Ulan Allahsız;
Allah çağırdı da kırk bahane
bulup; varmadım huzura.
sen bir gel desen;
açardım gonca gibi kapında.
görmedim ömrümde bir lahza olsun bahtiyarlık
Sarı güllerden mi boyası sırma saçın
hep bir ayrılık korkarsın
seviyorum demek mi lazım illa
Seviyorum! işte beni anlasana
Bir yaz günü sonbahar rüzgarında
Ay bir güneş öbür yanımda bana eşlik ediyor.
Gidiyorum dediysem canım bedenimden bahsediyorum.
Zira aklımı senden bir adım öteye taşıyamıyorum.
Ay dertli, sanki tüm gece uykusuzlara yoldaşlık etmiş
Mevsimlerden sonbahar
Sulak bir yerdeyim.
Öylece yürüyorum dökülen yaprakların arasında
Yapraklar durmadan dökülüyor dallarından,
Sensiz geçen geceleri hatırlatıyor.
Bazen özlersin geçmişini, hiç eskimeyenleri.
Gözlersin yollarını bazen gözlerini.
Ağlarsın gelene bazense gelmeyene.
Bazen söversin şansına şahsına.
Özlersin gençliğini ve bitmeyen sevdaları.
Ben Attilâ ilhan değilim.
Hele sana mecbur, hiç değilim
Ama sen de Aysel değilsin
Ne olur hiç gitme başımdan
Ama sen Aysel değilsin.
Bülbül, kırık kanadına bakmadan su taşıdı
Gül goncaya durunca soluklanmak için kondu dalına gülün bülbül.
Gülün ilk yaptığı, bülbülün kırık kanadına vurmak oldu dikeni
Gün oldu hafta oldu, gayri bu yürek dayanmaz oldu.
Şu sendeki sükût, bendeki yürekte bir kaya oldu.
Ya eyle de yaşat beni; kabul-u cennet-i âlânda
Ya da, at da yak ; cehennemde derin ıssız bir çukurda.
Çıktım artık ruhlar katına
Dünyalıkta gözüm yok ama
Kahrım, yaşanmadan geçen yıllara, yıllara, yıllara....
Bundan sonra hanem bir su kenarında
Gönlüm ak takkeli ulu dağlarda, dağlarda, dağlarda...
Bir şiir yazdım sana bu gece
Okusan sanırsın bu bir bilmece
Konuştum seninle kendi kendime
Bilmezsin yalnız sen varsın gönlümde
Ne olur lütfeyle bir kez daha gülümse
Anlamam nasıl ? yakarsın beni bir gülüşle




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!