Murat Aydın Doma Adlı Antoloji.com Üyesinin ...

'Güneşi koynunda saklayan gözlerin
Beni kimbilir kaç yangına attılar
Kimbilir kaç yorgun gece geçti üstümden
Kaç mevsimde çiçek topladım senin için
Hala farkında değilsin sözlerimin
Hâlbuki her gece sen
Aşkı yaşatan hislerimsin. '

sitemli akıtmış mürekkebini gönül kaleminiz.
şiir, duygu yü ...

'Mevsim çiçeklerini topladım avuçlarıma,
Güneşi getirdim sabah pencerene,
Sen,yatagında mavilikleri düşlerken,
Usulca sokulurum…
Yarım kalmış düşlerime
Ve aramıza açtığın uçuruma
Ben köprü yaptım,
Çay karası gözlerini…. '

Duygu, anlamlı ve akıcı düşmüş kaleminize;
şiire dönüşmüş gönül mür ...

'Kimi iş kuyruğuda
Kimi de yardım
Kimileri de köle olmuş
Kapanan fabrika patronuna
Umutsuzluk içinde yarınlarımız
Çocuklarımız '

duygulu ve duyarlı yüreğinizi kutluyorum

'öyle çok özledim ki..
ya benim ile konuş.
ya çık gel şu resimden..!'

o kadar uzağımızdadır ki avuçlarımızda tuttuğumuz resimler.
kutluyorum yüreğinizi.

'Söylerdin gözümün karasındasın
Kalbimin sol yanda yarısındasın
Gönlümün sızlayan yarasındasın
Sevdadan odlanan közünü göster '

aynaya estetik düşmüş şiiriniz.
kutluyorum duygulu yüreğinizi.

anadolu'nun yazgısını akıtır karadenize
karlara beler kızılırmak.

kutluyorum şair yüreğinizi

'Seyrederken istanbulu senin gözlerinde,
Boğaz bir baska görünür, deniz bir başka.
Gözlerim gözlerinde olur, istanbul sende.
İstanbulu sende sevdim seni istanbulda. '

her taşına şiir yazılsa da istanbul'un az gelir tanımlamaya...
kutluyorum yüreğinizi.

'Kim bilir!
Belki de akşamın gümüşi renginde
Atacaktır son çığlığını
Son durağına uçan gece kuşu! ...

Gücüm yetse,
Soluksuz devrileceğim yıldızların üstüne! ... '

duygulu şiirinizi kutlarken,
yüreğinize saygılar...

'Satılık düşler ülkesinde yaşayanlar
Gündüzün ışığında büyüyemeden
Gecenin zehrinde ölürler
Mavi düşleri hayal edemeden
Mezarlığa gömer, doğruluğunu… '

etkili bir anlatımdı.
kutluyorum şair yüreğinizi

duygulu, duyarlı ve usta kalemden yetkin şiirler okumak ayrıcalık.
kutluyorum dost yüreğinizi.

'Kapanmışız içimize, derdimiz geçmiş, bir’i bin '

huzura özlem...
dost yüreğinizin sesini duymak güzeldi.
kutluyorum.

'Feleğin sillesi gayet berk olur
Bağ bahçeler baykuşlara terk olur
Yaş geçince çıplak gerçek fark olur
Bütün alametler Salı gösterir '

kurgulu yaşamın hayal yolculuğu tekrarlarla sürüp gidiyor.
kim bilir aynı düş tekrar tekrar kurulur ve görülür mü?
ancak bilen bilir deyip, iki nefes daha al ...

'Haydi şimdi şişir yelkenlini, '

yeni umutlara...
kutluyorum

'Yorgunluğa yenik
özleyişlere mahkum
sansürlü umutları
kızılcık şerbetinin yudumlarıyla
yeşermeden soldurmak....'


yorgun düşmemeliydi gönüllerde
yasaksız yaşanmalıydı oysa

kutluyorum

'gam değil istanbul da olmamak..
karşımda sen,
gözlerinde istanbul...! '

düşlerdeki istanbul ne kadar da güzel
kutluyorum

'3. Adım

Hey moruk
Kalksana biz geldik
Yok öyle, siz oturacaksınız
Biz ayakta duracağız
Siz çok oturdunuz yeter artık
Kalksana kıpından babalık
Hala duruyor, aval aval bakıyor
Hey moruk, bu ne vurdumduymazlık? '

yükselen insanlık değerleri mi demeli
yoksa dibe vurmuşluğuna mı yanmalı
...

'Vuslatî diyor ki daha ne yazam,
Ferman padişahın neyine kızam,
Mutluluk sırrını özgürce çözem,
Ben senin çöpünü dökemem gönül. '

gönülden gönüle akıyor şiiriniz üstat
yüreğimle kutluyorum

yüreğin katıksız sesiydi okuduğum ve sevgiliye yazılan mektup... keşke deneme olsaydı demekten de alamıyorum kendimi...
hangi yürek nasıl dayanır bu denli ayrılığa, ne kadar katlanabilir aşkın ulaşılmazlığına?
sevenleri bu dünyada da kavuşturacak bir yol olmalı... uzun ve çetrefilli olsa da... yok ...

şiir dilini bilen kalemle karşılaşmak umutlandırdı beni yeniden antoloji adına...
eğretileme ve imgenin kullanılışı oldukça başarılı...
anlatımdaki iç ses uyumu ise tacı olmuş şiirin...

'Artık, sonbahar masalları dinleyip çığlıklarda avutuyorum sessizliği..
Ayışığının altında gizlenmeye çalış ...

'Etsem mi acaba aşkımı ilan
Vuslatın yolunu var mıdır bilen
Ben değil o benim aklımı çelen
Giderim onunla gittiği yere
Boyu da huyu da tam bana göre '

güzel şiirinize tebrik,
duygulu yüreğinize saygılar...

'korkma ver ellerini,
işte düşüyor akşam alacası ama, ardından karanlık gelmeyecek
bu günlere vurduğumuz aşı tutarsa eğer, ışıklar hiç sönmeyecek
kirli-paslı tüm sözcükler yakılmıştır çünkü, magmanın ortasında
yerlerine çocuklar aydınlığı yazmıştır, uçurtmaları kaçınca ağlasalar da. '


k ...

'Ey Zülfikar! Yar ki sinemi,
Dökülsün salkım salkım günahım.
Züleyha’nın gözlerine batırın beni
Haberin yoktu değil mi?
Bu erken tanıştığım kırlardan.
Yok, yok bu arzuhal halime tercüme değil
Çerçevesine gül dizdiğim solgun bakışlar
İçine düştüğüm har mıdır?
Ya Rab! Bu ayaz her ömürde var mı ...

'Selam geldi Harava'dan,Harşıt'tan
Kar yağarmış Elif,Elif geceden
Hasret kalmış yürek çalar inceden
Avni baba sen çok yaşa yüceden '

Toprağımda öpüşür yorgun Harşit Çayı
Çılgın Karadeniz'le...
Sayenizde dolaştım vadi boyunca uzanan
ata toprağımı...
Şirinize tebrik,
Teşekkürlerim yüreğin ...

insan var olduğu sürece devam eder masal.
her dönemde bir biçimde başka bir yönetim biçimi
yutturulur kula kulluk edenlere.

kimbilir, belki de mağara devrinde daha mutluydu insan?

kutluyorum yüreğinizi