Ali Tekmil Adlı Antoloji.com Üyesinin Şair v ...

Bin Acıya Kiracı

hey günler kara günler
fersiz kanatsız günler
ne çember çıkarır yoluma
ne çocuk
göğünün de ayakları küt
gelip de tavlamaz toprağı
bir buluta gelinlik giydiremem ya
gözlerim de kurur gönüllerim de

hey günler kara günler
susuz soluksuz günler
yedi kat ağrının içinde
' ...

Kökmaviye Güzelleme

şarkılar okula dokununca
çocuklar Lorca'ya varır
büyür harfler seksen renge boyanır
patlar tohum sürer ışkın
sınıflara dağılır

yüzlerden yüzlere gülmeye az kalmıştır
binlerden düş atına binmeye az
mutluluk bu
yeryüzüne sağılır

düşbulut okula sokulunca
ağrıdan acı ...

Akrostiş

Üzüme varıyor elim, ateş suyuna
Verili gülüş, kavi kanatlar, güvercin yörüngesi
Ekleme ömür diyorum; giz’den gelen sevgili
Raconu da kisvesi de kendisi
Cemal’i soruyoruz: “ Uçurumda Açan “
İçinde bin sevdanın bir ömür demlendiği
Ne yanıma yetişse: “ Beni Öp Sonra Doğur Beni “
“ Ka ...

Çağla Gözlüm Gelmezim


Bademler çiçek açmış Datça’da
ne iyi
Can Irmağı kıyısında tan çiçekleri
bugün bayram çocuklara şiirler ikram edip
Datça’ya uçurtmalar kaldıracağım
hepisinin dümeninde ben

El yapımı mutluluk nedir
bilmiyordur belki Datça’nın yeli
öğreteceğim
ben o kanatları eller ...

Gönül Tellerindeyiz

gözlerimi diktim kayaya
geçti öte yana yangınım
Metin’i Asım’ı Uğur’u doldurmuştum içine
Behçet’i Muammer’i Hasret’i
ateşim dost ötüşlüydü
kardeşlik işlemeli
bir umarsız hastanın üstüne doğan
iyicil güneşler gibi vericiydi

bir otel yürüdü üstüme ordan
temmuzlardan i ...

Kartviziti Kapari

gebre otu diyorlar
tohum tomurcuk
en çok da komşu çocukları sevindiriyor
sabah çocuklardan önce kalkıyor
ilk o sıkıyor güneşin yanağını
sonra yoksulların çatlak elleri

karşı duvar safi beton
taş üstünde taş
herkes biliyor
fizik var kimya var bir de anatomi
bir tek o ...

Kal İstersen

geldin
bir etek dolusu uyumamışlık
saçlarından sızan
okunamayan suskunluk da girdi içeri
anladım
gecenin ' ce ' halisin
gündüzün ' düz ' ayaklarına yakışmıyor gelişin
yine de bir basamak vardır eteğinden yukarı
soluğumu değdirmek için kokuna

bakma
ben herşeyle avunurum
b ...

Kar

kara bak
kara
kar
soluma yakışan
en geniş yara

hançer
ayrılık doğrar ikindilere
akşamlara uzak özlemler
ki ağzında taşır
soğuk ölümlerin yuvasını
kuluçkaya yatar öfkemin gülü
bir kulaçta yıkıverecekken evreni yere
ağır acı selamlar yakar göğümü

kar
kınına sığmayan ağu
burad ...

Ne Antika Martıymışsın!

Sığacık Koyu’nda tepeye
İki şişe şarap diktim
Delirmiş gözleriyle iki martı
Gerilip gerilip kızıl ateşler yağdırdılar
Şişelerimi vuramadılar

De be üstad
Şu antik denizlerin martıları
Ne antika oluyor!

Ali Tekmil / 13.05.2006-Urla

Kimsenin eli yeterince ele ...

Aşktan Başka Ne Var ki?

Çözüm
Zamanın taç yaprağında gizlidir
Zaman her aşka göbeğinden takılır
Aşklar yaşandıkça çiçek
Sulandıkça kök
Solundukça gökyüzü gibi dağılır alnımıza

Derler ki:
Aşk neye yarar?
Bilirim ben:
Her yolun bileti aşkla kesilir
Ve her menzilin yaşmağı çöz ...

Su;içrektir, içerilidir ve her zaman da tin yörüngesindedir. İnsani, gölgeli, ay ve güneş eklemeli ve açık ebruli. Geçtiği yerlerde safi sezgi, çağrışım ve çok katlı imge izleri...Şiirle...

İlkyaz'ın Sonsuzuna!

korkunun krallığı da yıkılır
suyun bebek haline döner insanın yüzü
günah için bir kurşun kalem bile değmemiş
yeni doğan masumluğuna

Orta'nın Doğu'sunda döner hesap
Irak'ın yakınında döner
bakışlar, tatlı düşlerin gönderinde
bir yanıp bir söner

bir kararla ...

Eylül:Güz'lü Yörünge

eylül;
bir tomurcuk dil içinde çürüme.

bir sarıya el edip
kırmızıya serilme.

eylül;
serin bir poyrazla vitesi boşa alıp
zemheri sırtlarından
hamsin hamsin yürüme.

hüzünlü yüzler yörüngesi;
elimi uzatan da ben, tutan da
bütün düşük kur'alarda kısa'yı çekmişi ...

Bütün Güzellikler Hep Yaşamalı

Her güzellik kalmalı yarına:
Yeşilin sararması sonbaharda,
İlk yazda kendini doğurması,kalmalı.
Göknarın,ladinin,kızılçamın,
Toros yellerinde saç taraması,
Kızılırmak boylarında söğüdün,
Kavakla salınması,kalmalı.

Her güzellik kalmalı yarına:
Toprağın yağm ...

Gönül Tellerindeyiz

gözlerimi diktim kayaya
geçti öte yana yangınım
Metin’i Asım’ı Uğur’u doldurmuştum içine
Behçet’i Muammer’i Hasret’i
ateşim dost ötüşlüydü
kardeşlik işlemeli
bir umarsız hastanın üstüne doğan
iyicil güneşler gibi vericiydi

bir otel yürüdü üstüme ordan
temmuzlardan i ...

Akrostiş

Üzüme varıyor elim, ateş suyuna
Verili gülüş, kavi kanatlar, güvercin yörüngesi
Ekleme ömür diyorum; giz’den gelen sevgili
Raconu da kisvesi de kendisi
Cemal’i soruyoruz: “ Uçurumda Açan “
İçinde bin sevdanın bir ömür demlendiği
Ne yanıma yetişse: “ Beni Öp Sonra Doğur Beni “
“ Ka ...

Deli Defteri

bahardır
bir söğüt çeker dalını
bin ötüşlü bülbül olsan
içeri almaz kanatlarını
düşüp kalırsın önünde
perde kapanır.

bahardır
bir papatya kaçırır gözlerini
suskunluğu bölemezsin ikiye üçe
biner biner birikir dallarında bademin
gizlerin kapağı örtülü kalır
perde kapanır.
...

Şöyle demiştim:

DİL

sözün kulağı yok ki çekesin
bakıyor kral çıplak duramıyor söylüyor
çürük yumurta dolduruyor folluğu
dil çürük
ekmek yanıyor fırında
dil yanık
gözyaşı olup akıyor zaman
beklenen gelmiyor
dil özlem
sevişmelere tutuluyor akşam
dilin rengi şehvet

dil b ...

Her türlü dönüşmenin orta yerinde; çelişki, çatışma. Berikinin hemen ötesi,öteki.Eskinin terekesini giz ucuyla kaldıran 'yeni'.Yoksa, tohum toprağını yeni bir yaşam için 'teper miydi?'

Sevindim şiirinize. Şiir selamı.

Her Çocuğa Bir Mavi

küçüğüm
hadi gel yanıma
gel de koltuğunun altına bir deniz
kirpiğinin üstüne bir fener kondurayım
cebine de çakıl taşları / istersen
tarihi sorarsın arasıra
iyi tanırlar onlar kahramanları
bolca da çocuk zamanı koyayım ıslığına
ıslığın serin tutar dil uçlarını ...

Kal İstersen

geldin
bir etek dolusu uyumamışlık
saçlarından sızan
okunamayan suskunluk da girdi içeri
anladım
gecenin ' ce ' halisin
gündüzün ' düz ' ayaklarına yakışmıyor gelişin
yine de bir basamak vardır eteğinden yukarı
soluğumu değdirmek için kokuna

bakma
ben herşeyle avunurum
b ...

Şair Dediğin

şair dediğin kuşlar kondurmalı elime
sevgili gülüşünden yağmur kanatlı
bir güneş doğurmalı güvercinlerden
gagaları çocuk şakadan aklı

şair dediğin gelincikler gezdirmeli şubat içinde
bellerden sarılmalar yapmalı etekleri zil
bir ay çıkarmalı acılardan
geceleri yakamoz ...

Necati Cumalı Şiirinde Urla

Urla’da yaşıyor olmak, Urla’da yaşarken sanatla, edebiyatla uğraşmak; onun gidişinin yanına Urla’nın gidişini de katarak yürümek; daha önce aynı yazgıya uğramış olanlarla buluşmak, tanışmak gibi bir şey… Bugün şurada bunları konuşurken bana öyle geliyor ki: Cumalı da a ...

Necati Cumalı Anma Günü Konuşması

Kahvaltı biteli epey oluyor. Kahve de öyle… Yazacağı yeni oyunundan çekip alıyor düşüncesinin ellerini, yeni şiirinin kalp atışları üzerine koyuyor. (Bahçede, dostlarının ayak sesleri…) Ultrason tamam: Nur topu gibi bir şiirimiz olacak: Tıpırtılarından belli…

...