Yer bulmasın gönlünde ne ihtiras, ne haset.
Sen bütün varlığınla yurdumuzun malısın.
Sen bir insan değilsin; ne kemiksin ne de et;
Tunçtan bir heykel gibi ebedi kalmalısın.
Iztırap çek inleme... Ses çıkarmadan aşın.
Bir damlacık aksa da bir acizdir göz yaşın;
Yarı yolda ölse de en yürekten yoldaşın,
Tek başına dileğe doğru at salmalısın.
Ezilmekten çekinme ... Gerilemekten sakın!
İradenle olmalı bütün uzaklar yakın,
Dolu dizgin yaparken ülküne doğru akın,
Ateşe atılmalı, denize dalmalısın.
Ölümlerden sakınma, meyus olmaktan utan!
Bir kere düşün nedir seni dünyada tutan?
Mefkuresinden başka her varlığı unutan,
Kahramanlar gibi sen ebedi kalmalısın...
II
Sen ne elde ve dilde gezen billur bir sağrak,
Ne de sıska bir göğse takılan bir çiçeksin;
Seninde bu dünyada nasibin var savaşmak!...
Kayalarla güreşip dağlarda öleceksin.
Yoldaşlık ederekten gökte güneşle, ayla,
Aşarsın tepe, ırmak; yürürsün ova ,yayla...
Hayata ne biçimde geldinse bir borayla
Daha sert bir kasırga içinde biteceksin.
KIZIL ELMA uğruna kılıç çekince kından,
Bahtiyarlık denen şey artık geçmez yakından.
Mesut olup gülmeyi sök, çıkar hatırından.
Belki öldükten sonra bir parça güleceksin.
Yüz paralık kurşunla gider “HAYAT” dediğin;
“ Tanrı yolu” uzaktır; erken kalk sıkı giyin.
Yazık, bütün ömrünce o kadar özlediğin
Güzel Kızıl Elma’na varmadan öleceksin.
III
Belki bir gün çöllerde kaybedersin eşini,
Belki bir gün ağlarsın kaçtı diye karına.
Işıksız kulübende boranın esişini
Dinleyerek çıkarsın bir ümitsiz yarına.
Gün olur ki mertliğin uğrar kahpe bir hınca;
Namert bir el arkandan seni vurur kadınca;
Bir gün sabrın tükenir... Silahını kapınca
Haykırarak çıkarsın yurdunun dağlarına...
Hayatın kamçısıyla sızar derinden kanlar,
Senin büyük derdinden başkaları ne anlar?
Vicdanını “Paris”e, “Moskova”ya satanlar,
Küfür diye bakarlar senin dualarına.
Hey arkadaş!.. Bu yolda bende coşkun bir selim,
Beraberiz seninle, işte elinde elim.
Seninle bu hayatın gel beraber gülelim,
Ölümüne , gamına, tipisine, karına...
IV
Atandan kalmış olan kılıcı iyi bile,
Onu bütün gücünle vuracaksın çağında.
Savaş... Bunu tadını ey Türk sen bulamazsın,
Ne sevgili yanında, ne baba ocağında...
Savaşmaktan kaçınır, kim varsa alnı kara,
Kan dökmeyi bilenler hükmeder topraklara...
Kazanmanın sırrını bilmiyorsan git, ara
“Çanakkale” ufkunda, “Sakarya” toprağında.
Siyasette muhabbet... Hepsi yalan, palavra...
Doğru sözü “Kül Tegin” kitabesinde ara...
Lenin’den bahsederse karşında bir maskara,
Bir tebessüm belirsin sadece dudağında.
Yatağında ölmeyi hatırından sök, çıkar!
Döşeğin kara toprak, yorganındır belki kar...
Sen gurbette kalırsan, ben ölürsem ne çıkar?
Ruhlarımız buluşur elbet “Tanrıdağı”nda...
V
Mukadderat isterse seni yoldan çevirsin ,
Sen hele bu yollarda yıpranarak aşın da,
Varsın bütün ömrünce bir an nasip olmasın,
Yorgunluğu gidermek serin bir su başında.
Bir gülüşten ne çıkar, ne çıkar ağlamaktan?
Kullar kancıklık eder, bela bulursun Hak’tan.
Gün olur ki bir yudum su ararsın bataktan,
Gün olur ki bir tutam tuz bulunmaz aşında.
Bir çığ gibi yürürsün bir lahza durmaksızın,
Bir ilahi kaynaktan geliyor çünkü hızın.
Duyguların ölmüştür... Tapınılan bir kızın,
Bir füsun bulamazsın gözlerinde, kaşında.
Iztırabı kanına kat da göz kırpmadan iç!
Varsın gülsün ardından, ne çıkar, bir iki piç...
Bu varlık dünyasında yalnız senin hiç mi hiç,
Bir şeyin olmayacak hatta mezar taşında....
Hüseyin Nihal Atsız
Ruşen Çakır' dan seçimsiz hükümet devirme, seçimsiz ve ama erdoğansız bir türkiye tarifi, sıcağı sıcağına, üstüne pkk ile pkk silah bırakmaksızın nasıl anlaşma yapılır tarifli muhteşem sosu eklemeyi unutmayın, buyrun, hep beraber
tabii yersek.
şu an türkiye, yani benim güzide yurdum canım memleketim bir şeyler yaşıyor, tarihinin belki de en zorlu sınavını veriyor, bir taraftan sırtlan gibi etinden et koparmaya çalışan fetö ile diğer taraftan tek dişi kalmış canavarın en medeni silahlarıyla donatılan ordusu terör ile ( pkk pyd deaş vb) ile uğraşıyor, ve bir taraftan burnumuzun dibindeki enerjiyi bize kaptırmamaya uğraşan garbın afakının neferleri . işte bizi bu vaziyette kurtaracak olan yegane imkan ve şeraet çok okuyup ta pkkyı özgürlük savaşçısı gibi gösteren aydın bozmaları değil, hayat üzerine derin tefekkürünü gerçekleştirebilen içten saf vatanseverler olacaktır.
bu böyle biline.
bazen koca koca kitaplar okumak insanı kibre sürükler, ben biliyorum havasına girer insan, başkalarına ve hatta yaratıcısına meydan okumaya kalkar.
bir şeyin ne kadar içindeysen o şeye yukardan bakabilmen büyük resmi görmen o kadar zorlaşır.
en iyisi okuduklarını sindirebilmek hayatta iz düşümlerini görebilmek için biraz tefekkür yapabilmek. biraz da yaşamak okuduklarını sınamak gerek. hep okumak yetmez, cümleyi doğru kurabilmek adına derim ki düşünmek en güzeli, kafa yormak
görünenin ardındaki hakikati görmek için kibrini kırman gerek
nefsine ağır gelen ne varsa yapman gerek
ödeyeceğin hiç bir bedel güzel bir insanı kazanmaktan daha büyük olamaz.
milletini fetihçi şovenist olarak tanımlayıp yeni düşmanlar yaratıp yeni fetih ve zafer hayalleri kuran muhterisler olmakla itham eden Mehmet Ocaktan' a el cevap
bebeklerimizi kınalı yirmilik körpe yavrularımızı boğazlayan pkk pyd daeş bir hayali düşman mıdır
ülkemizin doğu illerini de kapsayan bir kürt devleti kurmak hayali ile suriye sınırlarımızın karıştırılmak istenmesi hayalii bir durum mudur
Abdurrahman Dilipak, Yusuf Kaplan, Ersan Şen hükümeti ve bizzat Tayyip Erdoğan' ı kıyasıya eleştiren laflarını hiç eğip bükmeyen bir çok insandan sadece aklıma gelen bir kaçı . ve bunlar yandaş dedğiniz medya tarafından ne fetöcülükle ne bölücülükle ne hainlikle suçlanmışlardır.
Mehmet Ocaktan' a cevap
Güz suları bizim şehrin önünden akar
Kış savunması
Bizim şehir üs öbür şehirlere
Dakka şimdi bir doğu kamerası
Ölümü çeken
*
Geleceği parmakların bir bir gösterdi
Yeşil bir harmani dizlerinde
Çek denizi aradan
And anıtları koy
Eski çağ taşlarının üstüne
Yeni çağ silahları üstüne
*
Eylem öğlesi
Gül kurularını birbirine bağladık
Ekmeğimize bulaşan çağın hakkını
Kitabı açarak
Yonttuk
*
Soluğunda gül kokusu
Okunan ve bitmeyen bir sayfa
Gibi
Beni çeker bir girişime
*
Daha dinç ötede
Gerçekte olduğundan daha parlak
Yeresel
Otuzüç katlı bir yapı gibi
Damarlarımızda dolaşan kan gibi
Hamid çizgisi
*
II
At ipi atladı
Kitap soluyan atlar
Çocuk atı çağırdı
At çocuğu tanıdı
*
Denizi çek annemin başörtüsüyle ey sevgili
At geçer o zaman denizi
*
Bilirsiniz ormanlarla sonsuz bir at gelir
Görmüşsünüzdür çocukların rüyalarında da gelir
Biner ona
Sünnetçi
*
Cezayir’e atlarla gidilirdi
Babam atla bağa gelirdi
Yeni Ali
Paris’i atla dolaşacak
*
İyi binen ata
Bir solukta geçer Hazer’i
Yavaş yavaş ingiliz
Tuzağına düşer at süren yiğitlerin
*
III
Tûr Dağını yaşa
Ki bilesin nerde Kudüs
Ben Kudüs’ü kol saatı gibi taşıyorum
*
Ayarlanmadan Kudüs’e
Boşuna vakit geçirirsin
Buz tutar
Gözün görmez olur
*
Gel
Anne ol
Çünkü anne
Bir çocuktan bir Kudüs yapar
*
Adam baba olunca
İçinde bir Kudüs canlanır
*
Yürü kardeşim
Ayaklarına bir Kudüs gücü gelsin
(Ocak 1972)
*
IV
Narin bir üzüm anne yüreği
ağlaması çocuğun
çöl tülbent üstünde
sarar onunla anne yüreğini
*
Çocuk harita
anne çocuğun gözleriyle bakar
uyur çocuk
anne bekçi daim
*
Sokaklar dar mı
boğulur anne
bu atlar
geniş alan isterler
*
Çocuk koşar
ardından K da
insanın yüreğinde bir parça Kudüs vardır yani K
anne şimdi eline aldığı yüreğini yerine bırakır
*
Irmak yatağıdır
çocukların cepleri
bilmeyiz bütün ırmaklar sabahları
akşamları çocuk ceplerindedir
*
Erişince kelime beyi
çocuğun etine
pamuk gibi yumuşak olur o dağ
anneler her yerde o dağı ararlar
*
Dener çocuk
öndeki çocuk boynu mitralyözdür
toz kalktı mı ayaklardan
Alttaki çocukla birlikte ikisi de attır
*
Doğudan mı batıdan mı
yürüyen bir çocuk göreceğiz Kudüse
ben çok önce çıktım doğu’dan
anneler her yerde ararlar beni
*
Çocuk akdeniz görmüş
her ülkede bulunan
bir
K’dır
*
Büyüyor elinde bomba
bombanın gerçeği yumuk çocuk eli
ama çocuk
aykırı görülür ölüme
*
Ölüm de yasadır
artar K
annelere sunu günaydın
çocuk önder
serbest kürsü
07.11.2019 - 11:14Yer bulmasın gönlünde ne ihtiras, ne haset.
Sen bütün varlığınla yurdumuzun malısın.
Sen bir insan değilsin; ne kemiksin ne de et;
Tunçtan bir heykel gibi ebedi kalmalısın.
Iztırap çek inleme... Ses çıkarmadan aşın.
Bir damlacık aksa da bir acizdir göz yaşın;
Yarı yolda ölse de en yürekten yoldaşın,
Tek başına dileğe doğru at salmalısın.
Ezilmekten çekinme ... Gerilemekten sakın!
İradenle olmalı bütün uzaklar yakın,
Dolu dizgin yaparken ülküne doğru akın,
Ateşe atılmalı, denize dalmalısın.
Ölümlerden sakınma, meyus olmaktan utan!
Bir kere düşün nedir seni dünyada tutan?
Mefkuresinden başka her varlığı unutan,
Kahramanlar gibi sen ebedi kalmalısın...
II
Sen ne elde ve dilde gezen billur bir sağrak,
Ne de sıska bir göğse takılan bir çiçeksin;
Seninde bu dünyada nasibin var savaşmak!...
Kayalarla güreşip dağlarda öleceksin.
Yoldaşlık ederekten gökte güneşle, ayla,
Aşarsın tepe, ırmak; yürürsün ova ,yayla...
Hayata ne biçimde geldinse bir borayla
Daha sert bir kasırga içinde biteceksin.
KIZIL ELMA uğruna kılıç çekince kından,
Bahtiyarlık denen şey artık geçmez yakından.
Mesut olup gülmeyi sök, çıkar hatırından.
Belki öldükten sonra bir parça güleceksin.
Yüz paralık kurşunla gider “HAYAT” dediğin;
“ Tanrı yolu” uzaktır; erken kalk sıkı giyin.
Yazık, bütün ömrünce o kadar özlediğin
Güzel Kızıl Elma’na varmadan öleceksin.
III
Belki bir gün çöllerde kaybedersin eşini,
Belki bir gün ağlarsın kaçtı diye karına.
Işıksız kulübende boranın esişini
Dinleyerek çıkarsın bir ümitsiz yarına.
Gün olur ki mertliğin uğrar kahpe bir hınca;
Namert bir el arkandan seni vurur kadınca;
Bir gün sabrın tükenir... Silahını kapınca
Haykırarak çıkarsın yurdunun dağlarına...
Hayatın kamçısıyla sızar derinden kanlar,
Senin büyük derdinden başkaları ne anlar?
Vicdanını “Paris”e, “Moskova”ya satanlar,
Küfür diye bakarlar senin dualarına.
Hey arkadaş!.. Bu yolda bende coşkun bir selim,
Beraberiz seninle, işte elinde elim.
Seninle bu hayatın gel beraber gülelim,
Ölümüne , gamına, tipisine, karına...
IV
Atandan kalmış olan kılıcı iyi bile,
Onu bütün gücünle vuracaksın çağında.
Savaş... Bunu tadını ey Türk sen bulamazsın,
Ne sevgili yanında, ne baba ocağında...
Savaşmaktan kaçınır, kim varsa alnı kara,
Kan dökmeyi bilenler hükmeder topraklara...
Kazanmanın sırrını bilmiyorsan git, ara
“Çanakkale” ufkunda, “Sakarya” toprağında.
Siyasette muhabbet... Hepsi yalan, palavra...
Doğru sözü “Kül Tegin” kitabesinde ara...
Lenin’den bahsederse karşında bir maskara,
Bir tebessüm belirsin sadece dudağında.
Yatağında ölmeyi hatırından sök, çıkar!
Döşeğin kara toprak, yorganındır belki kar...
Sen gurbette kalırsan, ben ölürsem ne çıkar?
Ruhlarımız buluşur elbet “Tanrıdağı”nda...
V
Mukadderat isterse seni yoldan çevirsin ,
Sen hele bu yollarda yıpranarak aşın da,
Varsın bütün ömrünce bir an nasip olmasın,
Yorgunluğu gidermek serin bir su başında.
Bir gülüşten ne çıkar, ne çıkar ağlamaktan?
Kullar kancıklık eder, bela bulursun Hak’tan.
Gün olur ki bir yudum su ararsın bataktan,
Gün olur ki bir tutam tuz bulunmaz aşında.
Bir çığ gibi yürürsün bir lahza durmaksızın,
Bir ilahi kaynaktan geliyor çünkü hızın.
Duyguların ölmüştür... Tapınılan bir kızın,
Bir füsun bulamazsın gözlerinde, kaşında.
Iztırabı kanına kat da göz kırpmadan iç!
Varsın gülsün ardından, ne çıkar, bir iki piç...
Bu varlık dünyasında yalnız senin hiç mi hiç,
Bir şeyin olmayacak hatta mezar taşında....
Hüseyin Nihal Atsız
serbest kürsü
07.11.2019 - 09:20tehditkar ve darbesevici adamların burda bize reklamını yapma cıs yanarsın, tuttuğun yol yol değil
serbest kürsü
07.11.2019 - 09:17Ruşen Çakır' dan seçimsiz hükümet devirme, seçimsiz ve ama erdoğansız bir türkiye tarifi, sıcağı sıcağına, üstüne pkk ile pkk silah bırakmaksızın nasıl anlaşma yapılır tarifli muhteşem sosu eklemeyi unutmayın, buyrun, hep beraber
tabii yersek.
serbest kürsü
06.11.2019 - 10:16şu an türkiye, yani benim güzide yurdum canım memleketim bir şeyler yaşıyor, tarihinin belki de en zorlu sınavını veriyor, bir taraftan sırtlan gibi etinden et koparmaya çalışan fetö ile diğer taraftan tek dişi kalmış canavarın en medeni silahlarıyla donatılan ordusu terör ile ( pkk pyd deaş vb) ile uğraşıyor, ve bir taraftan burnumuzun dibindeki enerjiyi bize kaptırmamaya uğraşan garbın afakının neferleri . işte bizi bu vaziyette kurtaracak olan yegane imkan ve şeraet çok okuyup ta pkkyı özgürlük savaşçısı gibi gösteren aydın bozmaları değil, hayat üzerine derin tefekkürünü gerçekleştirebilen içten saf vatanseverler olacaktır.
bu böyle biline.
serbest kürsü
06.11.2019 - 10:08bazen koca koca kitaplar okumak insanı kibre sürükler, ben biliyorum havasına girer insan, başkalarına ve hatta yaratıcısına meydan okumaya kalkar.
bir şeyin ne kadar içindeysen o şeye yukardan bakabilmen büyük resmi görmen o kadar zorlaşır.
en iyisi okuduklarını sindirebilmek hayatta iz düşümlerini görebilmek için biraz tefekkür yapabilmek. biraz da yaşamak okuduklarını sınamak gerek. hep okumak yetmez, cümleyi doğru kurabilmek adına derim ki düşünmek en güzeli, kafa yormak
serbest kürsü
05.11.2019 - 10:19araf
Geliyor üstümüze bir yakup titremesi
değişimin belirtisi şapkanın ironisi
Kutlu öğleüstü ve akşam üstü
özellikle şimdi akşam üstü
Hiç eskimiyor ortadoğuda zaman
çünkü en verimli bir alçı
Dinç vakur sade genç elleri
belirledi açıkça kutsal kitapta bütün kelimeleri
Sözü alıp bindi sağlam at gibi üstüne
ömrümüzün orağı gamı alıp kırdı
Ölümse sabırlı bir hüma kuşu
hannâne direği ölçüledi varoluşu
Denizi bir solukta içtim de
tuz ve toprak kaldı geride
İştahlıyım bağımsızlığa savaşa özgürlüğe
bu ilkeler her ülkede girecek yürürlüğe
II
Konuşma sırası geldi mi bana anne
ortadoğu çocuğu değil miyim anne
düşünüyorum o halde savaşacağım anne
Damarlarım uzadı
ak bir kımıltı kapladı petrol damarlarını
ülkem boru
Savaş benim arkadaşım anne
durmadan mukavemet anıtları dikiyoruz her
santimetre karesine ortadoğunun
Bölünemez ortadoğu
sınır
taşlarıyla
Çoğuz
biz
anne
Çevremde
muştu dağıtan
kesiksiz artan
her çocuk
bir komutan
Parmaklarımız kabardı bir geyik karnı oluverdi
ileride görüyoruz putu kıran ibrahimi
bizi yanına çağıran ibrahimi
Bizi özgür eden
putu kıran özgür eden
hep o ateşte yanmayan güçlü ibrahim
Çoğaldılar
birbirlerine destek olup
daha çoğaldılar
O
sesin
yankısını
betondan sağlam
bastırdılar göğüslerine
yeni bir eylem yüklediler
kelimelerine bile
/gözlerin şiirin ekmeği gibi
geliyor eylemin bitiştiğinde
ey sevdanın has buğdayı/
Damladı yere
bir damla yağmur
bir damla eylem
bir damla yağmur
bir damla eylem
serbest kürsü
05.11.2019 - 10:08görünenin ardındaki hakikati görmek için kibrini kırman gerek
nefsine ağır gelen ne varsa yapman gerek
ödeyeceğin hiç bir bedel güzel bir insanı kazanmaktan daha büyük olamaz.
serbest kürsü
04.11.2019 - 12:16milletini fetihçi şovenist olarak tanımlayıp yeni düşmanlar yaratıp yeni fetih ve zafer hayalleri kuran muhterisler olmakla itham eden Mehmet Ocaktan' a el cevap
bebeklerimizi kınalı yirmilik körpe yavrularımızı boğazlayan pkk pyd daeş bir hayali düşman mıdır
ülkemizin doğu illerini de kapsayan bir kürt devleti kurmak hayali ile suriye sınırlarımızın karıştırılmak istenmesi hayalii bir durum mudur
meydanı boş zannedip zırvalama artık istersen
serbest kürsü
01.11.2019 - 11:10Abdurrahman Dilipak, Yusuf Kaplan, Ersan Şen hükümeti ve bizzat Tayyip Erdoğan' ı kıyasıya eleştiren laflarını hiç eğip bükmeyen bir çok insandan sadece aklıma gelen bir kaçı . ve bunlar yandaş dedğiniz medya tarafından ne fetöcülükle ne bölücülükle ne hainlikle suçlanmışlardır.
Mehmet Ocaktan' a cevap
serbest kürsü
30.10.2019 - 09:33anneler ve kudüsler
1
Güz suları bizim şehrin önünden akar
Kış savunması
Bizim şehir üs öbür şehirlere
Dakka şimdi bir doğu kamerası
Ölümü çeken
*
Geleceği parmakların bir bir gösterdi
Yeşil bir harmani dizlerinde
Çek denizi aradan
And anıtları koy
Eski çağ taşlarının üstüne
Yeni çağ silahları üstüne
*
Eylem öğlesi
Gül kurularını birbirine bağladık
Ekmeğimize bulaşan çağın hakkını
Kitabı açarak
Yonttuk
*
Soluğunda gül kokusu
Okunan ve bitmeyen bir sayfa
Gibi
Beni çeker bir girişime
*
Daha dinç ötede
Gerçekte olduğundan daha parlak
Yeresel
Otuzüç katlı bir yapı gibi
Damarlarımızda dolaşan kan gibi
Hamid çizgisi
*
II
At ipi atladı
Kitap soluyan atlar
Çocuk atı çağırdı
At çocuğu tanıdı
*
Denizi çek annemin başörtüsüyle ey sevgili
At geçer o zaman denizi
*
Bilirsiniz ormanlarla sonsuz bir at gelir
Görmüşsünüzdür çocukların rüyalarında da gelir
Biner ona
Sünnetçi
*
Cezayir’e atlarla gidilirdi
Babam atla bağa gelirdi
Yeni Ali
Paris’i atla dolaşacak
*
İyi binen ata
Bir solukta geçer Hazer’i
Yavaş yavaş ingiliz
Tuzağına düşer at süren yiğitlerin
*
III
Tûr Dağını yaşa
Ki bilesin nerde Kudüs
Ben Kudüs’ü kol saatı gibi taşıyorum
*
Ayarlanmadan Kudüs’e
Boşuna vakit geçirirsin
Buz tutar
Gözün görmez olur
*
Gel
Anne ol
Çünkü anne
Bir çocuktan bir Kudüs yapar
*
Adam baba olunca
İçinde bir Kudüs canlanır
*
Yürü kardeşim
Ayaklarına bir Kudüs gücü gelsin
(Ocak 1972)
*
IV
Narin bir üzüm anne yüreği
ağlaması çocuğun
çöl tülbent üstünde
sarar onunla anne yüreğini
*
Çocuk harita
anne çocuğun gözleriyle bakar
uyur çocuk
anne bekçi daim
*
Sokaklar dar mı
boğulur anne
bu atlar
geniş alan isterler
*
Çocuk koşar
ardından K da
insanın yüreğinde bir parça Kudüs vardır yani K
anne şimdi eline aldığı yüreğini yerine bırakır
*
Irmak yatağıdır
çocukların cepleri
bilmeyiz bütün ırmaklar sabahları
akşamları çocuk ceplerindedir
*
Erişince kelime beyi
çocuğun etine
pamuk gibi yumuşak olur o dağ
anneler her yerde o dağı ararlar
*
Dener çocuk
öndeki çocuk boynu mitralyözdür
toz kalktı mı ayaklardan
Alttaki çocukla birlikte ikisi de attır
*
Doğudan mı batıdan mı
yürüyen bir çocuk göreceğiz Kudüse
ben çok önce çıktım doğu’dan
anneler her yerde ararlar beni
*
Çocuk akdeniz görmüş
her ülkede bulunan
bir
K’dır
*
Büyüyor elinde bomba
bombanın gerçeği yumuk çocuk eli
ama çocuk
aykırı görülür ölüme
*
Ölüm de yasadır
artar K
annelere sunu günaydın
çocuk önder
*
serbest kürsü
23.10.2019 - 12:05kırgınım, saçılmış
bir nar gibiyim
sessiz akan bir ırmağım
geceden
git dersen giderim
kal dersen kalırım
git
dersen
kuşlar da dönmez, güz kuşları
yanıma kiraz hevenkleri alırım
ve seninle yaşadığım
o iyi günleri,
kötü
günleri bırakırım.
aynı gökyüzü aynı keder
değişen bir şey yok ki
gidip
yağmurlara durayım.
söylenmemiş sahipsiz
bir şarkıyım
belki
sararmış
eski resimlerde kalırım
belki esmer bir çocuğun dilinde.
bütün derinlikler sığ
sözcüklerin hepsi iğreti
değişen bir şey yok hiç
ölüm hariç.
aynı gökyüzü aynı keder.
Behçet Aysan
serbest kürsü
10.10.2019 - 08:56aklını kaybetmek mi
türkiye terörle mücadele konusunda bu operasyona kadar hiç bu kadar aklı selim ve hedefe kilitlenmiş bir pozisyonda olmamıştı
Toplam 1380 mesaj bulundu