Kaç bahar geçti sensiz sayamadın saymadın
Yıllar yılı özleme gark eyledin vefasız
Her lahza yıllarımı yedin yine doymadın
Önce söz verip sonra çark eyledin vefasız
Eteğine doldurup keder denen taşları
Medeniyet çağdaşlık buysa eğer yok olsun
Utanırım kendimden çocukları görünce
Herkes bir şeyler yapsın az ve yahut çok olsun
Yardım edelim yardım yavrucaklar kurtulsun
Ya köprü altlarında Ya sokak başlarında
Şehit kanlarıyla sulanmış yurtta
Kuyular kazanı kahreyle ya RAB.!
İtler rahat durmaz suç var mı kurt ta
Huzuru bozanı kahreyle ya RAB.!
Bölücülük yapıp nutuk atarak
Bir sen ol bir ben olayım
Hadi gel kurban olayım
Deniz çizelim uçsuz bucaksız
Ortasında adacıklar
Toplansın gelsin çocuklar
Kelebekler
Bir Millet düşün ki öze yabancı
Yüreklerde yanan köze yabancı
Türküler kaybolmuş söze yabancı
Sazlarda akort yok tel leylim leylim.
Tomurcuk kurumuş gözyaşı dökmüş
Nurullah hocam yine nice güzellik dermiş
Vuslat bahçelerinden gonca güller göndermiş.
Okuyunca kalemler döküverdi nameler
Biraz olsun kayboldu dünyalık hengameler.
Nurullah Özkılıç selam göndermiş
Aldım selamını başım üstüne
Nice güzel eser harmana sermiş
Topladım ve sardım döşüm üstüne.
Öyle sıcaktı ki misler kokulu
Sokaklar doldu hırsız
Sohbetler oldu nursuz
Gidişattan habersiz
Toplumda olana bak
İdeal yok baş güdük
Sen yaşa sen yaşa ben öldüm artık
Sen oyna sen oyna yoruldum artık
Kader kurşunuyla vuruldum artık
Oyun senin olsun aşk senin olsun.
Senin sevgin artık çalışmaz bana
Destan demek doğru mu, destanların ötesi
Tarihlere sığmayan tarihin, şanlı sesi
İçimizi ısıtan bir gurur abidesi
İstiklale düğümü çözene selam olsun.
Yokluk diz boyu yokluk, aş nerde, yemek nerde
Turgay Bey,
Kalemine gönlüne sağlık. Şiirlerini çok beğendim. Tarzımız uyuşuyor. Selamlar... Saygılar...