Kelimeler geliyor dilime,
Ta gönülden kopan,derinlerden gelen
Söylemek de var aklımda,var da;
Kifayetsiz kalıyor kelimeler,
Yetmiyor anlatmaya gücü
Tıkanıyor,düğümleniyor kelimeler
Bedenim öyle bir yerde ki
Asya’yı Avrupa’ya bağlıyor
Ruhum öyle bir yerde ki
Cenneti cehenneme bağlıyor
Sensizim,cehennemdeyim
Sen geliyorsun cennet seriliyor ayaklarıma
Özlemini büyütüyorum içimde,
Sana bir adım da olsa yaklaşabilmenin sevinciyle
Kalp çarpıntılarımı hissediyorum her gözümü kapatışımda,
Her kendimle baş başa kalışımda
Kendimle baş başa kalışımda diyorum;
Sanma ki sensiz bir an
Gökyüzü,yıldızlar,ay dinleyin;
Şaşırın sevdamın büyüklüğüne
Kıskanın;
Ruhumu,benliğimi saran deli sevdayı
Ve sen güneşim,
Senin için şahit olur
Bir illet var ki,
Kalpleri kırar,sevdaları yıpratır
Bir illet var ki
Araları açar,uçurum misali
Soğutur kalpleri
Karlı havada bora misali
Gözlerinden çıktım yola,
Hedef seçtim engin denizleri
Elbet bulurum sonunu,
Enginlere sığmayan uçsuz bucaksız denizin
Gözlerinden çıktım yola,
Güneş batıya doğru ilerlemekte,
Bense seyre dalıp umutları uğurlamakta
Batan güneş gömüyor umudu,
Yitiyor inancım
Kalmıyor bildiğim tatlar,
Vermiyor hiçbir şey haz
Hayatın gerçekleri ile karşılaşmak
Acı veriyor bazı,bazı
Derdinden anlamaz bir hayat
Süre gelen...
Bir dal papatya ile gülebilecekken,
Zulmü yaşıyoruz
Seneler önce iki fidan diktim bahçeye
Onca zaman sonra öğrendim ki
Aşk büyütmüşler aralarında;
Habersiz,gizliden
Her su verişimde daha bir hevesle uzamışlar,büyümüşler
Nedenini sonra anladım
Bir dalga vurdu sahile,
Üzgün görünüyordu ve de yorgun
Sordum;
Nedir derdin?
Uzaklardan geliyorum,
Çok uzaklardan
esintili bir yerin akşamından tanışıyor muyuz...