Neler taşıyoruz, sevgi, nefret
Geçtiğimiz yollarda dikenler, papatyalar
Patika yollar, akan ırmaklar,vadiler uçurumlar
Yürüyoruz durmadan yorulmadan bıkmadan
Ay karanlık,yüreklerimiz hep aydınlık
Tandır; bu yürek
Derviş ateşi harlamak gerek
Sönmesin narı
Ekmeği, aşı pişirmek gerek
Nalına da vur mıhına da vur
Al örsü yüzüne de vur
örse de vur yeline de vur
Aç gözüne de vur
Otuz beş çanları çalıyor
Garın kapısında
Son yolcu da
Otuz beşinci konpartuman da
Ömrümü sökte geç
Gönlüme dokunmadan geç
Hazanda gönül, sormadan geç
Gözlerime bakmadan geç
Önden giden askerler hep, yürüdüler yürüdüler!
Cepheye geldiler!
Önden giden askerler.
Ölmeyi emrettiler!
Okyanusların dibinde inci tanesi.
Herşey den değerli.
Dibe inersem, vurgun yeri.
Suyun üstü güneş,sanki cehennem yeri.
Ben sevgiyi,dosluğu.
Okyanuslar dan gelen esintiyle öğrendim.
26.03
2009
Recep/Muhsin Yazıcıoğlu ve bir çoğu
Tülay Bilgin
Bu gün yine kalbim ağrıyor!
Musallataşı sesleniyor.
Emir gelsin önce sana,
Sonra kabre,
Ordanda rambime!
Gelmem gerekiyor.................




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!