Merhaba diyerek birleşen ellerin elveda diyerek ayrılması acıtır yüreği....!
Dilek/çe....!
Merhaba diyerek birleşen ellerin elveda diyerek ayrılması acıtır yüreği....!
Dilek/çe....!
© Copyright Antoloji.Com 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Antoloji.Com'a aittir. Sitemizde yer alan şiirlerin telif hakları şairlerin kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Şu anda buradasınız:Dilek Karagüzel Pıtırcık Hakkında Yazılanlar Sayfası Antoloji.com
7 Ağustos 2025 Perşembe - 18:55:49
09.02.2020 - 09:06
Hiç yaşanmadı bu hikaye
hiç yaşanmamış bir hikayenin
yollarında karşılaştık seninle
birbirine yabancı
birbirini tanımayan iki ruhtuk önce
ikimizinde göğsünde acımasız yaralar vardı
dokunsak kanayacak
ve asla durmayacaktı
ilk ben dağlamaya başladım yaralarımı senle
sense seyrediyordun uzaktan sevgimi sessizce
öyle an geldi ki sanki uzatsam elimi
sana dokunacak kadar yakındım
ya sen uzattığım elime bir dokunsan
bir avuç küle çevirirdin beni
sana olan susuzluğum giderdi
dudaklarımda ki sensizliğin çatlakları geçer
ve göğsümden güvecin kanatlanıp
sana uçardı...
ama!...
hiç yaşanmadı bu hikaye
hiç yaşanmamış bir hikayenin
yollarında karşılaştık seninle
sadece aynı yola şans eseri girmiştik
karşılıklı geçiyorduk o yol üzerinden
ben sana baktım
sense başını eğip geçip gittin
işte o an anladım
sen sevgiyi arıyordun
bense SENİ
Yüksel ŞEKER
08.02.2020 - 18:34
Bir çerçevem vardı
Hangi yüze tuttuysam bir kenarı kırıldıBir çerçevem vardı
Öyle bir çerçeve ki
İçini dolduracak resmi düşünmek bile
içimi ısıtmaya yeterdiBir çerçeve ki
Kırıldıkça bir köşesi
Yüreğimden biri bir parça söküp atardı
Ve çiğnerdi onu ayaklarının altında
Yoktu hiç ne umudum ne de inancım
Ben bile kalan parçaları savurmuş
Onu
Hoyratça
bir kenara atmıştımSonra bir resim buldum
Bulur bulmaz,
Hoyratlığımdan utanıp
Koşar adım bir şefkatle
Alıp iliştirdim yerli yerine o resmi
Böylesine güzel bir resme
hiç yakışmaz dedim sonra
Her yani kırık
Çerçevemden utandım.(...) !Bir çerçevem vardı
ve
mükemmel bir resmin...
Kırık bir çerçeveyi
utandıracak güzellikte bir resimdin sen.Bir çerçevem vardı en güzel resim !
Gün oldu ki seni buldum ,
Tüm parçalar birbirini tamamladı ...
Resmin öyle güzeldi ki
Utancını alıp çerçevemden
Onu öylesine güzel ettiBir çerçevem var ve bir resmin
Ne kimsenin böyle güzel bir çerçevesi
ne böyle güzel bir resmi varYüreğime asıyorum şimdi
o resmi ve çerçeveyi
Umuyorum,
Um sen de ey en güzel resmim
Hiçbir rüzgar düşüremesin solumdan seni ....
_leamvinneia
08.02.2020 - 18:31
Bırak bu olmazın izinde
Hak bildiğin azabı.!
Üstüne almasan da
Sevinçlerden çaldığın her tebessüm
Birer kabarık hesaptır
Gönlümün
bakkal defterinde ...
_leamvinneia
07.02.2020 - 17:33
Kimse sen değil
06.02.2020 - 20:42
Uzakta olmanın önemi yoktur, yürekten sevenler için..
Bedenlerin payına düşer ayrılık, yüreklere değil..
Gerçek aşkların kaderidir ayrılık..
Asilce gitmelere gebedir sevdalar..
Ama sanma ki,
Gidince bitti yada biter..
Yürekte var olanı, daha var eder ayrılıklar..
Kıymet büyür, sevgi büyür, tutku büyür..
Yürekteki yangının sönmesinin aksine,
İnadına körükler hasret ve özlem..
Sevmelerin en asilcesidir, uzaktan uzağa sevmek..
Dokunamaz ama hissedersin..
Ve bilirsin ki,
O da seni yaşıyor, yaşatıyor sessiz ve asilce..
Her yüreğin harcı değildir, dokunmadan sevmek..
Ve her yüreğin harcı değildir, dokunduğun uğruna ölmek..
O halde günü birlik aşklara inat, yaşatalım yüreğimizde olanı..
Varsın aynı yıldızlar altında olmasın,
Bu sefil varlıklarımız..
Gecenin karanlığına inat,
Aydınlatalım yüreklerimizi umudu yitirmeden..
Küsmek yakışmaz yüreklere..
Bu gece ruhum seninle sevdiğim, her gece olduğu gibi..
Sesimi duymasan da,
Seni ezberlemiş ise bu yürek,
Bil ki,
Senden başkasına hece olmaz bu nefes..
Hadi hisset sıcaklığımı sevdiğim..
Hayalinle de olsa sarıl tenime...
Haksızlık etse de kader bize,
Kadere inat seviyorum seni,
Bu gün yarın son nefesimde...
Bedirhan Almas
06.02.2020 - 20:10
Eğer pişman olur da bir gün dönmek istersen,
Sakın birdenbire gelme.
Dayanamam, gamzelerini karşımda aniden görmeye.
Usul usul çık merdivenleri,
Konu komşuyu telaşa verme.
Ola ki tekrar gideceksen de,
Yıkılışımın enkazından yeni çıkmışken,
Yaralarımı boşu boşuna sevindirme.Eğer pişman olur da bir gün dönmek istersen,
Sakın birdenbire gelme.
Takvimlerimden sensizliği kaldır önce, usul usul.
Kuşlarla haber sal, rüzgarı vekil tayin et yeminine.
Bir daha gitmeyeceğine dair söz ver gözlerimin üzerine.
Bilirim bir tek gözlerime kıyamazsın,
Ki onlar güneşin olup,
Bir ömür sabahlarına doğmaya can atarken böyle.
Söylemesen de hissettir beni sevdiğini.
İki ileri bir geri gitmelerden yoruldum,
Sabitle yüreğindeki yerimi..
Can çalışkan
06.02.2020 - 09:58
Sol yanın acıyorsa sağ çıkmak imkan SIZINMIŞ...
02.02.2020 - 23:46
İyi akşamlar... Güzel bir tanıtım yazısı; Dilek'ce..!
02.02.2020 - 23:41
Her gidiş bir hüznü doğurur
Her gidiş, bir hüznü
Hüzün, yangını
Yangın ise buhranlı günleri doğurur
Yunus Baba
02.02.2020 - 23:20
Adam sen de, yeni bir ateş söndürür başkasının yaktığını,
Yeni bir acıyla hafifler eski bir ağrı,
Başın döndü mü öbür yana döndür başını,
Başkasının güçsüzlüğüyle iyileşir umutsuz keder,
Gözlerine yeni bir zehir bul ki,
Yok etsin ötekinin zehrini.
Demiş biri
01.02.2020 - 15:25
beğeniyorum dizelerini..ve beni bazen en ok düşündüren dizeler onlar..
güçlü ve içe işliyen bir kalemi var.zaman zaman sızlatsada yüreğimi...
01.02.2020 - 15:17
Bir soru
Bazen sessizlikte konuşmakta yetmiyo söylediklerinin anlanmasına.Bu durumda napılır?
Bir şubat ikibinyirmiymiş
01.02.2020 - 15:04
Dahazı var
Olmadı karanlık çöker.
Susuz kalır kirpiklerim.
Bacaklarımda trombosit ilikleri.
Dahası var.
Saçlarının dilimden düşüremediğim bir büyüsü var.
1.80 küsüratlı yürüyen efsun.
Ciğerlerimde seni düşündükçe Anadolu'dan sazlar çalar.
Mesela Adana'dan.
Dahası var.
Körpe kuzuların kıvırcık başını dağıtıp,
Bıraktığın yerde kalan silahın.
Silahlanmanda bile başka bir döngü var.
Saçların kesik, 20'lik dişlerin cebinde.
20'lik dişlerinin dilimden düşüremediğim bir büyüsü var.
Sana dua ettiğim pazartesi.
Çenemi sızlatan bir ırak ağrım var.
Dahası var.
Bir kalem vermişler eline, bir de silah tutuyor olman.
Yeterince büyülü değil bu gece bu karakol.
Korkarım bu soğuğun senden alacağı bir şeyi var.
Uzadıkça uzuyor kollarım.
Sarabilecekken tüm taş köprüleri.
Bu köprülerin dilimden düşüremediğim bir büyüsü var.
Güneşi parça parça toz edip.
Ayı dolaşıyorum ilmek ilmek odalar.
Rüzgarlar eser, tükettiğin oksijen karbon karbon ciğerlerime dolar.
Dudaklarının dilimden düşüremediğim bir büyüsü var.
Dahası var.
Aydınlık içilir mi, bu yollardan geçilir mi?
Sen yoksan kimin için yanıyor bu lambalar?
Dahası var.
Kime şefkat gösterecek kadar yaşlandı bu ağaçlar.
Dizimin dibine çök, miğferinde Anadolu'dan tınılar.
Mesela Adana'dan.
Dizlerinin dibinin dilimden düşüremediğim bir büyüsü var.
Jilet yapraklı peri bacalarına,
Yüksek bir dağın kenarına, baş dönmesiyle ulaşacağımdan.
Eminim ki o dağ başında sana dair bir şeyler var.
Sana dair şeylerin dilimden düşüremediğim bir büyüsü var.
Gel bu toprağı ekelim.
Ağaç büyütelim, bizi yakalamadan jandarmalar.
Dahası var.
Ölecek olmak güç mü?
Hiçbir gerçeği kurcalamıyoruz ölüm kadar.
Yürü buralardan, bu dar geçitten.
Dahası var,
Ölümün dilimden düşüremediğim bir büyüsü var.
Şeyda VURAL
01.02.2020 - 14:15
Aklıma gelensin
Bilmecesi kırmızıydı yüreğinin
Sıradan harfler yetersiz
Öylesine baktım çözümü imkansız
Oysa sen gidendin
Kalana ödetmek ne kadar insafsız
.,,,,
Seviliyordun adsız, arsız, ahsız
Sevmedin biliyorum yalansız
Eski Türk filmleri geçiyor ruhumdan
Siyah ve beyaz
Hep kavuşuyorlardı oysa nedensiz
.,,,,,
Şimdilerde
Çizdiğin en soyut resim benim
Gidemediğin tek yol
Çözmeye uğraşmadığın denklem
Bölme işleminde arta kalan benim
Haritada adı yazılmayan köy
Tarih kitabında adı geçmeyen komutan
Sakladığın en basit giz benim
Hiç içmediğin içki
Kapağını açmadığın kitap benim
.,,,,,
Oysa sen
Tufanlardan sonra ilk aradığım
Solumdan hiç ayırmadığım
Kıyamette bile aklıma gelensin
Sura üflenirken aklımdan gitmeyensin...
Uraz AKIN
31.01.2020 - 00:32
Güçlü kadınlar hiç gitmeyecekmiş gibi sever kalbini kırdığınız zaman ya da sana olan inancını yıktığınız an hiç sevmemiş gibi giderler bu da. kalsın aklınızda.
(dedim)
29.01.2020 - 12:10
Doğma büyüme yedikulelidir aşk
mahkeme duvarı tadında yansır yüzünün soluğu
dikiş atmış gülüşümekoca şehir sızar yanaklarımdan
surlara inatbir şiir düşer...bir şehir borcum olsun sana
bir şiir alacağımvebin aşka kodes olan saçlarınladudaklarından akan müebbetlere inat
sevdim seni..sevmeseydimüç gün yatar çıkardım!
Eşref TONBİL
28.01.2020 - 17:10
Kalanlardan elde değil deyip gidenlere gelsin.
27.01.2020 - 16:30
Emanet yürek
Sana emanet bıraktım yüreğimi,
Ona iyi bak ki
Hayata meydan okuyabilsin
Ben mi?
Ruhunu canıma ekledim ki
Nefes alabileyim.
Göknur ALBASAN
27.01.2020 - 08:42
Yüreğine sağlık kardeşim. Bsdk dilekleriyle...
26.01.2020 - 10:44
Gidemedin
Bakışlarını unutmuşsun suç mahallinde
Masanın üstünde buldular.
Ve aynalı dolabın hemen yanında.
Kapı aralığında kalmış gözlerin,
kirli halıya düşmüş mahmurluğu.
Gözlerime bulaşmış izleri
Oradan buldular seni.Ben ihbar etmedim!
Boş duvarlarda yankılanan sesinden yakaladılar
Perdelere sinmiş kokun ele verdi seni
Şiirlerinden kelepçelediler
Susma hakkını;
şarkılarından yana kullandılar
Mustafa Ali ÇELİK
26.01.2020 - 00:27
Ne zaman anlayacaksınız bazı kadınların paradan çok yüreğe değer verdiğini?
Ne zaman anlayacaksınız bazı kadınların sevgiden önce güveni test ettiğini?
Birini gözü yaşlı bırakırken
birini güldürmek için çabanız takdire şayan.
Ne zaman vazgeçeceksiniz birini
cehennemde bırakırken birine cennet vaat etmeyi? Şunu bilin ki bazı kadınların eyvallahı yoktur. Bir bakışta kitap gibi sizi tepeden tırnağa okur.
Hiç değişmeyeceksiniz değil mi?
O ömürlük aşklar siyah beyaz filmlerde kaldı. Bazı kadınlar vefayı da cefayı da çekecek, her durumda yanınızda duracak kadınlardı; gerçekten güvenebilselerdi, sessizce çekip gitmeyeceklerdi...
Gülten Alp
26.01.2020 - 00:27
Ben öyle herkesi sevmedim.Her seviyorum diyeni de içime buyur etmedim! Sevgim nasip olmaz öyle her yüreğe..!Şimdi kimse Bana kalkıp da 'niye' diye sormasın.. Onun kadar sevebileceğim bir yüreğe denk gelmedim.. Kolay değil sevmek;seven yüreği taşıyabilmek...Bizde yaşamak var yalvarmak asla!! Sevmek var, aldatmak asla! Sevmesini bilmiyorsan sevme sevenede ihanet etme, edeni de asla affetme.. Konuşmak istediklerim kadar sessizim.Lafım mecLise değil sevmeyi bilmeyen yüreklere.Ya sevmeyi öğreneceksin ya da sevilmeyi beklemeyeceksin..!
25.01.2020 - 20:25
Bu yüzdendirki yanında kalamam
Kim derdi ki;
Sana yazılan şiirleri,
Başkasından dinleyeceksin.
Her satırını beğenip,
Aşkın ne güzel diyeceksin.
Kim derdi ki;
Yüreğimden dökülenleri;
Sana başkası okuyacak,
Kalbin yazanı değil de,
Okuyanı duyacak.
Kim derdi ki;
Bu aşkın derdi benim,
Mutluluğu senin olacak,
Hasret bana,
Vuslat sana kalacak.
Beni görmeyen gözün,
Başkasına sevgi ile bakacak.
Bana dönmeyen yüzün,
Başkasına ay gibi parlayacak.
Ah sevgili ah;
Sen ki şiir nedir bilmezdin.
Söz dinlemez,
İlgi alakayı sevmezdin.
Gördün mü şimdi,
Sen de sevenin halini,
Aşk öyle bir şey ki;
Tüketir insanın mecalini.
Bu yüzdendir;
Her ne olursa olsun,
Yanında kalamamam.
Bu yüzdendir;
Düştüğüm yerden kalkamamam.
Celal BAHAR
24.01.2020 - 12:47
BAZI KADINLAR VARDIR….!! Yürüyüşünden tanırsınız..
Onlar hiç bir zaman para için çok çalışmazlar..Kendileri olabilmek için..ayaklarını yere sağlam basabilmek için çok çalışirlar..
Kim, sırtını güvendiği bir omuza yaslama imkanı varken, omuz omuza çarpışmaya ya da sıcacık bir kucakta huzur bulabilecekken kendini ateşlere atmaya gönüllü olur Gördüğünüz o güçlü kadınların kaçı yaradılıştan güçlü, kaçı hayatın içinde tek başına dimdik olmaya mecbur bırakılmıştır acaba?
Onları bir çırpıda tanımak, en kalabalık ortamda bile çok zor değildir. Duruşları farklı, bakışları kendinden emindir. Yüzlerinde hüzünlü bir gülümseme, bazen de tüm acılara inat kahkahaları vardır. Sorumluluk, insana kudretli olma zorunluluğunu da yanında getirir. Hepsinin ortak yanı yorgun ve (d)üzgün kadın olmalarıdır.
Rimellerini silip, saçını başını düzeltip, yüzüne gülümseme maskesini takmakta üzerlerine yoktur. İçinde fırtınalar kopsa da belli etmemek onlar için hayat oyununun en kolay sahnelerindendir. Çünkü provasını en dusunenakiarı bölüm buralardır.
Farklıdır ve her şeyin farkındadırlar bu kadınlar. Kendisine kur yapıldığını, yalan söylenildiğini, kandırılmaya çalışıldığını ve çok sevildiğini anlaması hiç zor değildir. Bilir kimin onu sevip sevmediğini. Değersizliğini hemen fark eder, ardına bakmadan kaçmışlığı çoktur. Artık ne istediğinden çok ne istemediğini daha iyi bilir ve bunu hemen ayırt etmesi de hiç zor olmaz. Bu kadınların en güzel tarafı, sevildiğini hissettikçe güzelleşmeleridir. Sevildikçe sevmeyi çok iyi becerebilir ve hiç kimsenin sevemeyeceği kadar güzel severler. Şefkatleri sıcacıktır.
İyi ki varlar hayatlarımızda.Varlıkları rahatsız etmez ama yoklukları çok rahatsız edicidir. İş hayatının tuttuğunu koparanları,her soruna hızlı çözüm getirenleri ve fedakar annelerdir aynı zamanda.
Bu kadınlar kendilerini güldüren soylu ve ciddi adamları severler, soytarıları değil. En sık duydukları söz “Seni taşıyan erkek zor bulunur”dur. Ağır gelen dürüstlükleri, mertlikleri, kariyerleri, beceriklilikleri ve zekalarının toplam hacmidir oysaki! Güçlü kadınların aklında ve beyninde olabilirsiniz ama kalplerinde hele gözbebeklerinde olabilmeniz güçtür. Vaatlere karınları toktur. Canına okuyanlar çok olduğundan hariçten gazel okuyanlara eyvallahları zerre yoktur.
“Zor kadın” da diğer tanımlamaları… Zor, bir şeyin nasıl olduğunu bilmemektir. Bir erkek için ütü yapmak, bir kadın için tır kullanmak neden daha zordur? Çünkü ne yapacaklarını bilmezler, tecrübeleri yoktur. Zor, bu yüzden ne/nasıl olduğunu bilmemek haline denilir. İşte bu kadınların dünyaları ve dillerini bilen az olduğundan “zor kadın” olarak çıkmıştır adları. Doğru aslında ama tanımda bir kelime eksik… Koca hayatlarını ortaya koyunca “zor hayatlı kadınlar” denilmesi daha hakkaniyetli olur.
Ne kadar zorsa o kadar kırılmıştır, ne kadar ağır başlı ise o kadar hayalleri yıkılmıştır. Yüreklerine mangal demek hafif kalır. Koca bir yanardağ gibidir cesaretleri ve dürüstlükleri. O yüzdendir ya şaklabanlar tarafından sevilmemelerinin nedenleri. Çünkü onlar rol yapanları hemen anlarlar ve oyuna uymaz, oyunun kurallarını öğretirler.
Bu kadınların en sert görünen taraflarının yanında merhametleri koca bir dağ gibidir. İnsan neyin eksikliğine zaaflı ise işte bundandır. Omuzlarından öpülmelidirler, yılların yükünü hafifletmek için. Sevmekten vazgeçmeyi çoktan öğrenmiştir bir kısmı, soğumuştur kalbi. Kırılmaktan, hayal kırıklığına uğramaktan “aşk yok“ derken gözlerini kaçırdığını fark ederseniz, anlarsanız kendisinin bu yalana inanmadığını. İçindeki umudunu söylemeyecek kadar gururludur da, kolay kolay almazlar yüreklerine kimseyi. Varla yok arası duvarları vardır. Yaş onlar için sadece bir sayıdır. Çoğu yetmiş yaşına üç kere gidip gelmiştir. Yalnızlığın asaletine inanarak avuturlar kendilerini. Mutlu aileleri gördükçe içlerinin sızladığını hissedemezsiniz. Gülümseyerek bakar aşık çiftlere, içinden dua ettiğini bilemezsiniz!
Bu kadınları üzebilirsiniz ama yıkamazsınız. O bilir ne zaman gideceğini, ne kadar kalacağını. Sorsan bu kadınlara güçlü olmayı sen mi istedin diye? “Pamuklara sarılmış mutlu kadın olmak varken, deli misin sen neden isteyeyim?” diye gülümser ve ardına bakmadan gider. Karışır kalabalığın içindeki yalnızlığına.
Alıntı
Toplam 1368 mesaj bulundu