Sükûtumun baş-harfi,
Elemlerimin cümle hecesi
Adın dokununca içime,
Yüreğim cevap/sızlanıyor..
Her satır başı hüzünlerdesin,
Silkelesem de dökülmüyorsun,satırlarımdan
Tut artık düşlerimin ellerinden
Ya da azat et
Azat et beni kendinden
Geçmiş zamanda başladık yazılmaya, şimdiki zamana yenildik.
Biz iki özne bir cümleye yetemedik.
İkimiz bir olup ta bir yükleme denk gelemedik.
Şimdi ayrı hikayelerin ayrı cümlelerinde, ayrı sevdaları taşıyoruz anlam
diye.
Nesne acı, yüklem ayrılık.
Sen ihanete eş anlam,
Ben kendi cümlesinde kaybolmuş gizli özne
kuytularda çürüyen de sınavını çürümekle vermiş oluyor işte.. ama belki sandığımız kadar zorlanmıyordur.
ağacı çiçeklerle bezeyen, her derde derman olan ona da bir kolaylık veriyordur mutlaka..
ama kuytulardakileri fark edemeyen gözler de sınıfta kalıyor ki ne acı,
aslında ‘’ ümitsizlik ‘’ dediğimiz şey de bir tercihtir belki :)
iyi de insan ümitsizliğe - melankoliye niye meyyaldir? . .
mazoşistmiyiz acaba ya da neden böyleyiz.:P
dram seviyoruz resmen, damar şarkıların çokça dinlenmesi de bundadır her hal :))
İlk gençlik çağlarında hoşlandığı kızın ( erkeğin ) karşısında otururken , konuşurken, yemek yerken....
eli ayağı dolaşan neslin son temsilcisileriyiz her hal..
oysa yeni jenerasyon böyle mi ?
rahatlar, etraftakileri rahatsız edecek kadar rahatlar..
her ikisi de tamamen doğru değil gibime geliyor.. dozu tutturmak mühim mesele :Pp
bir de "kaybetmekten korkmamak" var.
Böylesi aslında daha özgüven ve huzur verici olanı ,ya da deli cesaretidir belki..
Kaybetmek mi ?
ne gam!
yitip tükenmiyor muyuz zaten.
iki kapılı bir handa gidiyoruz ya gündüz gece..
akıl sınırlarını zorlayan bir tutkuyla, kabına sığmayan bir derya olup , güneşe aşık adımlarla yürümeli insan..
hayatta her şey olabilir de özellikle kalplerimize girip yerleşenlere
bir mücevher özeniyle focus yapmamız gerekmez mi :)
hem denizlerin dalgalanmadan durulmayacağı izahtan vareste değil mi..
tıpkı gönüllerin, hüzünden sonra huzura iltica etmesi gibi :)
‘’ kendini aşma’’ gayretin azımsanmayacak bir şey olsa da bu çaban egonla girdiği her savaşı kaybediyor :)))
özgüvenini ezecek birine ihtiyacın olduğunu duydum da geldim :)
ee benim de yeryüzündeki misyonum bu işte :P
ancak ilim ve takva cihetinden bizden üstün olanlara gıpta ile bakmak lazım gelir.
onlar gibi olabilmek için amel eylemek,
bu mümkün olamıyorsa en azından bunu arzulamak icab eder.
hayat seviyesi (çok geniş anlamı ile düşünülmelidir) cihetinden de bizden geri olanları
akıldan uzak tutmamak elzem olup, onların mütevziliği rehberimiz olmalıdır.
nefesimize verdiğimiz 'leziz şekerler' geçici haz verip, tatmin duygusu sağlasa bile, aslında baltayı dizimize vurmaktan ibaret değilmidir ,ha dostum :)
İkiliğin olduğu yerde aşk, aşkın olmadığı yerde vuslat yoktur.
Çöl Mecnun'dan..dağ Ferhat'tan..Kerem ateşten.. Aslı külden..
Gül bülbülden.. ve gam gönülden ne zaman ayrıldı ki...
Yusuf Züleyha'dan kaçabilir mi
Tek kanatla uçabilir mi turnalar
Aklın anahtarı açabilir mi sevdanın kapısını
Ve sen, denize ulaşmayan kaç ırmak gördün ki :)
hep ben miyim, o yaramaz çocuk tiplemesi, durduğu yerde suç işleyen..
dilime kement atma zamanı mı geldi..yoksa gözlerimi kapatma zamanı mı her duyarsızlığa...
böyle mi sukûn bulur içimdeki tsunamiler acaba..
içinde ne olduğu belirsiz bir arzunun hevesiyle koştum karanlıkta..
daha yolun başında, yorulduğumu hissettim anlamsızlığa..
tebessümlerimi / hoş görümü bıraktım artık, sam yeli altındaki bir kaldırım taşına..
zaten her şeyi bir araya getirmek zorunda değildin bana kalırsa..
ve lakin aşk aldırmaz.. işi bu çünkü ,hatta bunlar olmadan aşk olmaz :)
hem ben şiir yazmayı bilmem ama iddialı bir uçucuyumdur..
uçkunluğumun müsekkini oldun biraz :)
denizin esintisinde ve dalgaların muhteşem dansında kendimi sonsuza dek kaybetmeye razıyım..
ve severim dinlemeyi..
ve okudukça sessizleşmeyi
ve izledikçe şaşırmayı :) Pp
Akıl oyunları: bir insanın idealleri uğruna bıkmadan usanmadan / kararlılıkla
nasıl mücadele edebileceğinin güzel bir örneğidir..
filmin kahramanı John Nash, gösterdiği sıradışı mücadeleyle şizofreni ile birlikte yaşamına devam eder.
ve tarih, akıl hastalığını yine aklıyla yenmesine şahit olur...
ve kendisine buluşlardan dolayı Nobel Ekonomi Ödülü verilir
İman ve güzel ahlaktır. Bunlar yoksa insanın giydirilmiş kütükten bir farkı yoktur.
Nasıl ki her sarı renkli maden altın değilse, her beden de hakiki anlamda insan değildir.
İnsan doğulur ,
Fakat asıl önemli olan insan olarak yaşayıp, insan olarak ölebilmektir...
Bir kalemin gene yol vermiş binbir kelâma
Ebruli dimağın ebeden var ola..
Işıldıyorsun sırça köşk’ün aynasından ziyâde
Gönlüm şimdi hüzünlü bir nümayişten azâde
Espoir-
Kâfi gelir mi yaşanılanları özetlemeye harfler.. Hangi kelimeye sığar bir hayat.. Hangi cümle tam anlatabilir bir ömrü.. Sığmaz, yeterli olmaz, anlatılamaz.. En iyisi..bırak dağınık kalsın.. Hem zaten ne kadar gerekli ki kendini a ...
azat etmek
27.09.2024 - 10:43Sükûtumun baş-harfi,
Elemlerimin cümle hecesi
Adın dokununca içime,
Yüreğim cevap/sızlanıyor..
Her satır başı hüzünlerdesin,
Silkelesem de dökülmüyorsun,satırlarımdan
Tut artık düşlerimin ellerinden
Ya da azat et
Azat et beni kendinden
yarım kalmış cümle
27.09.2024 - 10:42Geçmiş zamanda başladık yazılmaya, şimdiki zamana yenildik.
Biz iki özne bir cümleye yetemedik.
İkimiz bir olup ta bir yükleme denk gelemedik.
Şimdi ayrı hikayelerin ayrı cümlelerinde, ayrı sevdaları taşıyoruz anlam
diye.
Nesne acı, yüklem ayrılık.
Sen ihanete eş anlam,
Ben kendi cümlesinde kaybolmuş gizli özne
Öğren artık!
26.09.2024 - 07:47İnsandır işte güler, ağlar..
coşun halleri de vardır, hüzünlü de.
yeter ki Allah, kişiliğine zeval vermesin, değerlerinden mahrum etmesin :)
Hayat Bilgisi
26.09.2024 - 07:41kuytularda çürüyen de sınavını çürümekle vermiş oluyor işte.. ama belki sandığımız kadar zorlanmıyordur.
ağacı çiçeklerle bezeyen, her derde derman olan ona da bir kolaylık veriyordur mutlaka..
ama kuytulardakileri fark edemeyen gözler de sınıfta kalıyor ki ne acı,
aslında ‘’ ümitsizlik ‘’ dediğimiz şey de bir tercihtir belki :)
iyi de insan ümitsizliğe - melankoliye niye meyyaldir? . .
mazoşistmiyiz acaba ya da neden böyleyiz.:P
dram seviyoruz resmen, damar şarkıların çokça dinlenmesi de bundadır her hal :))
yaşama anlam katmak
26.09.2024 - 07:39varlığımla anlamlanır varlığın..
‘’ben varsam ‘’ en güzeldir, bu günün ve yarının :))
toplumsal özgürlükler
26.09.2024 - 07:38İlk gençlik çağlarında hoşlandığı kızın ( erkeğin ) karşısında otururken , konuşurken, yemek yerken....
eli ayağı dolaşan neslin son temsilcisileriyiz her hal..
oysa yeni jenerasyon böyle mi ?
rahatlar, etraftakileri rahatsız edecek kadar rahatlar..
her ikisi de tamamen doğru değil gibime geliyor.. dozu tutturmak mühim mesele :Pp
kaybetmekten korkmak
26.09.2024 - 07:36bir de "kaybetmekten korkmamak" var.
Böylesi aslında daha özgüven ve huzur verici olanı ,ya da deli cesaretidir belki..
Kaybetmek mi ?
ne gam!
yitip tükenmiyor muyuz zaten.
izahtan vâreste
26.09.2024 - 07:33iki kapılı bir handa gidiyoruz ya gündüz gece..
akıl sınırlarını zorlayan bir tutkuyla, kabına sığmayan bir derya olup , güneşe aşık adımlarla yürümeli insan..
hayatta her şey olabilir de özellikle kalplerimize girip yerleşenlere
bir mücevher özeniyle focus yapmamız gerekmez mi :)
hem denizlerin dalgalanmadan durulmayacağı izahtan vareste değil mi..
tıpkı gönüllerin, hüzünden sonra huzura iltica etmesi gibi :)
misyon üstlenmek
26.09.2024 - 07:32‘’ kendini aşma’’ gayretin azımsanmayacak bir şey olsa da bu çaban egonla girdiği her savaşı kaybediyor :)))
özgüvenini ezecek birine ihtiyacın olduğunu duydum da geldim :)
ee benim de yeryüzündeki misyonum bu işte :P
Güzel Günler Göreceğiz
26.09.2024 - 07:31hee rüyalarda buRuşalım :))
nefs i levvâme
26.09.2024 - 07:29ancak ilim ve takva cihetinden bizden üstün olanlara gıpta ile bakmak lazım gelir.
onlar gibi olabilmek için amel eylemek,
bu mümkün olamıyorsa en azından bunu arzulamak icab eder.
hayat seviyesi (çok geniş anlamı ile düşünülmelidir) cihetinden de bizden geri olanları
akıldan uzak tutmamak elzem olup, onların mütevziliği rehberimiz olmalıdır.
nefesimize verdiğimiz 'leziz şekerler' geçici haz verip, tatmin duygusu sağlasa bile, aslında baltayı dizimize vurmaktan ibaret değilmidir ,ha dostum :)
Ayrılık da sevdaya dahil
26.09.2024 - 07:26İkiliğin olduğu yerde aşk, aşkın olmadığı yerde vuslat yoktur.
Çöl Mecnun'dan..dağ Ferhat'tan..Kerem ateşten.. Aslı külden..
Gül bülbülden.. ve gam gönülden ne zaman ayrıldı ki...
Yusuf Züleyha'dan kaçabilir mi
Tek kanatla uçabilir mi turnalar
Aklın anahtarı açabilir mi sevdanın kapısını
Ve sen, denize ulaşmayan kaç ırmak gördün ki :)
ne zaman mutlu olunur?
23.09.2024 - 11:29hemen şimdi, şu an..
zira şimdi, bir ‘’dünya ‘’ sığıyor sevincime :)
mektup
23.09.2024 - 11:27hep ben miyim, o yaramaz çocuk tiplemesi, durduğu yerde suç işleyen..
dilime kement atma zamanı mı geldi..yoksa gözlerimi kapatma zamanı mı her duyarsızlığa...
böyle mi sukûn bulur içimdeki tsunamiler acaba..
içinde ne olduğu belirsiz bir arzunun hevesiyle koştum karanlıkta..
daha yolun başında, yorulduğumu hissettim anlamsızlığa..
tebessümlerimi / hoş görümü bıraktım artık, sam yeli altındaki bir kaldırım taşına..
lakin
23.09.2024 - 11:22zaten her şeyi bir araya getirmek zorunda değildin bana kalırsa..
ve lakin aşk aldırmaz.. işi bu çünkü ,hatta bunlar olmadan aşk olmaz :)
hem ben şiir yazmayı bilmem ama iddialı bir uçucuyumdur..
uçkunluğumun müsekkini oldun biraz :)
sırf merakımdan
23.09.2024 - 11:20denklem tiryakileriyiz artık hayatta! birilerini çözmek için..
suda seken hayat
23.09.2024 - 11:19denizin esintisinde ve dalgaların muhteşem dansında kendimi sonsuza dek kaybetmeye razıyım..
ve severim dinlemeyi..
ve okudukça sessizleşmeyi
ve izledikçe şaşırmayı :) Pp
gölgeler
20.09.2024 - 16:30Gönlüm uçmak dilerken semavî ülkelere
Ayağım takılıyor yerdeki gölgelere...
N.F.K.
Beğendiğiniz Filmler
20.09.2024 - 09:42Akıl oyunları: bir insanın idealleri uğruna bıkmadan usanmadan / kararlılıkla
nasıl mücadele edebileceğinin güzel bir örneğidir..
filmin kahramanı John Nash, gösterdiği sıradışı mücadeleyle şizofreni ile birlikte yaşamına devam eder.
ve tarih, akıl hastalığını yine aklıyla yenmesine şahit olur...
ve kendisine buluşlardan dolayı Nobel Ekonomi Ödülü verilir
özlem duymak sevgiliye
20.09.2024 - 09:33İstanbul hala sen-li kokuyor...
iç güzelliği
20.09.2024 - 09:32İman ve güzel ahlaktır. Bunlar yoksa insanın giydirilmiş kütükten bir farkı yoktur.
Nasıl ki her sarı renkli maden altın değilse, her beden de hakiki anlamda insan değildir.
İnsan doğulur ,
Fakat asıl önemli olan insan olarak yaşayıp, insan olarak ölebilmektir...
haklı çıkmak
20.09.2024 - 09:27‘’ muâdilim yoktur benim’’ derdin..
zaman, hep seni haklı çıkarıyor..
ya ben mi?
ne sen sor, ne ben söyleyim ahvâlimi..
serv i âzâde
20.09.2024 - 09:26Bir kalemin gene yol vermiş binbir kelâma
Ebruli dimağın ebeden var ola..
Işıldıyorsun sırça köşk’ün aynasından ziyâde
Gönlüm şimdi hüzünlü bir nümayişten azâde
Espoir-
Alıp başını gitmek
20.09.2024 - 09:25gitmeleri sever, gittiği yerleri değil..
gittiğini sanır..
amaa aslında hep, bir türlü terk edip ‘’ gidemediği ‘’ yerdedir..
Toplam 279 mesaj bulundu