Tarhan Tekelioglu Adlı Üyenin Nedir Yazıları ...

tolerans

10.12.2003 - 00:30

anahtar söz:
saygili olmak zorunda degiliz,
ama saygisizlik etmemek gibi bir yükümlülügümüz var...

tolerans

10.12.2003 - 00:30

hoşgörü ile karsilanmasi cok büyük yanlislik.
Hosgörüde kabul etme, güzel görme, en iyi ihtimalle kötü görmeme manalari vardir..
ama tolerans-katlanma kelimesi, hic begenmedigin, bitin kadar sev´medigin bir seye toplumsal olarak katlanmaktir..

tolerans

10.12.2003 - 00:28

Kadim düsmman düsünce ve gruplarin bir arada yasayabilmeleri, mümkün olan en az hir gür ile yetinebilmeleri icin takinmalari gereken tavir..
Almancada tam olarak erdulden kelimesi ile karsilaniyor, ki katlanmak manasina geliyor..
Karsidaki düsünce ve grubun her türlü fiyakasina, ön plana cikmasina karsin bu durumlara katlanabilmek..

yalan

10.12.2003 - 00:24

erkeklerin en önemli silahi diyorlar..

ya kardesim, mese odunu gibi bir silahi, lightlik adina birakirsaniz, böyle kaypak silahlara mecbur kalirsiniz...

berlin duvarı

10.12.2003 - 00:17

her kesin icinden bi tane geciyor...

idi amin

09.12.2003 - 23:58

dünyada büyük canilerin kontrolü hariicinde dirayetli bir sekilde devlet yönetmeye cüret eden ne kadar insan varsa,
ya dolablarinda gerektiginde yenmek icin yüzlerce derin dondurulmus insan cesedi bulunur,
ya da cesni olsun diye binlerce masum insanin cükünü kesip, spargel corbasi yapmak icin kullandigi ortaya cikar...

kontrol altina girmeyi kabul ederse,

demokratik yollardan tek basina iktidara gelir...

david beckham

09.12.2003 - 23:29

duydum da keyfim yerine geldi,
Real madrid'de de kimse sevmiyormus bu güzel yüzlü fistigi...

ne anlar bu futbolcular metrosexüel güzellikten...

osman yüksel serdengeçti

07.12.2003 - 01:27

Onun islami camiaya yakinliigi madur sever olmasindandir.. Islami camiayi magdur durumda gördügünden, cibilliyet haline gelmis isyan duygularidan dolayi, Islami olanin magduriyetine isyan etmek yapisina uydugundan islami duyarlilikli yazar olmustur.. Refleks müslümani olunca da, ibadet noktasinin biraz eksik olduugu söylenir..

Hapishanede iken, tüm islami hir gürden hüküm giymislerin arasinda tek namaz aliskanligi olmayandir.. Ikne etmek icin ugrasirlar, zar zor abdest aldirirlar, ve asagiya inmeye zahmet etme abi derler, ranzanin üstünde kilalim senin icin bu günkü namazi derler...
Komsu ranzalardan biriine gecerler
Birisi imam olur, Osman Yüksel de cemaat..
Namaz bitttikten sonra, Osman Yükselin hali degismeye baslar.. Bu namaz ne tatli seymis kardesler, ne manrevi tatlar varmis bunda, bunda sonra her gün kilalim demeye baslar, ve namazdaki havadan bahs ederler göz yaslarina bogulur...
Herkes hayrettedir, isin sebebini merak ederler..

En sonunda birisinin namaz kildiklari ranzanin alkt katina bakmak aklina gelir..
Alt katta iki kader mahkumu kafa kafaya vermisler, esrar tüttürmektedirler..
e tabii dumani da üst katin manevi havasini teskil eder...

osman yüksel serdengeçti

07.12.2003 - 01:20

Necip Fazil'in vefatindan sonra bu dünyada onsuz yasamak istememis olmali ki,
5 ay sonra o da ayrillir...

osman yüksel serdengeçti

07.12.2003 - 01:16

hemserim, ama o aksekili

eti puf

07.12.2003 - 00:46

diger firmalar da üretti ama,
eti markasinin etipufun önünde marka ismi olarak durdugunun kim farkinda?
bir kac yil önce vefat eden dedemin hatirladigim ilk kiyaklarindan birisi, köy bakkalindan eti puf almasiydi..
eti puf denince kafamda yarisi yanmis fotograf gibi, dedemin icerisinde eti puf kelimesi gecen sözleri ve ismarladigi eti puf...

yabancılaşma

07.12.2003 - 00:26

metalasma

türban

05.12.2003 - 20:59

Taliban sonrasinin kesmekesinde kadinlari her türlü sexüel saldiridan koruyan sey afgan kadinlari icin burka idi...
Burkaya bürünmüs kadinlar kendilerini daha güvende hiss ediyorlardi...

Siba SHAKIB-
nach Afghanistan gott kommt nur noch zum Weinen
Bertelsmann

zekeriya beyaz

05.12.2003 - 15:12

Marmara Üniversitesi Ylahiyat Fakültesi Dekany Prof. Dr. Zekeriya Beyaz'yn bir ay önce sessiz sedasyz görevden alyndy?y ortaya çykty. Ak?am Gazetesi'nin haberine göre; Beyaz'yn yerine atanacak dekan bulunamady. Vekaleten görev yapan Prof. Dr. Mustafa Payda, konuyla ilgili yorum yapmaktan kaçynyrken, Beyaz, 'Ba?yma gelenler türban tavrym yüzünden' iddiasynda bulundu. Kasym ayynda düzenlenen YÖK toplantysynda Prof. Dr. Beyaz'yn görevden alynmasy gündeme geldi. Marmara Üniversitesi Rektörlü?ü'nün kar?y çykmasyna ra?men, Prof. Dr. Beyaz dekanlyk görevinden alyndy. Prof. Dr. Zekeriya Beyaz, olayyn kendisi dy?ynda geli?ti?ini belirterek, ?öyle konu?tu: 'Ancak, mevcut iktidaryn nasyl bir ö?retim görevlisi portresi istedi?i a?ikardyr. Bizim, geçmi?ten bu yana, özellikle türban konusundaki tavrymyz da ortada. Ba?ymyzdan geçen byçaklama olayy da ortada. Bu tavyrlarymyz nedeniyle, iktidara uygun bir ö?retim görevlisi de?iliz. Ancak devletimiz nerede görev verirse versin, yapmaya hazyryz. Yorumu sizlere byrakyyorum.' Beyaz'yn alynmasyndan sonra Ylahiyat Fakültesi'ne yeni atama yapylmady. YÖK ile Üniversite Rektörlü?ü arasynda ihtilaf oldu?u ve bu nedenle yeni dekan konusunda bir mutabakata varylamady?y ileri sürüldü. YÖK ve rektörlük, yeni dekan atanmasyyla ilgili yorum yapmaktan kaçyndy.

türban

04.12.2003 - 08:05

Bu jakoben, yasakci, kendini herseyin bir bileni sayan eskimis yönetim zihniyeti yüzünden daha ne kadar insan kayb edecegiz yabancilara...
Bu vatanin evlatlarini nerelere kaptiracagiz? ? ?

buradaki turban yasagi ve zulmü yüzünden bakin su olanlara:

Çocuklar Suriye’deki okullara Türkiye’deki başörtüsü yasağı yüzünden gönderilmiş

İstanbul’daki intihar saldırıları ile ilişkileri olduğu gerekçesi ile jandarma tarafından sorgulanan öğrenciler ve aileleri yaşadıkları olayın şokunu üzerlerinden atmaya çalışıyor.

Suriye'den Türkiye'ye getirilerek Hatay'da sorgulanan 20 öğrenciden 9'u serbest bırakılmalarının ardından İstanbul'a geldi. Öğrencilerin, uzun süre ayrı kaldıkları aileleriyle buluşmalarında duygusal anlar yaşandı. Yaşadıklarını Zaman’a anlatan öğrenci velileri, terörü lanetlediklerini, çocuklarını Suriye'ye sadece iyi bir eğitim almaları için gönderdiklerini söyledi. Basında çocukları ve kendileri ile ilgili çıkan haberleri kasıtlı bulan veliler, lanetledikleri bir olayın failleriymiş gibi gösterilmelerinin kendilerini çok daha fazla üzdüğünü ifade etti. Veliler, bu konuda haklarını hukuki yollardan arayacaklarını söyledi.

Öğrencilerden E.N.H.’nin babası Şadan H., kızını Arapça öğrenip işlerine yardımcı olması için Suriye’ye gönderdiğini belirtirken, 16 yaşındaki N.K.’nın annesi Seyhan K., başörtüsü yasağı sebebiyle Türkiye'de okutamadığı kızını, eğitimini tamamlaması için ekonomik şartların uygun olduğu Suriye'ye gönderdiklerini açıkladı. N.K. ve 19 yaşındaki Muhammed K.’nın babası Halil K. da çocuklarının basında çıkan haberlerle ve jandarmada gözaltı süresince haksız suçlamalara maruz kaldığını ifade etti. 19 yaşındaki oğlu ile 16 yaşındaki kızını Eylül 2003'te kendi elleriyle Şam'a götürdüğünü anlatan Halil K., “Çocuklarım üniversiteye hazırlık eğitimi alıyorlardı. Arapça ve İngilizce öğrenmek dışında başka hiçbir amaçları yoktu. Türkiye'de başörtüsü yüzünden yarım kalan eğitimlerini tamamlamak için bu ülkeye gittiler.” diye konuştu. Çocuklarının kaldıkları evin Şam'da polis karakoluna yakın bir yerde olduğunu hatırlatan Halil K., “Böyle şeylerle alakası olan biri, neden karakol yanında ev tutsun ki? ” diye sordu.

E.N.H.’nın (15) babası Şadan H. de, Ebun Nur Üniversitesi’nde okuyan kızı E.N.H.'yi Şam'a 'Arapça' öğrenmesi için gönderdiğini belirtti. Kızının Arapçasından ithalat ve ihracat işlerinde faydalanmayı düşündüğünü anlatan Herekeli, “Kızımın dinî bir eğitim almasını da istiyordum. Türkiye'de başörtüsü konusunda yaşanan sorun bizi E.N.H.'yi Suriye'ye göndermeye mecbur etti.” dedi.

Kızını iyi bir gelecek ve 'Arapça' öğrenip kendisine yardımcı olması için Suriye'ye gönderdiğinin altını çizen Şadan H., sözlerini şöyle sürdürdü: “Ben kızımı lisan öğrensin diye gönderdim. Sonra ya ticari bir şirkete girecekti ya da bana matbaa işlerinde yardımcı olacaktı. İhracat ve ithalat işleri ile uğraşmayı düşünüyorum. Bu konuda bana kızım yardımcı olsa daha iyi olur. Bu nedenle kızımı nereye gönderebilirim diye düşündüm. Suriye'deki imkanlar bize cazip geldi, orayı seçtik.”

İskenderunlu H.G. (20) de serbest bırakılmasının ardından Akarca köyündeki ailesinin yanına gitti. H.G.’nin annesi Z.G., yaşanan olaylarla hiçbir bağlantılarının olmadığını, kızının Suriye'ye okumaya gittiğini söyledi. Terör saldırılarını kınadıklarını söyleyen Zeliha G., “Kızım asla terörist olamaz.” dedi. Fatih Uğur, Erkan Acar, Abdullah Dirican, Mürsel Seher, İstanbul, Hatay

kuran-ı kerim

02.12.2003 - 14:01

Bazi dindar arkadaslar bile bu sekilde kullanimina karsi olabilir ama,
Ayet-ül Kürsi okundugu zaman görünür gözünmez belelardan muhafaza ediyor.
Bu cin büyü, ruh islerinde ileri derecede bilgili olan Musevilerden gördügüm bazilarinin bile ayetel kürsiyi ezbere okuduklariina rastladim.
modaci cemil ipekci (escinlsedir kendileri) ayetel kürsiyi ve muavvezeteyni (felak nas sureleri) bir cok zaman okudugunu söylüyordu bir röportajinda...

hakan şükür

30.11.2003 - 18:24

Golcüye büyük onur
HAKAN Şükür'e yeni bir apolet daha veriliyor. Futbol Federasyonu, UEFA'nın 50. yıldönümü nedeniyle üye 52 ülkeden istediği, gelmiş geçmiş en iyi futbolcunun ismine Türkiye'den Galatasaraylı golcü layık görüldü. Gelecek yıl kutlanacak 'Altın Jübile Yılı'nda Hakan, 51 yıldız ile birlikte UEFA'nın Nyon'daki merkez binasında ölümsüzleşecek ve başarısını tescil edecek.

Yıldızlar geçidi
DİĞER yıldızlardan bazıları ise şöyle: Prohaska (Avusturya) , Aleinikov (Beyaz Rusya) , Saffet Susiç (Bosna - Hersek) , Stoichkov (Bulgaristan) , Suker (Hırvatistan) , Bobby Moore (İngiltere) , Litmanen (Finlandiya) , Fritz Walter (Almanya) , Puskas (Macaristan) , Zoff (İtalya) , Johan Cruyff (Hollanda) , Hagi (Romanya) , Yashin (Rusya) , Di Stefano (İspanya) , Chapuisat (İsviçre) .

milliyetten

oflu

29.11.2003 - 14:15

oflu hoca diye bir matrak kitab vardi, okumka nasip olmadi..
vaaz kürsüsünün kenarina cikmis bir konusma balonunda silikonu yerinde bir afetin plaj vaziyeti karikatüze edilmis idi...

yaşar nuri öztürk

28.11.2003 - 22:17

yeteri kadar popüler oldugu düsünlüldükten sonra, bu güne kadar yetistiren, destekleyen ve büyütenler tarafindan kendi kanatlarinin üzerinde ucmaya terk edilmeye baslandi galiba...
Su demek:
onu bü güne kadar yetistirenler, büyütenler, 'a... bu dinci' tavriyla yaklasmaya baslayacaklar ona..
islami kesim de,
bu adam dinci yaftasiyla iteklenip kakalaniyor diye sahip cikacak, ve mal yine islami kesimin elinde kalacak..
böylelikle,
osmanlidan sonra her firsattta sulandirilmak icin ugrasilan islam duyarli kitlelerin bu duyarliligi yeni bir acilim kazanmis olacak...

dikkat edin müslümanlar,

mal elinize kalacak...

zekeriya beyaz

20.11.2003 - 01:55

zekeriya hocaya almanca ögretip shalke 04'nin taraftari yapmali,
köse basindkai birahanede yapacagi hararetli mac yorumlarini zevkle dinlerdim..
el kol hareketleriyle, coskusu ve enerjisi ile bende dehset heyecan uyandiriyor...
yalniz cok etkili bir sekilde kullan´maya calistigi kollarinin uc kisimlarinda etkiyi tamamlayacak unsurlar eksik.. bileginde cok siradan bir saat var mesela..
oraya kartal basli, kurt basli veya ejderha kelleli kalin bir gümüs veya pirinc bileklik,
parmaklara da birbirinden carpici yüzükler..
bir imaj maker'a ihtiyaci var hocamizin..
bu imaj eksiklerini de tamamlasa..
dehset reklam teklifleri alacagina inaniyorum..

yaşar nuri öztürk

03.11.2003 - 07:35

kuran islami lakirdisina, diyanet isleri reisinin dedigi gibi, kuran bize peygamber vasitasiyla gelmistir, onu birinci derecede yorumlamaya 1400 sene sonra gelen bir amelsiz degil, birinci dereceden peygamber daha layiktir' dendiginde, kuran düsmani oluyorsunuz...

helal olsun sana pascal nouma...

komplo teorileri

29.10.2003 - 09:28

Toplum mühendisligi, yöneten aklin seytana pabucunu ters giydirdigi herkesin malumu iken,
birilerinin dalavereleri ile halkin yönlendirilmesi,
atesi ideolog ve militanlarin atesinin birilerinin menfaatlerinin kebab kivamina gelmesinde kullanildigi ani kitablarinda, tarih kitablarinda ayan beyan yazarken...
bugün de söyle olabilir diye ahaliyi akilli olmaya cagiran bazi ihtimal hesablarinin 'hadi len' makaminda alaya alinmasi icin kullanilan isimlendirme...

bazilari da kendi teorilerini yazmayi sakincali gördüklerinde böyle komplo teorileri de söyelniyorr, millet neler sacmaliyor ya diyip istediig karpuz suyunu ahalinin kulagina caktirmadan kacirmaya calisiyor..
herkes isine geldigi sekilde kullaniyor bu kelimeyi...

atatürkçü düşünce derneği

29.10.2003 - 09:22

devletin anayasa ile korunan resmi ideolojisinin, nasil olsa kanunla korunuyor derken, toplum hafizasinda silinmeye dogru gittigini anlayan yöneten aklin, devletin korumasi altindaki devlet ideolojisini,
(kendine hayata gecirecek macerali bir ideoloji arayan, olmayacak ütopyalarla sosyalizm gibi modasi gecmis ideolojileri yasatmak icin ugras vermekten haz alan, olmayacak isleri oldurmaya calisan enerji yüklü) gencligin önüne koyarak devlet ideolojisini halk ve genclik elinde yeniden üretme girisimi...

üst düzey eski devlet memurlarinin, irtica ile faal mücadelede gecmis ömürlerinden sonra, emeklilik günlerinde vietnam sendromuna yakalanmasinlar diye de baskanlik falan gibi ünvanlari alip kendilerine mesguliyet temin ettikleri dernek...

fidel castro

29.10.2003 - 09:14

che gibi eski efsanelerin emeklerinin mahsulu olarak kurulan ve bugün de turistik olarak faaliyet gösteren komünist devlet müzesisi Küba'nin temsili devlet baskani puppasi...

Leyla umarla iyi geciniyor diye duyuyoruz...

dünyani eski efsanelerini canlandiran suni puppa veya heykelcikler müzelerde sergilenirken, fidel castronunkini kendisi nasil olsa hayatta masraf etmeye ne gerek var diye hem de dogal ortaminda eski esvabiyla sergide tuttuklari lider...