsü
20.08.2025 - 17:42Yine bir gün ellerin cebinde, sahil boyu yalın ayak yürüyor olabilirsin..
Bir anlıkta olsa dertlerden uzaklaşmak, belki hava almak bir akşam sefasına merhaba demek.
O kalabalığın içinde, birileriyle karşılaşmış olabilirsin de.
Bir merhaba, sıcak bir ilgiyle, tanışmak isteyende olmuştur.
Belki, kişilerin sana bakışı kaprisli olabilir, yada o güvensizliği sen hissettirmiş olabilirsin.
Hayatına giren insanları hemen baş tacı yapma, biraz ayakta beklet ve kimseye mecbur olmadığını hissettir.
İçine siniyorsa aklında tut ve gün geldiğinde anlamaya çalış
Belki beklentin artar, yada azalır sen kontrol altına al, belirtme.
Ezdirme kendini küçük sözcüklerle, sonra kapıyı kötü vurur ve gider.
Sevgin gidende kalmış olabilir, geri almasını öğren.
Yıkıldım dağıldım deme, yenilgiyi kabullen
Vedalaşmayı yaparken, doğru yerde olduğunu elden bırakma.
Ve üzülme.
Yeni limanlara doğru demir alırken yüreğini hazır tut.
Nihat Kuruyer
serbest kürsü
15.08.2025 - 11:25Dünya malına tapmak ve doymamak
kişinin beyniyle, ilişkilidir.
İnsan vardır
Yavan ekmek yer mutlu olur,
Bulamıyana da, bulsun diye dua eder.
İnsan vardır
Vampir modeli dir.
Kan bankasına girse, daha yok mu der
serbest kürsü
14.08.2025 - 18:05Eyvalla baş tacı olun .
Yeterki biribirimizi hoş görüp anlayalım.
Eksiğimiz gediğimiz olunca uyarmak hatırlatmak güzeldir.
Bu dünya, kardeşliğin dostlüğun dışına taşmadıkça güzeldir. Değmez bakın ne ıdolojiler patır patır dökülüyor.
Adamlık başkadır. Saygılar sunarım
serbest kürsü
14.08.2025 - 16:51Vezir HOCAM Güzel bir şiir KUTLARIM.
Keşke Ayrıştırıcı dil fazla kullanmasaydınız.
Selamlar..
serbest kürsü
13.08.2025 - 08:44Ayar Verecek Terazi Değilim
Dengesizlere ayar verecek terazi değilim
Her şey ayan beyan orada
Kimin neyi istediğini
Neyi istemediğini bilsin şu insan oğlu.
Varım diyen adam gibi var olsun
Bırakıp giden sonuna kadar yok olsun
Kimse kimsenin ne zamanını
Nede umutlarını çalmasın
Yarım asırlık edebine yenik düşenler
Tarih sayfasının, en kötü yerinde duracaklar
Boş yere kimseyi üzmeyin
Ne elimiz terazi, ne dilimiz hamurdan dır.
Bütün haramiler sonunda pişmanlığına doyacak tır.
Kalibresi eksik ve yetersiz olanlar
Bundan sonra çapına göre hareket edecekler
Tespihim kopsa
Eğilip yerden toplamam, bilesiniz
Habbe habbe size toplatırım.
Nihat KURUYER
serbest kürsü
12.08.2025 - 22:07Yerinde olsaydım bu tür sözlerden sakınırdım.
serbest kürsü
12.08.2025 - 14:42Seninle bir yemeğe gittik diyelim.
Yemekler söylendi, sen aniden gitmen gerekti ve gittin
Ben seni bekliyordum
Sen hala gelmemiştin, yemekler soğudu lokanta dolup boşaldı
Garsonların gözü bizim masanın üzerinde
Sen aniden gitmen gerekti ve hala gelmiş değilsin
Bir öğlen yemeği için gelmiştik aslında
Akşam saatine doğru uzandı zaman
Yine de gelmemişsin
Ben hala seni bekliyorsam
Bil ki, aklım sende kalmış ki,
Düşünüyorum da, gitmemiş olsaydın
Yemek yerken gözlerinin içine bakabilir miydim
Yada terleyen avuçlarımla ellerine dokunabilir miydim.
serbest kürsü
12.08.2025 - 07:48Dalarsa bir gün gözlerin
Parmaklarının ucuyla, dokunursun bana.
Gözlerinin zulasında duruyorsam
İnce bir ıslık sesiyle çağırırsın beni
Hiç zahmet verme kendine.
Aç kollarını, koşa koşa yanında olurum.
Uzağına da, düşmüş olabilirim.
Her ne olduysa olmuştur.
Kadere yemin etmiştik biz seninle,
Kaderi yendik
Cilvesini
Nazını
Her ne hikmetse, bir tek sende tükendi mecalim.
Nihat Kuruyer
serbest kürsü
11.08.2025 - 10:45Hepimiz herkes, az törpülese dilini ne olur acaba, düşündüm.
Toplam 23 mesaj bulundu