Seni tanıdığımda
Suskun kuşların ötüşünü dinliyordum
Çiçekler açıyordu gönlümde
Şimdi hüzünlendi gece ve gündüz
Gittin bırakıp acımadan
Artık
Gökyüzü çöktü bak yine yere
Göz bakar derinlere
Bedende fer soğuk
Rüzgâr suskun, bulutlar bakire
Şimşekler beklemede.
Meçhûl bir yerinden başlayıp da Ağrı’nın
Yürüdük eteklerine Tanrı Dağı’nın
Orada büyüdük, geliştik, serpildik
Efendisi olduk arz insanının
Her şarkıya hüznümden katarken
Geceler boğazıma dolanır
Sabırsız ilmikler idam sehpalarında
Cellatlar her seveni ben sanır
Gün gelir biter misafirlik
Zaman dolar
Gonca iken açan güller
Bir şafak vakti belki
Güneşin ışıklarında solar.
Güneşe âşıktı sümbül
Her sabah hasretiyle uyanıp gözlerini dikerdi gökyüzüne
Sıcaklığını beklerdi deli karanlıklarda
Yalnızlığınca umut doluydu gönlü
Hasret doluydu
Vuslat kaynardı gözlerinde
Ağlayasım Var
Şarkılar saplanır yüreğime
Beynimde kan kızılı damlalar
Siperine yatmışım lacivert gecenin
Gözlerim doğuda
Noksanlar var hayatımızda
Tatmin olmayı bilmez
Ne kadar doldurursanız doldurun
Bir yeri var ki
Sebepsizdir hiç dolmaz
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!