TURUNCU ŞİİRLERİ

Bir sabah kalktığında adın artık Kamil değil derlerse
Şaşırmayacaksın
Değişimden feyz alacaksın
Düşünmek gereksiz bir yüktür
Beynindeki bu yükten kurtulacaksın
Maviye turuncu diyeceksin mesela
Yeşile de Mualla
..

Turuncu Tren

Güneşte gülüp
Yağmurda ağlamak
Kolaydı...
Düzenin çocuğuydun sen!
Uslu
..

Bulut bulut bulutların arasında o mavilikte
ve kızıllıkta

ufukta bir söylenti
turuncu
rengiymiş aşkın

..

1.
yalnızlık
olsa olsa bir tipi
gecenin yakasında

oysa güneşin
yakası yok
..

Gül açınca
Tomurcukluktan çıkar
Bütün rengi ortada
Etrafa kokularını saçar

Suskun insan
Tomurcuk gibidir sanki
..

Bulutlar sen yağarken toprak sen ekiliyor
Ve lodosla İstanbul sırılsıklam yâr, sızı...
Hayalin adım başı önüme dikiliyor
Ağır abla pozuna bürünmüş külhan-kızı.


Salacak sahilini döverken dev dalgalar,
..

Neredeyse sabah oluyor secdeye durdu yürekler
bir yerde yanık kokulu kalpler
bir yerde küllenmiş ateş var

Peki senden ne haber?
Okyanustan, su mu taşırsın yüreğinle
güneşten turuncu sevdalar mı toplarsın
..

Garip hasret ile soruyor size
Nasıldır havası bizim illerin
Halk akın etti mi dağa denize
Başkadır safası bizim illerin.

Geldi mi leylekler, göçmen kuşları
Çiçek m'açtı her yer, kaya başları
..

Turuncu sonbaharları sevdim ben,
Akan hayata inat, ille de sonbahar dedim
Baharlar, söylendikçe şarkılarda
Dökülmüş yaprakların üzerinde yürüdüm,
Ağaçlar arasında, yol boyu

Benim ilk baharım, sonbahardı
..

Başımın üstüne bir kubbe inmiş,
Ortası semada, kenarı yerde.
Geceyi süsleyen kandiller sönmüş,
Mehtapla aramda kurşundan perde.

Gizliden gizliye devasa eller,
Minicik pamuklar serpiyor yere.
..

Sesimde bir tek ben varım
Tenimde,
dudaklarımda
üç günlük çoraplarımda
dağınık çarşaflarımda
yan yatmış kitaplarımda
aykırı sancılarımda
..

Bir arkadaşa bakıp
çıkılacak sıklıkta
ve
hızlılıkta yaşanılır
olmuştu aşk,
şuursuzca bir tutkunun
esareti soluk benizlerde,
..

güneş doğuyordu gecenin üstüne
ve loş hayallrim fısıldıyordu kukağıma yalnızlığımı.
ellerimle çiziyordum çok uzaklardan yolu
ne yazık; gelmiyordun...

ve böylece sürüp gitti günlerim
gecelerim.
..

Sonbaharın dökülen yaprakları sarı sarı
Tüm yeşiller kaybolmuş hüzün dolu
Yürürüm sensizliklerimde,sessizliklerimde
Sarıverir benliğimi turuncu
Dallarında tomurcuk var ağacımın
Yeni emekleyen bebek gibi
Sevimin penceresi açık
..

Aslı istedi diye...

seni özledikçe içimde bir serçe çırpınıyor
yoruluyorum avuçlarımda o turuncu yıldızı saklamaktan
bir kayık alıyor beni her gece rüyamda
senin tenha kıyılarına götürüyor
üşüyorum oralarda
..

Uzun bir günün ardından
Yüreğimde senden kalanlarımla
Evimin kapısını açtım.
Yalnızlığıma açılan bir tünel gibiydi.
Sensizliğin garip kokusu sinmişti
Evimin her bir köşesine.
Pencereme vuran, günün son ışıkları
..

Hangi cehennemden geldi bu şiir aklıma,
Alfabenin turkuaz saati gece,
Öyle de unutmuştum ki
Asırlardır şarabı Hayyam'dan bildiğimizi
Turuncu gevşedi şimdi sana koynum,
Geleceksen yüreğin olsun.

..

yeniden doğasım var hayata
az biraz sancıyla
annemi babamı sevindirmek
yanında yaşamımdan bir yaş daha almak
bir tur daha dünya etrafında

yenilenmek
..

Yine sabahı ediyor gözlerim,yine sensizim işte
Kahretsin bu zindan geceleri
Neden, neden hep mavi değil gökyüzü..
Seni hep mavide andım
Ve seni hep mavide sevdim...

İçim öyle hüzün dolu ki,
..

hiç vazgeçemem derdimden
hani herkesi aldatan sevgiden
duyarsız gönül gözü içten
bahardan uzak kentinden
uyuyan yanardağ birden
alevini taşırdı birden
gitmek isterim peşinden
..