Üç Noktalık Düşünce ve Bir Ünlem

Kayıp gider akıl
Olanlarla olacaklara karışır
Şimdiyi bile yaşayamazsın
Çöküntünün tozları arasında
Geleceğe dair tasarılarsa gülüm
Üç noktalık düşünce ve bir ünlem

Akıl çıkmış selim iradeden
Eksenler
Uzayda aykırı üç doğru
Ötesi olur mu hiç
Adını koyalım haydi
Şu halde yer küre
Ne bana kalacak ne sana

Ne de ötekileşenlerine dünyanın
Şu anlatılanlar
Hepsi serseri her biri pislik bir düzenin eseri gülüm
Üç noktalık düşünce ve bir ünlem

Kızıl çamurlar zifos
Yurtluklar Tuna'dan Karadeniz’e uzanan

Utanç yolunda ve adı belli bir savaş
Para hırsının acımazlığı işte böyle yavaş yavaş
Yırtılmış kutupların arı namusu
Buz dağları homurdanırken insan okyanuslarına
Gulfstream’da sorunlar çözümsüz ve tuhaf tanılar
Öyküler kulaklarda
Yağmurlarla dans edilirdi aylarca
Boy başak ekinler bereketliydi evler ocaklar
Özlem duyulurdu yeminle güneşli günlere
Öyleydi hani öyleydi dünyanın düzeni
Sağanakların hıncı paylarken insanlığı gülüm
Suç da belli suçlu da…
Üç noktalık düşünce ve bir ünlem

Petrol karası yer yutarken suları
Çokça canlının son yaşamları
Bir yerlerde füze rampaları
Hedef dünya dışı değil
Dünya içi yaşantıları gülüm
Üç noktalık düşünce ve bir ünlem

Sokrates’ten peygamberlere
Hallac-ı Mansur’dan Şey Bedrettin’e
Damlar koğuşlar niye doludur
Buysa gidişat
Malını satacak insanı arama boşuna
Ne petrol ne atıklar ne de füzelerle bulunur gülüm

Üç noktalık düşünce ve bir ünlem

Varılmak gerekirse sonuca
Sayılır mı hiç noktalar
Ve sayısız nokta ile bir de düz noktalı çizgi gülüm
Birazcık insanca düşününce

17 ekim 2010 Denizli