BAZEN,
Hep bazen diye başlar dizeler..
Bazen, çok yaşamışlığın imgesimidir.? ,
Yoksa, olmasını istediklerinin ön koşulumu..
Bazen, o duyguları yaşarkenki,
Yoruldummu ne.?
Hani o akşamların derinliklerindeki,
pembelere, mavilere bakasım gelemiyor..
Yarın olsunda yeryüzünün,
görebildiğim en uzağından kopan güneşin,
Artık sana,
Aldığım bir kitabı,
Paketletmeyecek kadar
Yakın hissediyorum kendimi.
Aldığım kitabı bile paylaşabiliyoruz..
Kimi yer, kimi yiyemez de,
huzuru arar insan o sofralarda..
Ha sokak diplerinde buldukları
kuru ekmeğin zevkini,
sıcacık bir çorbanın,
es geçilmişliklerini,
TİYATORA
İlkokul beşti ve ben tiyatrocu olmuştum.
Spor sergide Maçka stüdyolarında,
Çocuk saati sanatçısı olmuştum..
Bir gün batımında yorgun gözlerin meditasyonu.
Ve gecesinde,
Mum alevinde yenen çok özel bir yemek,
Bir anıyı çerçevelemek için patlayan bir flaş,
Müziğin ritmine uygun yanıp sönen lambalar,
Yeşermek için avucunu gökyüzüne açmış bitkiler,
Yaşamın renkleri ne renk?
Rubi’nin kübündekiler gibimi yoksa..
Hepsini bir araya getirip,
Kübü oluşturmakmı yoksa.
Altı köşe oluşacak,
İki gözüm vardıya,
Bir tanesi buğulu..
Beğenilen cinsten değil.
Yarı perdeli, görmesin diye..
Yaşadıklarının yarısı içinmi,?
Bundan sonrası içinmi..?
Uzaklardan gelir,
Delilenmiş deli rüzgarın sükun halleri.
Ve daha önce önüne ne geçtiyse,
Yıkıp yakıp perişan eden,
O rüzgar az sonra,
Dinginleşmeye, ta
Özledim sanki,
Dimitri abinin kayıkhanedeki
motor kokularından çıkan
benzin kokularını.
Yırtık pırtık kotları,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!