Hiç.
Hiç.
© Copyright Antoloji.Com 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Antoloji.Com'a aittir. Sitemizde yer alan şiirlerin telif hakları şairlerin kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Şu anda buradasınız:Hasan Tan Hakkında Yazılanlar Sayfası Antoloji.com
23 Şubat 2025 Pazar - 14:29:04
26.03.2009 - 01:52
bu kadar naz çok ama,sevgili Tan....özlendiğini neden anlamıyorsun,hı! ..
geri dönmezsen eğer,küserim sana,ona göre....
bekliyorummmmmm annesi......sevgi ve saygılarımla...
02.01.2009 - 09:18
...ey şair
yarama dil çıkarıp dur sen
yara maz, ama tarihin dışladığı o yaşlı çocuk hüznünle....
gölgeni de sevdim....
üstü kalsın
10.11.2008 - 23:35
Hasan Tan deyince nedendir bilinmez,uzanıp birisini öpmek geçiyor içimden...Şafağa yakın olduğundandır belki! ..belki de babamın anneme,annemin babama 'Hasan' diye seslenmesindedir,bunu da bilmiyorum...yani ben 'Hasan' adında hem annemi,hem babamı özleyip öpüyorum...hem de 'Tan' vaktinde! :))))
hem de tan vaktinde şiir açıyor gökyüzü
düşüyor günebakanların gözüne...
o'nun kaleminde uçan çekirdek kuşları
bir avuç renk bırakıyor pencereme...
açıyor gün
kırmızı! ..
:)))))
sevgili Hasan Tan'ın şiirine ve duygusuna ortak olma mutluluğu duyan biri olarak derim ki; şiirde en iyilerden birisidir kendisi...insanı ve hayatı derya yapar kalemi ki,ne yüzmekle bitirebilirsin,ne de okumakla onu..
ne dersiniz,kıskanayım mı! :))))
saygı ve sevgiler Hasan Tan'a..iyi ki varsın dost.......
14.10.2007 - 14:01
Hasan Tan’ın şu zamana kadar yazdığı ve bizlerle paylaştığı şiirlerini okuyabildiğim kadarıyla yaptığım çıkarım şu; şiir uğraşı onu yönlendiren (ve onun da bunu tüm hücrelerinde duyarak yaşadığı) bir sevda...
Görebildiğim kadarıyla, yazdıkları aracılığı ile (uzun vadede) düşlediği; sömürüsüz, özgür ve eşitlikçi bir dünya özlemi ve bu uğurda ortaya koyduğu (entelektüel düzeyde) bir savaşım...
Benim için, yaşayan en iyi şairler içinde ilk on’da yer alan Hasan Tan’ın şiirin yolculuğunda katedeceği mesafeyi ve şiirinin geleceğinin ne olup, ne olmayacağını irdelemeyi ve buna koşut senaryolar üretmeyi çok da anlamlı bulmuyorum.../ Zira kapitalist sürecin belirlediği rota ve konjonktür bu anlamda sağlıklı bir sonuç çıkarmamıza engel olmakta...
Buradan hareketle, onun şiirinin geleceğinden çok, bu günkü kavga içindeki yeri, işlevi ve misyonu beni daha çok ilgilendiriyor...
Yaşayan en iyi şairler içinde ilk on’da gördüğüm Hasan Tan’ın (ki bu iddialı vurguyu özellikle yineliyorum) şiirini (internet olanakları dışında) daha geniş kitlelere ulaştırabilmesi salt onun yapacakları ile sınırlı değil.../ Ki, buna değinmiştim, biraz açmak istiyorum...
Bu sorun toplumun diğer problemlerinden ayrı değildir... Zira sorun yapısal...
Kapitalist toplumlarda şiir, (özellikle de toplumcu gerçekçi bir yanı varsa) mücadele asla ulaşılması gereken düzeye ulaşamaz. Kapitalist toplum özü itibarıyla devrimci, gerçekçi sanata, hele hele de şiire (yüzlerce yıl öncesinde de olduğu gibi) karşıdır...
Yine de, bu anlamda yapılması gereken çok şey var.../ En önemlisi (emekçi) halka yabancılaşmamak.../
Ve devrimci değerlere, kültürel köklere ve evrensel dinamiklere sahip olmak ve problematik ile örtüşebilen yaratılar, yapıtlar oluşturmak...
Hasan Tan bu noktada çok önemli bir yerde benim için.../ Tam da bir kırılma noktası yaratabileceği bir yerde yani...
Bugün hâkim kılınmaya çalışılan şiir beğenisi; anlaşılması güç, bulmacaya öykünüm, imgeyi şiir için değil, şiiri imge için kullanan bir nevi saçmalığın estetize edilmesi hali gibi.../ şiir-sanat dergilerinin durumu da/ konumu da bu durumdan farklı ve hatta bağımsız değil.../ Benim görebildiğim bu...
Çoğu iyi niyetli, iyimser açılımları hedefleyerek yola çıkan (özellikle) dergiler bir süre sonra sistemin kendilerine dayattığı koşulların dışına çıkamıyorlar maalesef.../ ve bir süre sonra da, geniş kitlelere, toplumun tüm katmanlarına ulaşmaktan çok o çok “elit” sanatçı çevresine ulaşmaya çabalıyorlar... / Yani “arkadaş” gurubu aşılamıyor...
Hele sorunsal, kendi şiirini, kendi hikâyeni günışığına çıkarmaya indirgendi mi, dergi; akraba evliliğinden doğan sakat çocuklara benziyor.../ Ki, şiirin içinde bulunduğu durum budur...
İşte, Hasan Tan’ın şiirlerini önemsediğim nirengi noktası tam da burasıdır.../
İnanıyorum ki, Hasan Tan, şiiriyle bu duvarı aşabilecek hatta bu duvarı yıkabilecek/ taşları yerinden oynatabilecek yetkinlikte bir kalem... / Bu bir süreçtir...
Yazdıklarını kitaplaştırsa da, kitaplaştırmasa da.../ Onlar bir gün insanlık ile buluşacak, onları kucaklayacaktır...
(Nietzsche’nin son dönem yazdıkları gibi, F.Pessoa’nın şiirleri vb. gibi...)
Şair, yaşadığı sürecin, hayatın ve ona ait her türlü yaşanırlılığın tanıklığını yapar ve bunu şiiri ile dillendirir...
Hasan Tan’ın şiirinin güçlülüğü ve şiirlerindeki temayı ne kadar ustaca ördüğü kadar (özellikle beni etkileyen yanı,) onun şiirleri aracılığı ile söyledikleridir... / Bu çok önemli...
Ve Hasan Tan’ı önemli/ usta bir kalem yapan da bu aslında...
Haritanın doğusundaki Kürt illerinden birinde dünyaya gelmiş olan şairin şiirinin kendi köklerinin bulunduğu coğrafyadan etkilenmemesi mümkün değil.../ Ki, bu eşyanın da doğası gereğidir...
Kaldı ki hiç kimsenin bir yerlerde doğmuş olmasının kendi seçeneği olmaması gibi bir de realitemiz var...
(Konuyu dağıtmadan bitirebilirim umarım...)
Hasan Tan’ın bu ülkenin tüm değerlerinden olağanüstü güzellikte poetik ürünler vereceğinden eminim... / Ve doğduğu toprakların şiir geleneğinden ve birikiminden de beslenerek, adını tüm ışıltısıyla şiirin tarihine miras bırakacağından.../ Eminim...
Dünya edebiyatına ölümsüz eserler veren Mela Cizri, Feğiye Tayran, Ahmed Arif, Yılmaz Odabaşı, Ahmed Xânî, Ciğerxun ve Adnan Yücel gibi...
Zamanın beni haklı çıkarması umuduyla...
Not: (Bu kanıya bir otorite olarak vardığım sonucunu çıkarmasın kimse; üzülürüm... Benim yaklaşımın tamamiyle bir şiir okuru olarak ve şairin benim içgüdülerim üzerinde yarattığı duygusal etkidir yalnızca...)
11.09.2007 - 00:37
karşılıklı oturup bir cigara, bir bardak çay içmeyi istediğim kişilerden biri..
26.01.2007 - 12:10
kendim bildiğim sevgili kardeşime...
KENDİME
Kimseye karıştım mi? hiç karışmadım
Bu ki bana tuhaf sayılmadı
Gözleyip sordum mu hiç? hayır sormadım
Bu ki bana yalan sayılmadı
Acımak isim miydi? hayır
Bir evden olmak kötü müydü? hayır
Zamana zamanla bakmak ne idi ki
Baktım
Tarlayı tarlayla ölçtüm
Meyveyi mey mayla ölçtüm
Denizi denizle ölçtüm
Göğü gökle ölçtüm
Zaten insanı insanla ölçtüm ki
Buruk bir tat mı duydum
Ve duydum
Her şey ki bir yorumdu, sonuç değildi
Sonuç ki zaten yoktu
Sen ki kim
Beni bütün bırakma.
EDİP CANSEVER
03.10.2006 - 00:34
sevgili dost şiirlerinden niye uzağım henüz bir anlam veremedim buna...
en azından bir çaıklama borçlusun? diye düşünüyorum
08.06.2006 - 17:28
bilmem ki
seni nasıl anlatabilirim
zaman geçtikce tanıdığım yüreğine
merhaba dediğim için mutluyum... :)
26.05.2006 - 23:08
**********************************************************
' ŞİİR YORUMUNUZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM.'
Başarı Temennisiyle./ n.a./
**********************************************************
Toplam 33 mesaj bulundu