Zamanın bir yerinde saklıyor umut seni
Ben vuslata ayarlı saatin yorgunuyum
Hayallere sarıyor tüm soyut somut seni
Ben gözleri yollarda kalmanın durgunuyum.
Uykuyu yırtan rüyam, kabus artığı özüm
Ruhum daracık bir kafesin içinde
Günden güne daha da sıkışmakta...
Nedir bu akıbeti muamma her haberi,
Acı algılamak?
Nedir, anne karnını sonsuz uzantılara sahip sanırken,
Koskocaman dünyaya sığamamak?
Kırık bir düşün bitap varlığına yas tuttum
Titreşen iki damla gözyaşımı kuruttum
Cinnetin eşiğinden uçurumu ölçerken
Boğazımda bir yumru ateş parçası yuttum.
Hayat, kartları açık oynadığım bir kumar
Güz deminde ılıman yağ üstüne
Salkım söğüt kurusu gözleri,yoldadır şimdi kelimelerin
Manadan içeri,idrakı koşul saydığı bir yolculuk lazım insana
Yığınla dökülenler gökten,yerde birikenler
Sığmayı nasıl başarmış,yahut bütünleşmiş parseliyle?
Soğumuyor sinemde alevin harareti
Vahşi bir çatışmada sis dumana akıyor.
Hangi taraftan baksam gözlerimi yakıyor
Kanlı davalar gibi yer ve gök husumeti.
....Dağın aşk oyuğuna atalım kendimizi
....Ferhat’ın yüreğiyle kucaklar belki bizi.
Ögrendim,kırık bir sazdan öğrendim
Ateşten pareli közden öğrendim
Öksüz niyazında, nazdan öğrendim
Gönlü viraneyi duymazmış güruh.
Ürkek kirpiklerin kırgın bakışı
Dünyayı kırmızıya boyadık yine bugün
Kaç canı hibe edip tökezledik niyette
Çıktığımız zirvede kartalları incittik
Kırmızıya boyanmış kanadında asılı
Bir mazlum ahı ile bir günah velhasılı
Vefadan demetleri doldurup kucağıma
Dudağında bir taşım söz olmak istiyorum.
Solgun suretin rengi yansıdı bucağıma
Dileğince yağdığın güz olmak istiyorum.
Didarına mühürlü gülüşleri duyarak
İnsan bu! Adeta bir kara delik
Verdiğin değeri yutuyor sâki
Nimetlere nankör; arsız üstelik
Selâma kem kelam katıyor sâki
Zihninin en ağır konuğu bile
Gölgem dahi hesaba çekebilir gölgeni
Kabusuna dehşetin isabeti haklıdır.
Kovulmuş siretinin kaybettiği,dengeni
Bulduğumuz çukurda,kavmiyeti saklıdır.
Beyhude yaşamışsın böyleyse hakikatin
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!