islahiyenin bir dağköyünde gözümü dünyaya açtım ilk orta ve lise yıllarım adana da geçti ilk şiiri mi 2004 yılında yazdım.
Karanlık, ürpertiyorsa seni
Unutma, ateş içinde
Aç gönül gözlerini
Aydınlansın yollar.
Yanmaktan hiç korktum mu?
Bilinmezlik içinde bir bilinen var.
İklimler değişirken tabiatta,
Bir çiçek gibi susadım ,sana.
İnceden inceye sızılarım ,sana.
Razıyım düşecek tek ,damlana.
Giderken, sen
Kal! Diyemedim sana, ben!
Son kez bir cesaret ile gözlerine baktım
İçimden haykırdım
Ama sen duymadın.
Yürüdüm, ağır ağır
Fırtına beter esiyor
akşam akşam
Ta! ilerde, göklerde, martılar uçuşuyor
akşam akşam
Masam da bir kitap
İçinde kurumuş bir dağ sümbülü
Şiir yazmak
Okyanusun derinlerine bırakılan
Bir elmas parçası gibidir
Denk gelmek lazım
Anlamak ve keşfetmek için
Şiir yazmak
Cennet kokulu yar..!
Dün gece, Nisan'ın ilk yağmuru
Kirpiklerime dokundu
Sen bilirsin.
Beni ateşler aldı
Her yanım titredi
Dar vakitlere sığmaz duygularım.
Ufuklar da bekler, kurtlarım.
Yolumuz çetin, olsun sırtlarım.
Güneş bir sabah doğacak, gözlerinden.
Umutlar yeşerecek, yüreğinden.
Kapladı yine istanbulu kara bulutlar
Benim için aşk koskoca Kainatta
Bir mum ışığı kadar umudun adıdır.
Seni ilk gördüğüm de yüreğim de yanan mumun
İs leri kaplasa da geçen zamanlarda, bedenimi
Ruhum izini bilir şaşırmaz menzilini
Bazen buruk bir tat verse de hayat bana
Gönül muhabbetini sessizce sürdürürken
Ömür eritir o mahur bakislarin
Zaman ,akan bir nehir e dönerken
Derin bir yalnızlığın içinde son bulur hüzün
Ellerin ellerime değince ..!




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!