Huri Çalışkan Adlı Üyenin Nedir Yazıları - An ...

  • seni anlatmak

    05.08.2025 - 09:55

    Sen mesela,
    unutulmamakla meşgulsün…

  • kalemden düşen duygular

    03.08.2025 - 22:03

    ( kelâmnetra: kelâm: söz, netra: sanskritçe’de göz , sözün gözü, ya da sözle gören anlamında )

    şiir, bir bilgi değil...
    bir iç sezi, bir duyum,
    bir gece yarısı
    göğsüne düşen kelime,

    öğrenilmez
    dokunulur,
    durulur,
    üstüne eğilinir.

    kalbini alır avuçlarına,
    bir nehir gibi okşar seni,
    ya kıyısında susarsın
    ya da akarsın içinde.

    şiiri özümse,
    hislerini dinle,
    çünkü bazı dizeler,
    kaderinin yönünü değiştiren
    gizli kapılara açılmakta.

    ve sen...
    meşgul ol onunla,
    tıpkı yağmurun cama düşüşü gibi,
    doğal, zarif ve derinden.

    kalbimle, Huri

  • Kelimelerin uykusu Kaçtığında

    02.08.2025 - 19:45

    gerçeğin dili, hayallerin sesini kısıyor.

    böyle arkasına bile bakmadan gidenler var ya,
    onlar acının çekirdeği gibi kalıyor boğazımda....Huri Çalışkan

  • tarçın kokulu muhabbetler

    02.08.2025 - 16:07

    susmak da bir dil…
    ama en çok da içi konuşanlar anlar.

    ~Huri

  • Tohumdan Toprak Üstünde Yürüme Sanat Akademisi

    01.08.2025 - 17:34

    efsane Jordan...
    Jordan der ki;
    hiçbir zaman şut atmadan önce negatif bir düşünceyi aklıma getirmem.
    çünkü negatif sonuç benim işim değil.

    Gibran da şöyle ekliyor;
    üzüntülerimizi ve sevinçlerimizi,
    daha onları yaşamadan seçeriz.

    Michael Jordan rasyonelin sesi,
    Khalil Gibran sezginin…

    ikisi de aynı kapıyı aralıyor bizlere,

    yaşam, içten yapılan bir seçim, düşünce, duygu ve niyet ile...

    ve çoğu zaman kader,
    sadece o ilk düşünceyle başlayan sahnenin mimarı.

    kalbimle, Huri.

  • Atıştırmalık Notlar

    01.08.2025 - 17:33

    gecenin istasyonu yok
    ve...gökyüzü bir tren, vagonlarında yıldızlar uyuyor...

  • Atıştırmalık Notlar

    01.08.2025 - 17:33

    belki de gerçek dediğimiz şey,
    ortaklaşa gördüğümüz uzun bir rüyadır.

  • Atıştırmalık Notlar

    01.08.2025 - 17:32

    bir yıldız kaydığında dilek tutuyoruz…
    peki ya o yıldız, kendi sessizliğinde ne diliyor?

  • Atıştırmalık Notlar

    01.08.2025 - 17:32

    perde kapanınca tiyatro biter mi,
    yoksa biz, alkışsız bir sahnede hâlâ rol mü yapıyoruz?

  • Atıştırmalık Notlar

    01.08.2025 - 17:32

    ışık bize dokunduğunda aydınlanıyor muyuz,
    yoksa sadece görünür mü oluyoruz?

  • sende ki sen

    01.08.2025 - 17:29

    yönünü kaybettiğinde HARİTA açma,
    sessizleş.
    çünkü içindeki pusula,
    kimseye sormadan seni EVİNE götürür.

    kalbimle, Huri

  • insan doğası

    01.08.2025 - 17:26

    hangi atık kutusuna atıldı kelimelerimiz?

    konuşmaların dokusu bozuldu…
    birbirini tamamlamayan cümleler, yarım kalmış anlamlar, içi boş kelime kalabalıkları.
    iyi ya da kötü değil,
    doğruyla yanlışı ayırmak da değil mesele…
    mesele, sohbetin artık sohbet bile olmamasında.

    çünkü kıran kırana geçen bir tartışmada bile hâlâ bir mesele, bir öz, bir olay vardı.
    şimdi ise yalnızca iki harf, bir emoji…
    kelimeler tatsız, tutsuz, kokusuz, yavan.
    yalnızca harf yığınları, iz bırakmayan, içi boş yankılar.

    ,,konuşmak”…
    bir zamanlar kalpten kalbe geçişti.
    şimdiyse çoğu, sadece sessizliği bozmak için açılmış SES BOŞLUKLARI.

    ve ben, sormadan edemiyorum:
    hangi çöp kutusuna attık içtenliği?

    kalbimle, Huri

  • insan doğası

    11.07.2025 - 22:41

    bazı günler sadece çiçek açmak içindi,
    görkemli olmaya çalışmadan.

    kahve, telaşsızken daha anlamlıydı oysa…
    yine de koşuyorduk hep,
    hızla, düşünmeden.

    çocukluktan mı kalmıştı bu acele hâli?

    yetişilmeyen sabahlara mı,
    yoksa hep geç kalınmış bir sevgiye mi?

    sevgimle, Huri

    #huriçalışkan

  • insan doğası

    11.07.2025 - 09:37

    büyümek, kimse görmeden içinden geçtiğin yangının adıdır.

    — Huri Çalışkan

  • sende ki sen

    09.07.2025 - 19:56

    bu gece ben,
    kimseye görünmeden
    bir adım daha büyüdüm.

    kimse bilmez…
    ben dahi unuttum
    kaç Anka kuşu doğumuydu bu.
    kaç defa küllerimden toplamıştım kendimi.

    şimdi hazır olduğum yer,
    mavilerin içi gibi duruyor.
    derin, duru, sessiz ve turkuaz.

    ve bu defa,
    limanda kalmaya niyetli.

    çünkü denizlerin de
    köklenebilmesi için
    toprak ana’ya ihtiyacı var.

    suların da altı,
    toprakla doluyken

    sevgimle, Huri

    #huriçalışkan

  • Tohumdan Toprak Üstünde Yürüme Sanat Akademisi

    05.07.2025 - 17:12

    — bir fısıltının gölgesinde

    dünya, yalnızca gördüklerimizden ibaret değildi...

    belki de pencerenin önünde duran saksıdaki kurumuş çiçek, bir vedanın değil,
    ,, yeni bir başlangıcın suskunluğuydu...''
    belki yürüdüğün yollar seni hiçbir yere götürmediği için değil,
    ,, seni bekleyen bir yere henüz açılmadığı içindi...''

    Ve... belki de sessizlik...
    Sadece suskunluk değil, ruhunun sana anlattığı en derin masalı anlatıyordu...

    .... DİNLEDİN, DUYDUN MU HİÇ KENDİNİ....

    Çünkü bazı şeyler,
    sadece usulca anlaşılırmış,
    ,, Kelimelere değil, kalbe dokunarak…''

    ne çok manzara kaçtı cam kenarından...
    şimdi begonvillere açılan o dünyaya dönme zamanıdır.

    kalbimden sana, bana ve bize....ben buna değerim, biz buna değeriz....

    sevgimle...

  • insan doğası

    05.07.2025 - 08:38

    insanoğlu, yanında götüremeyeceği eşyalarına taparken…
    bu dünyayı birlikte soluduğumuz hayvanların yok oluşuna ,, CAN KAYBI YOK "diyebilmek, sadece vicdansızlık, şerefsizlik değil, insansızlıktır.

    şeref yoksunu insanlarda ise insanlık aramak karanlıkta güneşi beklemek gibidir.

    doğa yanıyor,
    gıda bozuluyor,
    toprak küstürülüyor,
    bitkiler sessizce ölüyor…
    Ve hâlâ kazanan sanılıyor,
    yarın nefes alacak bir ağaç kalmayacağını fark etmeyenler.

    Öyle bir dünya yaratıyorlar ki,
    bir gün sadece ,, kaka yapacakları" keçi boku kadar bir yer için birbirini yiyecek insanlar olacak.

  • sende ki sen

    02.07.2025 - 18:41

    senin iç sesini duyan, kalabalıklar ardında ne hissettiğini anlayan biri var.
    Ve...bu, seni gerçekten sevenin işidir.

    ~Huri

  • sende ki sen

    02.07.2025 - 18:41

    hadi gel...
    şimdi mavi demleyelim karanlıklara.
    gökyüzü bir yudum umut ister,
    sen uyan sevgilim...

    ~Huri

  • tarçın kokulu muhabbetler

    01.07.2025 - 09:54

    bazı ruhlar dünyaya özel baharatlar gibidir.
    az bulunur,
    çok şey katar.
    Ve...bir kez eksildi mi, tadı hep eksik kalır...

    — Tarçın Kokulu Muhabbetler, Huri

  • önce Çocuk

    28.06.2025 - 10:23

    Çocuğa Saygı, Bir Ülkenin Ruhu Olur
    (Toplumsal gözlem, psikolojik farkındalık ve iyileştirici bir çağrı)

    Bir çocuğu yalnızca büyütmüyoruz,
    bir ülkenin geleceğini, bir insanın iç dünyasını da kuruyoruz.
    Çünkü en kalıcı inşa, insana yapılan yatırımdır.
    Ve o yatırım çoğu zaman oyuncaklı bir odada değil,
    duyulmuş bir cümlede, duyulmamış bir duygudadır.

    Çocukluk, sadece anılardan ibaret değildir,
    gelecekteki yetişkinliğin harcıdır.
    Ve ne yazık ki en büyük kırılmalar, en masum yerden başlar.

    Çocuğa küçük yaşlardan itibaren “sus” denilerek öğretilen şey,
    çoğu zaman saygı değil, içe kapanmadır.
    “Büyüklerin yanında konuşulmaz” gibi ezberlerle büyütülen çocuk,
    duyulmadığını zanneder, zamanla da kendi sesine yabancılaşır.

    “Mahalle ne der?” korkusuyla,
    çocuk kendi duygusundan utandırılır.
    Oysa toplum, ancak “Ne hissediyorsun?” diye sorabilen bireylerle gelişir.

    Ailede huzur yoksa, çocuk da kendiliğinden huzurlu olamaz.
    Çünkü çocuk, annesinin gözünden, babasının sesinden büyür.

    Bugün çocuklara sadece “çevreye göre” kıyafet giydiriliyor.
    Ama içine, yaşam kıyafeti olarak endişe, korku ve sevilmeme duygusu giydiriliyor.

    Ve sonra soruluyor:
    “Ne oldu bu çocuğa?”
    Asıl soru şu olmalıydı:
    “Biz neyi fark etmedik?”

    Evde sevgiyi hissedemeyen çocuk,
    onu iyi olmayan ruhlarda aramaya başlar.
    Ve çoğu zaman oradan eksilerek,
    kendinden biraz daha uzaklaşarak döner.

    Oysa sevgi sadece bir his değil,
    çocuğun dünyayı anlama biçimidir.

    Bu yüzden hep söylüyorum:
    – Çocuğunuza saygı duyun.
    – Yalnızca sevin demiyorum; sevdiğinizi hissettirin.
    – Sözünü kesmeyin.
    – Ona kendini ifade edebileceği alanlar tanıyın.

    Çünkü kendini anlatamayan bir çocuk,
    büyüdüğünde kendi içinde kaybolur.
    Ve toplum, o kayıplarla eksilir.

    — Huri Çalışkan
    Tohumdan Toprak Üstünde Yürüme Sanat Akademisi

  • Tohumdan Toprak Üstünde Yürüme Sanat Akademisi

    28.06.2025 - 10:22

    Çocuğa Saygı, Bir Ülkenin Ruhu Olur
    (Toplumsal gözlem, psikolojik farkındalık ve iyileştirici bir çağrı)

    Bir çocuğu yalnızca büyütmüyoruz,
    bir ülkenin geleceğini, bir insanın iç dünyasını da kuruyoruz.
    Çünkü en kalıcı inşa, insana yapılan yatırımdır.
    Ve o yatırım çoğu zaman oyuncaklı bir odada değil,
    duyulmuş bir cümlede, duyulmamış bir duygudadır.

    Çocukluk, sadece anılardan ibaret değildir,
    gelecekteki yetişkinliğin harcıdır.
    Ve ne yazık ki en büyük kırılmalar, en masum yerden başlar.

    Çocuğa küçük yaşlardan itibaren “sus” denilerek öğretilen şey,
    çoğu zaman saygı değil, içe kapanmadır.
    “Büyüklerin yanında konuşulmaz” gibi ezberlerle büyütülen çocuk,
    duyulmadığını zanneder, zamanla da kendi sesine yabancılaşır.

    “Mahalle ne der?” korkusuyla,
    çocuk kendi duygusundan utandırılır.
    Oysa toplum, ancak “Ne hissediyorsun?” diye sorabilen bireylerle gelişir.

    Ailede huzur yoksa, çocuk da kendiliğinden huzurlu olamaz.
    Çünkü çocuk, annesinin gözünden, babasının sesinden büyür.

    Bugün çocuklara sadece “çevreye göre” kıyafet giydiriliyor.
    Ama içine, yaşam kıyafeti olarak endişe, korku ve sevilmeme duygusu giydiriliyor.

    Ve sonra soruluyor:
    “Ne oldu bu çocuğa?”
    Asıl soru şu olmalıydı:
    “Biz neyi fark etmedik?”

    Evde sevgiyi hissedemeyen çocuk,
    onu iyi olmayan ruhlarda aramaya başlar.
    Ve çoğu zaman oradan eksilerek,
    kendinden biraz daha uzaklaşarak döner.

    Oysa sevgi sadece bir his değil,
    çocuğun dünyayı anlama biçimidir.

    Bu yüzden hep söylüyorum:
    – Çocuğunuza saygı duyun.
    – Yalnızca sevin demiyorum; sevdiğinizi hissettirin.
    – Sözünü kesmeyin.
    – Ona kendini ifade edebileceği alanlar tanıyın.

    Çünkü kendini anlatamayan bir çocuk,
    büyüdüğünde kendi içinde kaybolur.
    Ve toplum, o kayıplarla eksilir.

    — Huri Çalışkan
    Tohumdan Toprak Üstünde Yürüme Sanat Akademisi

  • Kelimelerin uykusu Kaçtığında

    27.06.2025 - 18:17

    Her yüzde küçük bir ülke saklı,
    umut, kaygı, telaş, direnç…

    Kimi, korkusunu makyajla,
    kimi, özlemini suskunlukla örter.

    Belki de büyük değişim,
    yalnızlıklarımızı görmekle başlar.

    O yüzden ülkelerin sokakları önemlidir,
    çünkü insanı gerçekten tanımak için
    yüzlere değil, yaşanmışlıklara bakmak gerekir.

    kalbimden sana, bana ve bize~
    ~Huri Çalışkan

  • avluda yürüyen gölgeler

    26.06.2025 - 20:00

    Ruhumda hâlâ dut kokusu var. Oysa ağaç yoktu o bahçede…

Toplam 617 mesaj bulundu