efendim
altılı masa altı soru mu yöneltecekmiş millete
ve adaylarını öyle açıklayacaklarmış
sorular
erdoğanın karşısına
kemal kılıçdaroğlu mu geçseymiş daha çok oy alırmış
meral Akşener hanfendi mi geçseymiş daha çok oy alırmış
ali babacan mı geçseymiş daha çok oy alırmış
Davutoğlu mu geçseymiş daha çok oy alırmış
sezai karamola mı geçseymiş daha çok oy alırmış
diğer ismi gerçekten unuttum işte o mu mu geçseymiş daha çok oy alırmış
bence topunuz birden gidin geçin pardon
günaydın kürsü
gökten düşen meteoru bile hükümete bağlayacak olanlara da günaydın
bu ülkeyi beğenmeyenlere
ve ama avrupada dadılık tuvalet temizleyicisi olmaya razı olanlara
her akşam patates haşlama yiyip Mercedes fabrikasında kanıra kanıra çalışmaya razı olanlara
da günaydın
enflasyon farklarını maaşlarına yansıtacağız diyen başkanına güvenmeyip
temmuzda maaşlar bile ödenmeyecekmiş asparagaslarına inanmayı seçenlere de günaydın
evet şimdi ekonomi kötü gidiyah muhabbetine devam
nerde kalmıştık
ben şahsen bizzat kendim
evimi artık kendim temizliyorum düşünsenize
süpürge nedir nasıl bir alettir bu eller gördü tanıdı bildi, hü hü vah vah hüngürt
Demirden sağnaklar altında uyur sevdiğim
göğsünde hazin ayak izleri eski Şubatların
onu yaralar kıpırdatıyor
ve o sertelmektedir yaralardan
kasıklarına boşalmaktadır nal sesleri
saçları bukleli bir çocuğu öperek uyandıran
içimize güneşler bırakan nal sesleri.
Keserle yontulmuş bir ağzı var sabahın
varınca bayrakları, marşları duyuyorum
başım çılgınca sarsılan dallarla uğraşıyor
durup dineliyorum bütün taframla
bütün taframla, bütün yumruklarım, bütün
hantal yüreklerin olduğu orda.
Kesik kolları var aşkın
döl ve inat barındıran.
Hırpanî bir okşayışla akşam
yanaşınca çocuklara
ben karakavruk yüzümün arkasında
kırbaçlayarak büyüttüğüm ağrıyı bırakıyorum
bana ne çerçilerden, çerilerden, kullardan
halksa kal'am onu kal'a kılan benim
boşanır damarlarıma yılların kahraman gürültüsü
çünkü kavganın göbeğidir benim yerim.
Ay vurunca çatlatır göğsümdeki mahşeri
çünkü kavganın göbeğidir benim yerim
canlarım, kollarında Parti pazubentleri
dik başlar, erkek haykırışlarla
göndere, en yukarlara çekiyorlar
en yukarlara çatlıycak kadar aşkî yüreklerini.
Yıllardır çocuk başları akıyor yamacımızdan
yıllardır balçıklı bir hayvan çeperlerimizde
kentlimiz cebinde cinayet fotoğraflarıyla sofraya oturuyor
köylü -biraz sessizlik- ne tuhaf bir kelime?
Asfalt yakıyor genzimi
asfalt adamlarını topluyor aramızdan
yıkılıp omuzdaşlarının seslerine
yıkılıp bir boran içinde toplayarak çiçeklerimi.
Ben merd-i meydan
yani toprağın ve kanın gürzü
güllerin bin yıllık mezarı bendedir
yukardan bakarım efendilerin pusatlarına
insanların bütün sabahlarını merak ederim
gök hırpalanmaktadır merakımdan
ıtır kokan benim yumruklarımdır
benim kavgamdır o, aşk diye tanınan.
Alanlara çok bilenmiş yüreğim alanlara
vurulsun kösleri şu gâvur sevdamızın
vursun isyanın bacısı olan kanım karanlığa
Zülküf de vursun.
Yüzüne ay kırıkları çarpıp uyansın sevdiğim.
günaydın
ayağında çizmeleriyle yorgun bir iç işleri bakanı ağırlayan
çok şık takım elbisesiyle,
bizim üst düzey belediye reislerimizin olduğu
güzide ülkem
hepimize en içten günaydınlar
sonra acıdı demeyin
tokat ne kadar esaslı ise acısı o denli fazla olur
demedi demeyin
biz bunu çizme ile anlattık
biz bunu soyluca anlattık
biz bunu balıkçıda anlattık
biz bunu rokacıda anlattık
Yüzüme bak
ve yüzümü hırpala
yüzümü değiştir, dağlı bir anlatım bırak
sen
her hafta oğlunu leğende yıkayan hayat
yaban, diri memelerinden ısırmak
dudaklarındaki tuzu dudaklarıma almak için
çok oldu tepelere vurdum kendimi
bulutlara karıştım ve karanlık kahvelerde
tıraşı uzamış adamlardan
huylarını öğrendim senin.
Mahmur bir tohumdun delikanlı bağrıma.
Ve hatırlıyorum lokavt vardı
bezgin fabrika düdüklerinin
dizlerine yatırılmış olan sabah
senin kalbini kakışlardı
Tomarla muştuyu omuzlayarak genç adamlar
polisin sevmediği genç adamlar sokaklarda
patronları kudurtan gazeteler satarlardı.
Ey şehre başaklar:
militan ruhlar ekleyen hayat!
Gün turuncu bir hayalet gibi yükseliyorken
izmarit toplayan
çocukların üstüne
çekleri imzalanıyorken devlet katlarında faşizmin
bacımı koyvermiyorken şizofreni,
yüzüme bak
ve rahmini bana doğru tekrarla
ben öyle bilirim ki yaşamak
berrak bir gökte çocuklar aşkına savaşmaktır
çünkü biz savaşmasak
anamın giydiği pazen
sofrada böldüğümüz somun
yani ıscacık benekleri çocukluğumun
cılk yaralar halinde;
yayılırlar toprağa
etlerimiz kokar
gökyüzünü kokutur
çünkü biz savaşmasak
Uzak Asya'dan çekik gözlerimiz
Küba'dan kıvırcık sakallarımızla
savaşmasak
güm güm vurur mu kömürün kalbi Kozlu'da
Ke san'da, Kandehar'da ümüğüne basılır mı vahşetin
ve sen boynunu öperken beni sarhoş
bir okyanusla titreten hayat
sevgilim olur musun.
Ben savaşarak senin
bulanık saçlarından tutp
kibirli güzelliğini çıkartıyorum ortaya
dünya
kirletilmez bir inatla dönüyor
altımıza yıldızlar seriliyor
yüzüm suya davranıyor koşaraktan.
ve inzal.
İsmet Özel
Yüzüme bak
ve yüzümü hırpala
yüzümü değiştir, dağlı bir anlatım bırak
sen
her hafta oğlunu leğende yıkayan hayat
yaban, diri memelerinden ısırmak
dudaklarındaki tuzu dudaklarıma almak için
çok oldu tepelere vurdum kendimi
bulutlara karıştım ve karanlık kahvelerde
tıraşı uzamış adamlardan
huylarını öğrendim senin.
Mahmur bir tohumdun delikanlı bağrıma.
Ve hatırlıyorum lokavt vardı
bezgin fabrika düdüklerinin
dizlerine yatırılmış olan sabah
senin kalbini kakışlardı
Tomarla muştuyu omuzlayarak genç adamlar
polisin sevmediği genç adamlar sokaklarda
patronları kudurtan gazeteler satarlardı.
Ey şehre başaklar:
militan ruhlar ekleyen hayat!
Gün turuncu bir hayalet gibi yükseliyorken
izmarit toplayan
çocukların üstüne
çekleri imzalanıyorken devlet katlarında faşizmin
bacımı koyvermiyorken şizofreni,
yüzüme bak
ve rahmini bana doğru tekrarla
ben öyle bilirim ki yaşamak
berrak bir gökte çocuklar aşkına savaşmaktır
çünkü biz savaşmasak
anamın giydiği pazen
sofrada böldüğümüz somun
yani ıscacık benekleri çocukluğumun
cılk yaralar halinde;
yayılırlar toprağa
etlerimiz kokar
gökyüzünü kokutur
çünkü biz savaşmasak
Uzak Asya'dan çekik gözlerimiz
Küba'dan kıvırcık sakallarımızla
savaşmasak
güm güm vurur mu kömürün kalbi Kozlu'da
Ke san'da, Kandehar'da ümüğüne basılır mı vahşetin
ve sen boynunu öperken beni sarhoş
bir okyanusla titreten hayat
sevgilim olur musun.
Ben savaşarak senin
bulanık saçlarından tutp
kibirli güzelliğini çıkartıyorum ortaya
dünya
kirletilmez bir inatla dönüyor
altımıza yıldızlar seriliyor
yüzüm suya davranıyor koşaraktan.
ve inzal.
neyse efendim siz roka balık yiye durun yunanlı kardeşlerle
biz
adaları silahsızlandırmayan yunana da
kıbrısın tamamını ilhak eden ve rumu üstümüze pioner olarak salan ingilize de had bildiririz
o şanlı kutlu görevleri
şeref ile yaparız
yeter ki üstümüzden fakirlik edebiyatı da yapmayın
durun durduğunuz yerde her gün beyninizi yatırdığınız rakı paranız da bu milletten
üstü kalsın
biraz da Atatürk ü sahiden okuyun
sahiden de günümüze ışık tutuyor
kesinlikle tarih Ertuğrul özkökün sandığı gibi kardeş yunanistandan ibaret değil
Kıbrıs bir midye dolması tabağından çok daha değerli
yılmaz yozdillerden ibaret değil tarih
hey Atatürk seni savunmak bu ülkenin topraklarını midye salatasına roka balığa satacaklara mı kaldı
çok üzgünüm çok
bazılarına iyi uykular dileyip biz fethe devam edelim
türkiye yunanistana karşı yapacağı bir harekatta rusyanın çinin desteğini aldı
yani Avrupa abd düşünmekteler şimdi
blöf yapmak da artık fayda etmiyor
bir adım atmaları gerek
ama
ve
lakin o adımı atmaktan da ödleri kopuyor
şimdiki fetihler elde kılıç allahu ekber le olmuyor
topunuz gelin le oluyor
gelmezseniz namerdsiniz le oluyor
size uykular
yaşlılık işte anlıyoruz
Atatürk hayranı Atatürk okumayanlar
biliyor muydunuz ki
Atatürk
Yunanlılara sahip oldukları adalarda sınırsızca alabildiğince silahlanma hakkı tanımamış ve bunu bir anlaşmaya bağlamıştı.
halbuki Yunanistan bu anlaşmaya hiç bir zaman uymayıp devamlı silahların namlularını türkiyeye doğrultmuş ve türk hükümetleri ile sorun yaşamıştır.
içimizdeki yunan hayranları
hani şu bazı gazetelerimizin gazetecilerimizin
gölcük depreminden sonra iranın ırağın yaptığı yardımları haber yapmayıp yunanistandan gelen bir iki kişilik yardım ekibini yunanlılar kardeş diye karşılayıp
doğulu kardeşlerimizi bile küstürdüğümüz yıllarda bile
Ecevit hükümeti silahsızlanma hükmüne uymadığı için yunanistana ultimatom çekmişti.
yani efendim Erdoğan ve mevcut hükümet Yunanistan diye bir sorunu kafasında uydurmamıştır
bu sorun akp hükümetinin değil tüm türkiyenin yüz yıllık sorunudur.
biraz okuyun
hep heykel parlatmak heykel tozu almakla olmuyor efendim
erdoğanın ortadan kaldırdığı için kendisini düşman bellediğiniz alt gelir seviyesindekileri şimdi düşünüyor gibi yapıp dile dolanmasına takığım
halbuki ne de güzel seçkince ve mutlu mesut yaşıyordunuz onların da var olduğu dünyada onlara dokunmadan
eski türkiyada
iyi işte yeniden seçkinliğiniz ortaya çıkar gibi oldu ufukta bir sis belirdi gibi oldu
sevinin gari
sirtaki yapın
başka zaman iplemediği garibanı avm de filan aynı mağzadan alış veriş yapıyor olmayı kendine zul gördüğü garibanı diline dolayıp yağ şu mercimek şu diye maval okuyanlara takığım
serbest kürsü
17.06.2022 - 10:08efendim
altılı masa altı soru mu yöneltecekmiş millete
ve adaylarını öyle açıklayacaklarmış
sorular
erdoğanın karşısına
kemal kılıçdaroğlu mu geçseymiş daha çok oy alırmış
meral Akşener hanfendi mi geçseymiş daha çok oy alırmış
ali babacan mı geçseymiş daha çok oy alırmış
Davutoğlu mu geçseymiş daha çok oy alırmış
sezai karamola mı geçseymiş daha çok oy alırmış
diğer ismi gerçekten unuttum işte o mu mu geçseymiş daha çok oy alırmış
bence topunuz birden gidin geçin pardon
serbest kürsü
17.06.2022 - 10:00sağlıkçı
öğretmen avukat
görev başında ama eceliyle ölse de nerde bu hükümet diyecek olanlar var yaaaaa
serbest kürsü
17.06.2022 - 09:58günaydın kürsü
gökten düşen meteoru bile hükümete bağlayacak olanlara da günaydın
bu ülkeyi beğenmeyenlere
ve ama avrupada dadılık tuvalet temizleyicisi olmaya razı olanlara
her akşam patates haşlama yiyip Mercedes fabrikasında kanıra kanıra çalışmaya razı olanlara
da günaydın
enflasyon farklarını maaşlarına yansıtacağız diyen başkanına güvenmeyip
temmuzda maaşlar bile ödenmeyecekmiş asparagaslarına inanmayı seçenlere de günaydın
serbest kürsü
15.06.2022 - 11:07evet şimdi ekonomi kötü gidiyah muhabbetine devam
nerde kalmıştık
ben şahsen bizzat kendim
evimi artık kendim temizliyorum düşünsenize
süpürge nedir nasıl bir alettir bu eller gördü tanıdı bildi, hü hü vah vah hüngürt
serbest kürsü
15.06.2022 - 11:04Demirden sağnaklar altında uyur sevdiğim
göğsünde hazin ayak izleri eski Şubatların
onu yaralar kıpırdatıyor
ve o sertelmektedir yaralardan
kasıklarına boşalmaktadır nal sesleri
saçları bukleli bir çocuğu öperek uyandıran
içimize güneşler bırakan nal sesleri.
Keserle yontulmuş bir ağzı var sabahın
varınca bayrakları, marşları duyuyorum
başım çılgınca sarsılan dallarla uğraşıyor
durup dineliyorum bütün taframla
bütün taframla, bütün yumruklarım, bütün
hantal yüreklerin olduğu orda.
Kesik kolları var aşkın
döl ve inat barındıran.
Hırpanî bir okşayışla akşam
yanaşınca çocuklara
ben karakavruk yüzümün arkasında
kırbaçlayarak büyüttüğüm ağrıyı bırakıyorum
bana ne çerçilerden, çerilerden, kullardan
halksa kal'am onu kal'a kılan benim
boşanır damarlarıma yılların kahraman gürültüsü
çünkü kavganın göbeğidir benim yerim.
Ay vurunca çatlatır göğsümdeki mahşeri
çünkü kavganın göbeğidir benim yerim
canlarım, kollarında Parti pazubentleri
dik başlar, erkek haykırışlarla
göndere, en yukarlara çekiyorlar
en yukarlara çatlıycak kadar aşkî yüreklerini.
Yıllardır çocuk başları akıyor yamacımızdan
yıllardır balçıklı bir hayvan çeperlerimizde
kentlimiz cebinde cinayet fotoğraflarıyla sofraya oturuyor
köylü -biraz sessizlik- ne tuhaf bir kelime?
Asfalt yakıyor genzimi
asfalt adamlarını topluyor aramızdan
yıkılıp omuzdaşlarının seslerine
yıkılıp bir boran içinde toplayarak çiçeklerimi.
Ben merd-i meydan
yani toprağın ve kanın gürzü
güllerin bin yıllık mezarı bendedir
yukardan bakarım efendilerin pusatlarına
insanların bütün sabahlarını merak ederim
gök hırpalanmaktadır merakımdan
ıtır kokan benim yumruklarımdır
benim kavgamdır o, aşk diye tanınan.
Alanlara çok bilenmiş yüreğim alanlara
vurulsun kösleri şu gâvur sevdamızın
vursun isyanın bacısı olan kanım karanlığa
Zülküf de vursun.
Yüzüne ay kırıkları çarpıp uyansın sevdiğim.
İsmet Özel
serbest kürsü
15.06.2022 - 10:59günaydın
ayağında çizmeleriyle yorgun bir iç işleri bakanı ağırlayan
çok şık takım elbisesiyle,
bizim üst düzey belediye reislerimizin olduğu
güzide ülkem
hepimize en içten günaydınlar
sonra acıdı demeyin
tokat ne kadar esaslı ise acısı o denli fazla olur
demedi demeyin
biz bunu çizme ile anlattık
biz bunu soyluca anlattık
biz bunu balıkçıda anlattık
biz bunu rokacıda anlattık
serbest kürsü
14.06.2022 - 13:15hele şu barış kardeşlik özgürlük
savaşa hayır
deyince aklına hdpkk gelenler
hangi sınırlarda gezmekte fikrin acep
nasıl bir sınır çizmiştir akla
serbest kürsü
14.06.2022 - 13:11Yüzüme bak
ve yüzümü hırpala
yüzümü değiştir, dağlı bir anlatım bırak
sen
her hafta oğlunu leğende yıkayan hayat
yaban, diri memelerinden ısırmak
dudaklarındaki tuzu dudaklarıma almak için
çok oldu tepelere vurdum kendimi
bulutlara karıştım ve karanlık kahvelerde
tıraşı uzamış adamlardan
huylarını öğrendim senin.
Mahmur bir tohumdun delikanlı bağrıma.
Ve hatırlıyorum lokavt vardı
bezgin fabrika düdüklerinin
dizlerine yatırılmış olan sabah
senin kalbini kakışlardı
Tomarla muştuyu omuzlayarak genç adamlar
polisin sevmediği genç adamlar sokaklarda
patronları kudurtan gazeteler satarlardı.
Ey şehre başaklar:
militan ruhlar ekleyen hayat!
Gün turuncu bir hayalet gibi yükseliyorken
izmarit toplayan
çocukların üstüne
çekleri imzalanıyorken devlet katlarında faşizmin
bacımı koyvermiyorken şizofreni,
yüzüme bak
ve rahmini bana doğru tekrarla
ben öyle bilirim ki yaşamak
berrak bir gökte çocuklar aşkına savaşmaktır
çünkü biz savaşmasak
anamın giydiği pazen
sofrada böldüğümüz somun
yani ıscacık benekleri çocukluğumun
cılk yaralar halinde;
yayılırlar toprağa
etlerimiz kokar
gökyüzünü kokutur
çünkü biz savaşmasak
Uzak Asya'dan çekik gözlerimiz
Küba'dan kıvırcık sakallarımızla
savaşmasak
güm güm vurur mu kömürün kalbi Kozlu'da
Ke san'da, Kandehar'da ümüğüne basılır mı vahşetin
ve sen boynunu öperken beni sarhoş
bir okyanusla titreten hayat
sevgilim olur musun.
Ben savaşarak senin
bulanık saçlarından tutp
kibirli güzelliğini çıkartıyorum ortaya
dünya
kirletilmez bir inatla dönüyor
altımıza yıldızlar seriliyor
yüzüm suya davranıyor koşaraktan.
ve inzal.
İsmet Özel
serbest kürsü
14.06.2022 - 13:10Yüzüme bak
ve yüzümü hırpala
yüzümü değiştir, dağlı bir anlatım bırak
sen
her hafta oğlunu leğende yıkayan hayat
yaban, diri memelerinden ısırmak
dudaklarındaki tuzu dudaklarıma almak için
çok oldu tepelere vurdum kendimi
bulutlara karıştım ve karanlık kahvelerde
tıraşı uzamış adamlardan
huylarını öğrendim senin.
Mahmur bir tohumdun delikanlı bağrıma.
Ve hatırlıyorum lokavt vardı
bezgin fabrika düdüklerinin
dizlerine yatırılmış olan sabah
senin kalbini kakışlardı
Tomarla muştuyu omuzlayarak genç adamlar
polisin sevmediği genç adamlar sokaklarda
patronları kudurtan gazeteler satarlardı.
Ey şehre başaklar:
militan ruhlar ekleyen hayat!
Gün turuncu bir hayalet gibi yükseliyorken
izmarit toplayan
çocukların üstüne
çekleri imzalanıyorken devlet katlarında faşizmin
bacımı koyvermiyorken şizofreni,
yüzüme bak
ve rahmini bana doğru tekrarla
ben öyle bilirim ki yaşamak
berrak bir gökte çocuklar aşkına savaşmaktır
çünkü biz savaşmasak
anamın giydiği pazen
sofrada böldüğümüz somun
yani ıscacık benekleri çocukluğumun
cılk yaralar halinde;
yayılırlar toprağa
etlerimiz kokar
gökyüzünü kokutur
çünkü biz savaşmasak
Uzak Asya'dan çekik gözlerimiz
Küba'dan kıvırcık sakallarımızla
savaşmasak
güm güm vurur mu kömürün kalbi Kozlu'da
Ke san'da, Kandehar'da ümüğüne basılır mı vahşetin
ve sen boynunu öperken beni sarhoş
bir okyanusla titreten hayat
sevgilim olur musun.
Ben savaşarak senin
bulanık saçlarından tutp
kibirli güzelliğini çıkartıyorum ortaya
dünya
kirletilmez bir inatla dönüyor
altımıza yıldızlar seriliyor
yüzüm suya davranıyor koşaraktan.
ve inzal.
İsmet Özel
serbest kürsü
14.06.2022 - 13:06mesela
sılayı dinlemediğimizde
mor ötesini dumanı
pinhaniyi tınlamadığımızda pek bir avam oluyoz
serbest kürsü
14.06.2022 - 13:03haklısın elif
bizim seçkinler de öyle sanıyor
kendi sanat anlayışlarını gerçek sanat anlayışı sanıyolar
serbest kürsü
14.06.2022 - 11:37sözcü de vardı dimi o bedava dağıtılanların içinde
serbest kürsü
14.06.2022 - 11:34daha akmadı diyosun yani
akana kadar devam diyosun
yani
bu da bir seçenek tabiiiii
serbest kürsü
14.06.2022 - 11:31aman dikkat et gözlerin kaymasın
göz önemli göz
dilin de akmasın
serbest kürsü
14.06.2022 - 11:30sen bir rakı aç
diple
sayı senin içine doğacak
zebaniler bizzat adrese teslim yapacak sayıyı
serbest kürsü
14.06.2022 - 11:22ha kazanacak adayınıza selamlarımızı iletin kimse artık o
öpülme mi o seçimden sonra
her şeyin sırası var daaaaa
serbest kürsü
14.06.2022 - 11:19neyse efendim siz roka balık yiye durun yunanlı kardeşlerle
biz
adaları silahsızlandırmayan yunana da
kıbrısın tamamını ilhak eden ve rumu üstümüze pioner olarak salan ingilize de had bildiririz
o şanlı kutlu görevleri
şeref ile yaparız
yeter ki üstümüzden fakirlik edebiyatı da yapmayın
durun durduğunuz yerde her gün beyninizi yatırdığınız rakı paranız da bu milletten
üstü kalsın
serbest kürsü
14.06.2022 - 11:16biraz da Atatürk ü sahiden okuyun
sahiden de günümüze ışık tutuyor
kesinlikle tarih Ertuğrul özkökün sandığı gibi kardeş yunanistandan ibaret değil
Kıbrıs bir midye dolması tabağından çok daha değerli
yılmaz yozdillerden ibaret değil tarih
hey Atatürk seni savunmak bu ülkenin topraklarını midye salatasına roka balığa satacaklara mı kaldı
çok üzgünüm çok
serbest kürsü
14.06.2022 - 11:13o duaları biraz siz okuyun
da
şu
ilim kalp gözleriniz açılsın
zaten açık olan kapıları
bir görün
serbest kürsü
14.06.2022 - 11:00bazılarına iyi uykular dileyip biz fethe devam edelim
türkiye yunanistana karşı yapacağı bir harekatta rusyanın çinin desteğini aldı
yani Avrupa abd düşünmekteler şimdi
blöf yapmak da artık fayda etmiyor
bir adım atmaları gerek
ama
ve
lakin o adımı atmaktan da ödleri kopuyor
şimdiki fetihler elde kılıç allahu ekber le olmuyor
topunuz gelin le oluyor
gelmezseniz namerdsiniz le oluyor
size uykular
yaşlılık işte anlıyoruz
serbest kürsü
14.06.2022 - 10:54Atatürk hayranı Atatürk okumayanlar
biliyor muydunuz ki
Atatürk
Yunanlılara sahip oldukları adalarda sınırsızca alabildiğince silahlanma hakkı tanımamış ve bunu bir anlaşmaya bağlamıştı.
halbuki Yunanistan bu anlaşmaya hiç bir zaman uymayıp devamlı silahların namlularını türkiyeye doğrultmuş ve türk hükümetleri ile sorun yaşamıştır.
içimizdeki yunan hayranları
hani şu bazı gazetelerimizin gazetecilerimizin
gölcük depreminden sonra iranın ırağın yaptığı yardımları haber yapmayıp yunanistandan gelen bir iki kişilik yardım ekibini yunanlılar kardeş diye karşılayıp
doğulu kardeşlerimizi bile küstürdüğümüz yıllarda bile
Ecevit hükümeti silahsızlanma hükmüne uymadığı için yunanistana ultimatom çekmişti.
yani efendim Erdoğan ve mevcut hükümet Yunanistan diye bir sorunu kafasında uydurmamıştır
bu sorun akp hükümetinin değil tüm türkiyenin yüz yıllık sorunudur.
biraz okuyun
hep heykel parlatmak heykel tozu almakla olmuyor efendim
serbest kürsü
14.06.2022 - 10:47pek de asabiyiz
nerde istersem orda oynarım
serbest kürsü
14.06.2022 - 10:46erdoğanın ortadan kaldırdığı için kendisini düşman bellediğiniz alt gelir seviyesindekileri şimdi düşünüyor gibi yapıp dile dolanmasına takığım
halbuki ne de güzel seçkince ve mutlu mesut yaşıyordunuz onların da var olduğu dünyada onlara dokunmadan
eski türkiyada
iyi işte yeniden seçkinliğiniz ortaya çıkar gibi oldu ufukta bir sis belirdi gibi oldu
sevinin gari
sirtaki yapın
serbest kürsü
14.06.2022 - 10:42başka zaman iplemediği garibanı avm de filan aynı mağzadan alış veriş yapıyor olmayı kendine zul gördüğü garibanı diline dolayıp yağ şu mercimek şu diye maval okuyanlara takığım
Toplam 1380 mesaj bulundu